16. Hukuk Dairesi 2016/14937 E. , 2019/8775 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ...çalışma alanında bulunan 279 parsel sayılı 35.000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydına dayanılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydına irsen intikale ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı zilyetliğe dayanarak dava açmış olup, yargılama sırasında dava dışı taşınmaza revizyon gören Ağustos 307 tarih 80 sıra numaralı tapu kaydına da dayanmıştır. Mahkemece, taşınmazın Hazine adına kayıtlı olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiştir. Ne var ki, davacı dayanağı tapu kaydı getirtilerek yöntemince uygulanmadığı gibi, çekişmeli taşınmaz 4753 sayılı Yasaya göre oluşan tapu kaydı nedeniyle Hazine adına tespit edildiği halde, 3402 sayılı Yasa"nın 46/1 maddesi uyarınca davacı taraf lehine kaydın oluştuğu tarihe dek 3402 sayılı Kanun"un 14. maddesinde belirtilen iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durulmamış olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, toprak tevzi haritaları, taşınmazın bulunduğu bölgede yapılan toprak tevzi çalışmalarına ilişkin belirtmelik tutanağı, tablendikatif, taşınmaza ait olduğu belirtilen tapu ve vergi kaydı ile diğer kayıt ve belgeler ve davacının bu davaya da dayandığı tapu kaydı da tesisinden itibaren getirtilip kayıtların revizyon durumları da belirlendikten sonra taşınmaz başında, Hazine tapusunun 1945 yılından 20 yıl öncesini bilebilecek, elverdiğince yaşlı mahalli bilirkişiler ve tanıklar ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte tarafların dayandıkları tapu kayıtları mevcut ise haritasına göre yöntemince uygulanmalı ve dava konusu taşınmazı kapsayıp kapsamadıkları belirlenmeli, her iki kaydın da taşınmazı kapsadığının anlaşılması halinde doğru esasa dayanan eski tarihli tapu kaydına değer verileceği göz önününde bulundurulmalı, çekişmeli taşınmazın miktar ve sınır itibariyle davacının dayandığı tapu kaydının kapsamı dışında Hazinenin tapusunun kapsamında kaldığının anlaşılması halinde Hazine tapusunun oluştuğu tarih esas alınmak suretiyle taşınmazın niteliği, zilyetlik durumu ve zilyetlik süresi itibariyle davacı yararına Kadastro Kanunu 46/1, 14. maddelerinde sözü edilen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmalı, ayrıca tespitin kesinleşmesinden evvel tapunun beyanlar hanesine konulan şerh de dikkate alınarak gerektiğinde kamulaştırma yapan idarenin de davada yer alması sağlanmak suretiyle kamulaştırma ile ilgili kayıt ve belgelerde uygulanıp sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.12.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.