19. Hukuk Dairesi 2015/11922 E. , 2016/9422 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasıdaki istirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü
- K A R A R -
Davaci vekili, müvekkilinin 03.05.2012 tarihli sözleşme kapsamında davalıdan satın aldığı ses sisteminin ayıplı çıktığını, davalının 4 kez eleman göndermesine rağmen sorunun giderilmediğini, bunun üzerine 25.07.2012 tarihli ihtarname ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullandıklarının davalıya bildirildiğinin, davalının olumsuz cevap vermesi üzerine mahkeme aracılığıyla tespit işlemi yaptırdıklarını malın ayıplı olduğunu belirterek satış bedeli olarak davalıya ödenen 64.900 TL"nin 27.07.2012 tarihinden itibaren avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ses siteminin 25.05.2012 tarihinde montaj ve kurulumunun yapılarak davacıya teslim edildiğini, davacının 59 gün sonra ayıp iharında bulunduğunu, satılan ürünün ayıplı olmadığını, tespit raporunu kabul etmediklerini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, dava konusu ses sistemlerinin sözleşmenin 3.1.4 maddelerinde yer alan ürünün açık mekanlarda kullanılması halinde ... Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği kapsamında belirtilen sınır değerleri sağlayamadığı bu durumun ses sistemini ayıplı hale getirdiği, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunduğu, ses sitemindeki bu ayıbın davacının üründen beklediği faydaları ortadan kaldırdığı, davacının sözleşmeden haklı olarak döndüğü gerekleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık yerel mahkemenin de kabulünde olduğu gibi ticari satıştan kaynaklanmakta olup satılanın ayıplı olduğu iddiasına dayanmaktadır.
Taraflar arasındaki sözleşme 03.05.2012 tarihinde yapılmış, sözleşme gereğince satılan ses cihazı 25.05.2012 tarihinde davacıya teslim edilmiş ve davacının iddiasına göre düğün tarihi olan 31.05.2012 tarihinde verimli şekilde çalışmadığı ve bu nedenle ayıplı olduğu saptanmıştır.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK"nun 23/1-c maddesi yarınca ticari satışlarda " Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkca belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkca belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanunun 223.maddesinin 2. fıkrası uygulanır."
Somut olayda satılanın ayıplı olduğu 31.5.2012 tarihinde yapılan düğün sırasında öğrenildiğine göre 6098 sayılı TBK"nun 223. maddesi uyarınca alıcı sonradan anlaşılan bu ayıbı hemen satıcıya bildirmelidir. Bildirmez ise satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır. Tacirler arasındaki satışlarda ayıp ihbarının 6102 sayılı TTK"nın 18/3 maddesindeki usullerle yapılması gerekir. Dairemizin istikrarlı uygulaması da bu yöndedir. Davacı ayıp ihbarını 25.07.2012 tarihli noter ihtarıyla bildirmiştir. Davalı tarafından davacıya gönderilen elektonik posta mesajında şikayetin alındığına yönelik bir açıklama mevcut ise de elektronik posta mesajının Temmuz 2012 tarihli olduğu gözetildiğinde süresinde usulüne uygun bir ayıp ihbarı bulunmadığının kabulü gerekir. Mahkemece açıklanan bu yönler gözetilmeden delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurması isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 26/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.