13. Hukuk Dairesi 2014/41981 E. , 2016/2444 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı eşine nişan ve düğün törenlerinde takmış olduğu ziynet eşyalarının veya bedelin iadesi ile düğün ve nişan için yaptığı harcamaların iadesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin, ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedelinin iadesinin bağışlamadan rücu niteliğinde ve genel mahkemelerin yetkili olduğu gerekçesiyle tefrik edilmesi yönünde bozma ilamı neticesinde, davacının bu talebi ayrı bir esasa kaydedilerek, mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 36.809,00 TL ziyenet eşyası bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından iddia edilen bu nitelikteki bir işlemin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 285 ve devamı maddeleri gereğince bağış niteliğinde bulunduğu açıktır. Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 295 ve devamı maddeleri gereğince bağıştan rücuya dayalı bedel isteğine ilişkindir.
Bağışlamadan dönme, bağışlayanın tek taraflı, bağışlanana varması gerekli bir beyanıyla bağışlamayı geriye yürürlü olarak ortadan kaldırmasıdır. Dönme hakkı, bir hukuksal ilişkiye son veren yenilik doğurucu haklardandır.
Ne var ki bağışlayan, ancak TBK 295. maddedeki koşullardan birinin varlığı halinde bağışlama konusunun geri verilmesini isteyebilir.
Somut olaya ilişkin dosya içeriğinde, davalı bağışlanan davacı bağışlayana veya yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlediği ya da davacı bağışlayana veya onun ailesinden bir kimseye karşı kanundan doğan yükümlülüklerine önemli ölçüde aykırı davrandığı yolunda bir kanıt bulunmadığından bağıştan rücu koşullarının olayda gerçekleştiği kabul edilemez. Mahkemece, davacının bağıştan dönme koşullarını oluşmadığı için davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 02.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.