Abaküs Yazılım
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/438
Karar No: 2022/56
Karar Tarihi: 24.01.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/438 Esas 2022/56 Karar Sayılı İlamı

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/438 Esas - 2022/56

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına
" Karar"

ESAS NO : 2021/438
KARAR NO : 2022/56

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :.... GIDA PETROL TURİZM BİLGİSAYAR TAŞIMACILIK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ -
VEKİLİ : Av. U
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVA İHBAR OLUNAN :
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/05/2021
KARAR TARİHİ : 24/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı firma ile aralarındaki uyuşmazlığın Eser Sözleşmesine aykırılıktan kaynaklandığını, 21-09-2020 tarihinde, davalıya mal satıldığını fakat semenin taraflarına ödenmediğini, eser Sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkin düzenlenen faturaların hatalı tamir nedeniyle oluşan yedek parça ve işçilik bedeli karşılığının ödenmemesi sebebiyle davalı hakkında Bursa 13. İcra Dairesi'nin 2020/9567 E. Sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, müvekkilin basiretli bir tacir gibi davranarak edimini eksiksiz yerine getirdiğini, fakat davalının söz konusu eser sözleşmesi hizmetinden kaynaklanan borçlarını ödemediğini, yapılan icra takibine ise haksız ve kötü niyetli itiraz ederek takibi durdurduğunu, arabuluculuk görüşmelerinden de bir sonuç alınamadığını, bu nedenlerle fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik davanın kabulüne ve davalı borçlunun Bursa 13. icra dairesi 2020/9567 esas sayılı dosyası esas sayılı icra dosyasına vaki itirazın 55.685,00 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar asıl borç bakiyesinin TCMB Yıllık Reeskont Avans faizi ile birlikte hesaplanacak tutar üzerinden devamına, alacağın likit ve belirlenebilir olduğundan davalının %20'den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, müvekkilin yanında davaya katılmak üzere Davanın ...............'a ihbarına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı şirket arasında hiçbir hukuki ilişki olmadığından husumet itirazlarının bulunduğunu, müvekilinin esnaf olarak çalıştığını, 2020 yılının 10. Ayının başlarında sanayide esnaf olarak çalışan ve müvekkilimi tanıyan ... isimli kişi ve yanında bulunan İsmail Orhan adlı kişi müvekkilin çalıştığı işyerine geldiğini, ... , İsmail Orhan' ın müşterisi olduğunu ve kendi işyerinde İsmail Orhan' ın aracını tamir ettiğini , İsmail Orhan' a ait Mercedes Sprinter marka minibüsün silindir kapağının sorunlu olduğunu ve 2. El kapak aldıklarını ve aldıkları bu 2. El kapağı müvekkilime test etmesi için getirdiklerini beyan ettiklerini, müvekkilinde kendi mesleği konusu olan anılan 2. El kapağı test edip ve yüzeyini taşladığını, çatlak testi yapıp sorun olmadığını görmesi üzerine ertesi gün işyerine gelen ... ve İsmail Orhan' a silindir kapağını teslim ettiğini, yapılan işlemin bedeli 780,00 TL tutmuş olup İsmail Orhan bu bedeli kredi kartı ile müvekkilimin çalıştığı işletmeye ödediğini, akabinde ... kendi işyerinde tamir ettiği İsmail Orhan' a ait araca silindir kapağını kendi işyerinde taktığını, bu olaydan tam olarak 2 ay sonra ... ve İsmail Orhan müvekkilim yanına gelmişler arabanın su eksilttiğini beyan ettiklerini, ..................'ın kapağı sökeceğini ve ertesi gün geleceğini müvekkile beyan ettiğini, fakat ... ertesi gün kapağı sökmüş müvekkile değil de başka bir kapakçıya götürdüğünü kapağın su kaçırdığının kendilerine bu farklı usta tarafından söylendiğini beyan ettiklerini, taraflara arasındaki anlaşmazlığın bu kapağın tamiri ve düzgün çalışmasından ibaret olduğunu, bu olayın dışında müvekkilin ... ve İsmail Orhan ile hiçbir hukuki ilişkisi veya konuya dair farklı bir yaşanmışlığı olmadığını ve davacı şirket ile müvekkil arasında cerayan etmiş hiçbir hukuki iş veya ilişkinin olmadığını, taraflar arsında bir eser sözleşmesi olmadığını, eser sözleşmesi davacı ile ... arasında mevcut olduğunu, davanın ...'a ihbar edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın husumet yönünden reddini , davanın ...' a ihbarını , müvekkilin isticvabını , hiçbir şekilde var olmayan ve sübuta eremeyen alacak iddialarının reddini , şartları oluşmayan inkar tazminatı taleplerinin reddi ile davanın reddini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan ..........'a usulüne uygun duruşma gün ve saatine bildiren davetiye tebliğ edilmiştir.
İhbar olunan ....... mahkememiz 24/01/2022 tarihli celsesinde beyanında özetle: uyuşmazlığın kapak tamirine ilişkin olduğunu, ...'in kapak tamiri yaptığını, kendisine daha önceden de kapak tamiri için 5-10 kapak verdiğini beyan etmiştir.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılarak, tahkikat aşamasına geçilmiş, Bursa 13. İcra Müdürlüğü'nün 2020/9567 E. Sayılı dosyası, İlgili vergi dairelerine, BTSO'ya, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odası'na yazılan müzekkere cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
İlgili icra dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalı hakkında 29/12/2020 tarihinde ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri 01/02/2021 tarihinde tebliğ edilmiş ve davalı tarafından 03/02/2021 tarihinde borca itiraz edilmiştir.
Eldeki dava, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra, 29/05/2021 tarihinde açılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK)’nın 3. maddesi hükmüne göre bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir. Bir işin ticari veya adi olması, farklı kuralların uygulanmasını gerektirir. Bir işin ticari olup olmadığını kanunda öngörülen kurallar uyarınca saptamak gerekir. Eğer iş ticari ise özel ticari kuralların uygulanması zorunlu olur. Ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işler, yani, haklı veya haksız fiil yahut işletmeyi ilgilendiren her iş ayrık durumlar dışında, ticari iş sayılır. Bu işler, eğer bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari iş sayılmazlar.
Ticari davalar ise aynı Kanunun 4/1 maddesinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ve tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın Türk Medenî Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde; fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta; borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde ve bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent halinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, TTK'nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK'nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK'nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. 6102 sayılı TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK'da yeterli görülmüştür.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davacı tarafça davalı aleyhine hatalı tamir nedeniyle oluşan yedek parça ve işçilik bedelinin, işlemiş faizin, ikame araç mahrumiyet bedeli ve menfi zararın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesine ilişkindir.İşbu dava dosyası her ne kadar Asliye Ticaret Mahkemesi'nde açılmış ise de mahkememizce yapılan araştırmalar neticesinde davalının Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nda, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odası'nda kaydının bulunmadığı, Bursa Vergi Dairesi'nden gelen müzekkere cevabında da 2001 yılı itibariyle davalının kaydının, vergi mükellefiyetinin sonlandığının tespit edildiği, davalının tacir/esnaf olmadığı, davanın mutlak ve nispi ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği dikkate alınarak davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, Bursa Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduğuna, HMK’nın 20. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Bursa Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduğuna,
2-HMK’nın 20. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK'nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince takdirine, yargılamanın görevli mahkemede devam etmediği takdirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, taraf vekillerinin ve ihbar olunanın yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.24/01/2022

Katip 136164
¸e-imzalıdır.



Hakim 194065
¸e-imzalıdır.











Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi