Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/944
Karar No: 2018/3477
Karar Tarihi: 12.04.2018

Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/944 Esas 2018/3477 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, vergi usul kanununa muhalefet suçundan dolayı sanığın mahkumiyetine hükmetti. Sanığın önceki mahkumiyet kararına yönelik temyiz itirazları reddedildi. Ancak, 2005, 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak ve düzenlemek suçlarından verilen mahkumiyet kararlarına yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazları kabul edildi. Mahkeme, suça konu faturaların incelenmesi, mal ve para akışını gösteren belgelerin araştırılması ve yasal düzenlemelere uygun şekilde değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, her bir takvim yılında işlenen suçların zincirleme biçimde ayrı ve bağımsız suçlar olduğu vurgulanarak, her bir suçtan ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği hatırlatıldı. Kararda, Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasıyla belirlenen öngörülen zorunlu bilgilerin taşınması gerekliliği ve 359/b maddesiyle belirlenen ceza hükümleri de açıklandı.
11. Ceza Dairesi         2018/944 E.  ,  2018/3477 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    I-Sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura kullanmak ve düzenlemek suçlarından verilen mahkumiyet kararına yönelik sanık müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.03.2002 gün ve 28/179 sayılı kararında da açıklandığı üzere 2005 ve 2006 takvim yıllarında “sahte fatura kullanmak” suçlarından açılan kamu davasında her takvim yılında işlenen suçun zincirleme biçimde ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, anılan suçlarla ilgili ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeksizin eylemin tek suç kabul edilerek eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosya arasında 2008 takvim yılında kullanılan sahte fatura örneklerinin bulunduğu ve öngörülen zorunlu bilgileri içerdiği anlaşılmış verilen hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    II-Sanık hakkında 2005, 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak ve düzenlemek suçlarından verilen mahkumiyet kararlarına yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    1-Sahte fatura düzenlemek suçlarında suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki "Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi karşında, suça konu takvim yıllarına ilişkin sanığın düzenlediği iddia olunan suça konu her takvim yılına ait kanaat oluşturacak sayıda faturaların temin edilip dosya arasına konulması ve incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, suça konu faturaları kullanan bir kısım şirketler/kişiler hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığı ilgili vergi dairelerinden sorulması, yapılmış ise bu vergi raporlarının dosya arasına alınması, bu şirket yetkilileri hakkında sahte fatura kullanmaktan dava açılmış olup olmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılıp, karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde kararlar verilmesi,
    2-Kabul ve uygulamaya göre de;
    a)Sanık hakkında 2005,2006 ve 2007 takvim yıllarında “sahte fatura kullanmak” ve “sahte fatura düzenlemek" suçlarından kamu davası açılmış olup, bozma kararına uyularak ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 05.03.2002 gün ve 28/179 sayılı kararında açıklandığı üzere her bir takvim yılında sahte fatura kullanmak ve düzenlemek suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, her bir suçtan ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde her takvim yılı için sahte fatura düzenlemek ve kullanmak suçlarından tek hüküm kurulması,
    b)Sahte fatura düzenlemek ve kullanmak eylemi bakımından, suç tarihi itibarıyla 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 4369 sayılı Yasa ile değişik 359/b-1. maddesinde onsekiz aydan üç yıla kadar hapis cezası öngörülmüş olup, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359/b maddesi ile cezanın üç yıldan beş yıla kadar hapis cezasına çıkarıldığı nazara alındığında, belirtilen suç tarihlerinde sahte fatura düzenlemek ve kullanmak suçlarının temel cezasının asgari haddinin 18 ay hapis olduğu gözetilmeden, temel cezanın alt sınırdan tayin edildiği belirtilmesine rağmen 3 yıl hapis cezası olarak takdir edilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
    Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi