8. Hukuk Dairesi 2015/6045 E. , 2015/16979 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 7. Aile Mahkemesi
TARİHİ : 29/12/2014
NUMARASI : 2007/938-2014/940
Davalı-karşı davacı C.. U.. ile davacı-karşı davalı S.. U.. aralarındaki değer artış payı, katılma alacağı, alacak davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair İstanbul 7. Aile Mahkemesi"nden verilen 29.12.2014 gün ve 938/940 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı-karşı davacı S.. U.. vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 29.09.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden S.. Ö.. vekili Avukat E.. K.., karşı taraftan C.. U.. vekili Avukat A.. Ö.. geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı-karşı davalı C.. U.. vekili evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmaz ve araç üzerinden değer artış payı ve katılma alacağı isteğinde bulunmuş, yersiz açılan birleşen davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı-karşı davacı Songül vekili, hukuki dayanaktan yoksun asıl davanın reddine karar verilmesini savunmuş, harcını yatırdığı birleşen dava dosyasında davalı adına kayıtlı banka hesaplarındaki paralar bakımından katılma alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, birleşen davanın reddine, asıl davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı-karşı davacı Songül vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK 33. m). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı isteklerine ilişkindir.
Değer artış payı alacağı; eşlerden birinin diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun karşılık almaksızın esaslı katkıda bulunması durumunda, tasfiye sırasında bu malda meydana gelebilecek değer artışı için katkısı oranında sahip olduğu alacak hakkıdır (4721 sayılı TMK 227 m). Denkleştirme (TMK 230 m) hariç, tasfiyeye konu malvarlığında katkı tarihine göre değer kaybı söz konusu ise, katkının başlangıçtaki değeri esas alınır (TMK 227/1 m). Böyle bir malın daha önceden elden çıkarılmış olması halinde hâkim, diğer eşe ödenecek alacağı hakkaniyete uygun olarak belirler (TMK 227/2 m). Değer artış payı alacağı talep edebilmek için, parasal ya da para ile ölçülebilen maddi veya hizmet değeriyle katkıda bulunulmalıdır.
Artık değere katılma alacağı ise; eklenecek değerlerden (TMK 229.m) ve denkleştirmeden (TMK 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK 219.m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK 231.m) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK 236/1.m). Katılma alacağı Yasa"dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur.
Somut olaya gelince; eşler, 06.09.2002 tarihinde evlenmiş, 03.09.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı Yasa"nın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu mallar, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınarak davalı-karşı davacı Songül adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m).
Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller toplanarak karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, asıl davaya konu taşınmazın edinilmesine davacının babasının verdiği kişisel malı niteliğindeki parayla yaptığı katkı ve davacının değer artış payı ile artık değere katılma alacağı uzman bilirkişi aracılığı ile usulüne uygun olarak belirlendiğine, karşı davaya konu banka hesapları üzerinden davacı Canberk hesabına para aktarıldığı kanıtlanamadığına göre mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı Songül vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.100,00 TL. Avukatlık ücretinin davalı-karşı davacı Songül"dan alınarak davacı-karşı davalı C.. U.."ya verilmesine, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 6.352,00 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 19.055,90 TL"nin temyiz eden davalı-karşı davacı S.. Ö.."den alınmasına 29.09.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Davacı karşı davalı C.. U.., taşınmazın edinilmesine kişisel malından katkıda bulunduğunu kanıtlayamadığından, değer artış payı alacağına yönelik onama yönündeki sayın çoğunluk görüşüne katılmıyor; bu yönden hükmün bozulması gerektiğini düşünüyorum.29.09.2015