
Esas No: 2015/20713
Karar No: 2017/9303
Karar Tarihi: 09.10.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/20713 Esas 2017/9303 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, müvekili banka ile davalı arasında 02/03/2011 tarihli 5,000,00 TL bedelli tüketici kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının geri ödeme planında belirtilen ardarda 3 taksidi ödememesi nedeniyle kendisine ..., Noterliliği tarafından 06.02.2012 tarihinde ihtarname gönderildiğini, süresi içerisinde ödeme yapılmaması nedeniyle icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.
Davalı, davacının açtığı davayı 3,703,52 TL üzerinden kabul ettiğini, davaya sebebiyet vermediği için aleyhine % 20 icra inkar tazminatı ile vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini belirterek bu talepleri yönünden davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davacı banka ile davalı arasında imzalanan tüketici kredisi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davalı tarafından kredi taksitlerinin zamanında ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Uyuşmazlığın niteliği itibariyle davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı, aynı yasanın 23.maddesi gözetilerek davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğu anlaşılmaktadır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece ayrı bir Tüketici Mahkemesi var ise görevsizlik kararı verilmesi yok ise ara kararıyla davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.