Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/10074
Karar No: 2021/1178
Karar Tarihi: 11.02.2021

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/10074 Esas 2021/1178 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, babasından intikal eden ve üzerinde ev yapılan taşınmazların davalılar tarafından tasarruf edildiğini ve elatmanın önlenmesi ile ecrimisil istemiyle dava açmıştır. Ancak davalıların bir kısmı ölmüş ve mirasçıları dava sırasında resen dahil edilmiştir. Mahkeme, paylı mülkiyete tabi taşınmazlarda uyuşmazlığın taksim veya şuyun satış yoluyla giderilmesi davası açılması gerektiğini belirterek davayı reddetmiştir. Davacı temyiz etmiş ancak Hukuk Dairesi, davanın usulden reddedilmesine karar vermiştir.
HMK’nin 124. maddesine göre, bir davada taraf değişikliği ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. Ancak, dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Davacının tüm çaba, özen ve önlemlere rağmen davalının sağ olup olmadığını tespit edememiş ise, ya da tespit edememe durumu bir yanılgıya dayanıyor ve bu durum açıkça dürüstlük kuralına aykırılık arz etmiyorsa, davaya devam edilmesi mümkün olmalıdır.
HMK’nin 115/2. maddesi gereğince dava şartı (taraf ehliyeti) yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, davanın reddinin wrong gerekçeye dayanmasından dolayı ret hükmünün gerekçesinin değiştirilerek düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 50, devamı maddeleri, 124. ve 115/2. maddeleri.
- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu 438/son madde.
8. Hukuk Dairesi         2018/10074 E.  ,  2021/1178 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı Sulh Hukuk Mahkemesine hitaben tanzim ettiği dava dilekçesinde, babasından intikal eden ve ... Köyünde bulunan taşınmazların 1960 yılından bu yana davalılarca tasarruf edildiğini, üzerine ev yapıldığını öne sürerek elatmanın önlenmesine ve 3.000 TL ecrimisilin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Kahta Sulh Mahkemesince uyuşmazlığın çözümünün Asliye Hukuk Mahkemesi görevinde olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş, Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sırasında, dava tarihinden önce vefat eden davalıların bir kısım mirasçılarının resen davaya dahil edilmesine karar verilmiş, dahili davalılardan ... davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuş, diğer dahili davalı ... cevaplarını yazılı olarak sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
    Mahkemece, bir kısım taşınmazlarda davacının mülkiyetten yada kayıttan kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, bir kısım taşınmazların dahili davalılarca kullanılmadığı, geriye kalan üç adet taşınmazın ise dahili davalı ...’nun kullanımında olduğu,ancak paylı mülkiyete tabi taşınmazlarda uyuşmazlığın elatmanın önlenmesi davası yerine kesin sonuç getiren taksim veya şuyun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlenmesinin daha uygun olacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir.
    6100 sayılı Yasa 50 ve devamı maddelerinde, tarafların ehliyetlerine ilişkin düzenlemelere yer verilmiş olup, ölü kişinin davada taraf ehliyeti olmadığı gibi, ölü kişiye karşı dava açılmasının yasal dayanağı da bulunmamaktadır.
    HMK’nin 124.maddesinde; “Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır. Bu maddenin gerekçesinde de vurgulandığı üzere, taraf değişikliğini mutlak olarak davalının rızasına bağlamak yargılama ilişkisini katı bir forma bağlayacaktır ki, bu da yargılamaya hakim olan ilkelerden “usul ekonomisi ilkesi” ile bağdaşmaz.
    Davacıdan, davalının ehliyet durumunu araştırmak suretiyle dava açması beklenir ise de; yanılgıya dayalı olarak davalının ölü olduğunu bilmemesi durumu da olabilir.
    Şu halde davacı kendisinden beklenen tüm çaba, özen ve önlemlere rağmen davalının sağ olup olmadığını tespit edememiş ise, ya da tespit edememe durumu bir yanılgıya dayanıyor ve bu durum açıkça dürüstlük kuralına aykırılık arz etmiyorsa, bu dava ilişkisinde, daha sonra da kendilerine karşı dava açılması muhtemel olan mirasçılara, yani gerçek taraflara karşı davaya devam edilmesi mümkün olmalıdır. (HGK"nin 11.09.2013 tarihli ve 2013/14-612 E. 2013/1297 K.)
    Somut olayda, tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden, davalı gösterilen ... ve ...’nin davacıların öz kardeşleri oldukları, davalı ...’in 13.08.1985 tarihinde, davalı ...’ın ise 05.09.2009 tarihinde vefat ettiği, buna rağmen eldeki davanın 26.06.2012 tarihinde bu iki davalı aleyhine açıldığı, davacının kardeşleri olan davalıların ölümünden haberdar olmamasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı gibi, Mahkemede alınan beyanında “davalıların öldüklerini biliyorum, dava konusu taşınmazları, yeğenlerim ... ve ... kullanıyor” şeklinde beyanda bulunduğu, HMK’nin 124 maddesi uyarınca davacı tarafça taraf değişikliğine ilişkin bir talep de bulunmamasına rağmen Mahkemece resen ... ve ...’nun davaya dahil edildiği anlaşılmıştır.
    Bu durumda, ölü kişi hakkında dava açıldıktan sonra mirasçıların davaya dahil edilmeleri suretiyle taraf teşkilinin sağlanması HMK’nin 124. maddesine uygun bulunmamıştır. Ölü kişiye karşı açılmış bulunan davada mirasçılarının davaya dahil edilmesi yoluyla da taraf teşkili sağlanmaz. Bu nedenlede, HMK’nin 115/2. maddesi gereğince dava şartı (taraf ehliyeti) yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususun gözardı edilmesi ve davanın reddinin yukarıda yazılı olduğu şekli ile yanılgılı gerekçeye dayalı olması doğru değil ise de, ret hükmü sonucu itibarı ile doğru olduğundan HUMK"un 438/son maddesi uyarınca ret hükmünün yukarıda açıklanan şekilde gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple davacının temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibarı ile doğru bulunan hükmün gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek ONANMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 11.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi