Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3477
Karar No: 2017/6421
Karar Tarihi: 18.09.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/3477 Esas 2017/6421 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/3477 E.  ,  2017/6421 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    1- Dava, 23.06.2006 tarihli iş kazası nedeniyle davacı sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ...Yapı .... Nak. Tic. ..... Şti yönünden davanın kısmen kabulü ile 65.280,77 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; iş kazası tarihinde işyerini Koçkum Yapı .... Nak. ..... Şti işletmekteyken; kaza tarihinden sonra işyerinin Yapıbims İzolasyon ... Elemanları İmalat İnşaat ... Mad. Nak. ... ve Tic. A.Ş tarafından işletilmeye devam edildiği, davacı vekilince maddi manevi tazminat taleplerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilinin talep edildiği, Mahkemece 05.11.2013 tarihli celsede iş bu yargılamaya konu iş kazası olayına ilişkin davanın 16.04.2008 tarihinde gerçekleşen iş kazası olayına ilişkin davadan ayrılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 166.maddesinde “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.” 167.maddesinde ise “Mahkeme, yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için, birlikte açılmış veya sonradan birleştirilmiş davaların ayrılmasına, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden karar verebilir. Bu durumda mahkeme, ayrılmasına karar verilen davalara bakmaya devam eder.” düzenlemesi yar almaktadır.
    Madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere davanın ayrılması için ön koşul yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesidir.


    Bu açıklamalar doğrultusunda somut olayda, davaya konu iş kazasının gerçekleştiği işyerinin davalı Koçkum Yapı .... Nak. ..... Şti tarafından işletilmekte iken; iş kazasından sonra Yapıbims İzolasyon ... Elemanları İmalat İnşaat ... Mad. Nak. ... ve Tic. A.Ş tarafından işletilmeye başlandığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
    Uyuşmazlık bu şirketler arasında işletmenin devri veya organik bağ şeklinde bir iritbatın olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Çalışma hayatında işçinin asıl işverenin dışında başka işverenlere de hizmet verdiği, yine işçinin bilgisi dışında olmakla beraber esasında birbiri ile bağlantısı olan işverenlerin işlerini gördükleri de bir hakikattir. Bu gibi durumlar için Dairemizin önceki içtihatlarında da değinildiği üzere "şirketler arasında organik bağ" dan söz etmek gerekir.
    Aynı zamanda 818 sayılı Borçlar Kanunun 179.maddesi ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 202.maddesinde “İşletmenin Devri” müessesi düzenlenmiş olup, bu düzenlemeye göre bir malvarlığını veya bir işletmeyi aktif ve pasifleri ile birlikte devralan, bunu alacaklılara bildirdiği veya ticari işletmeler için Ticaret Sicili Gazetesinde, diğerleri için Türkiye genelinde dağıtımı yapılan gazetelerden birinde yayımlanacak ilanla duyurduğu tarihten başlayarak, onlara karşı malvarlığındaki veya işletmedeki borçlardan sorumlu olur. Bununla birlikte, iki yıl süreyle önceki borçlu da devralanla birlikte müteselsil borçlu olarak sorumlu kalır. Bu süre, muaccel borçlar için, bildirme veya duyuru tarihinden; daha sonra muaccel olacak borçlar için ise, muacceliyet tarihinden işlemeye başlar.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, ...Yapı .... Nak. ..... Şti ile Yapıbims İzolasyon ... Elemanları İmalat İnşaat ... Mad. Nak. ... ve Tic. A.Ş arasında organik bağ bulunup bulunmadığı, işletme devri olup olmadığı hususunda deliller toplanarak, araştırma yapılması suretiyle, davaya konu iş kazasından sonra işyerini işleten davalı Yapıbims İzolasyon ... Elemanları İmalat İnşaat ... Mad. Nak. ... ve Tic. A.Ş’nin de tazminat istemlerinden sorumlu olup olmadığı hususunda karar verilmesi gerekirken; davalı Yapıbims İzolasyon ... Elemanları İmalat İnşaat ... Mad. Nak. ... ve Tic. A.Ş’nin tazminat istemlerinden sorumlu olmadığından bahisle hakkındaki davanın ayrılmasına karar vermek hatalı olmuştur.
    Mahkemece yapılacak iş, davanın tefrik edildiği ... 4. İş Mahkemesi’nin 2008/268 esas sayılı dosyası ile birleştirilerek, yapılacak yargılamada davalı şirketler arasında organik bağ veya işletmenin devri olgusunun araştırılarak, davalı Yapıbims İzolasyon ... Elemanları İmalat İnşaat ... Mad. Nak. ... ve Tic. A.Ş’nin de tazminat istemlerinden sorumlu olup olmadığı hususunda bir karar vermekten ibarettir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının sair yönleri incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 18.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi