6. Ceza Dairesi 2016/3611 E. , 2016/4927 K.
"İçtihat Metni"
Sanıklar ... ve ... hakkında ....5. Ağır Ceza Mahkemesine açılan kamu davası sonucunda sanıklardan ... hakkında beraat, sanık ... hakkında yağma suçundan 5237 sayılı TCK"nın 149/1-h, 53, 58. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın sanık ... savunmanı ile Cumhuriyet savcısı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 28.10.2015 gün ve 2015/3132 Esas, 2015/44295 Karar sayılı kararıyla yerel mahkeme hükmünün sanık ... yönünden onanarak, diğer sanık ... yönünden bozulduğu, yerel mahkeme tarafından yeniden yapılan yargılama sonucu Dairemizin anılan kararına uyulmak suretiyle, sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 149/1-c-h, 31/2, 168/3, 62, 51. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.04.2016 gün ve KD-2016/117439 sayılı yazıları ile itiraz yasa yoluna başvurulması üzerine,
Dosya Dairemize gönderilmekle okunarak gereği düşünüldü:
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
5271 sayılı CMK"nın 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 308. maddesi gereğince yapılan incelemede;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.04.2016 gün ve 2016/117439 sayılı yazılarında özetle;
Sanıklar yağma suçunu gerçekleştirdikten sonra mağdurun şikayeti üzerine yakalandıkları, suça konu cep telefonunu ... adındaki şahsa hediye olarak verdiklerini söyledikleri, ..."nin de cep telefonunu kolluk görevlilerine teslim ettiği, böylece sanıklar telefonun yerini göstermek suretiyle etkin pişmanlık gösterdikleri halde sanık ... hakkında bozma sonrası yapılan yargılamada TCK.nun 168. maddesinin uygulandığı, sanık ... hakkında aynı yasanın 168. maddesinin uygulanmadığı, sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/3. maddesi uyarınca hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu bulunduğundan onama ilamının kaldırılarak, yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi istenilmiştir.
Dosya kapsamına göre; sanık ... hakkında yerel mahkemece 03.03.2015 tarihinde yağma suçundan 5237 sayılı TCK"nın 149/1-h, 53, 58. maddeleri uyarınca hüküm kurulduğu, sanıkların yakalanmaları sonrası soruşturma aşamasında suça konu telefonun yerini kendi rızalarıyla kolluk görevlilerine söyleyerek, bulunduğu yerden temini ile mağdura iadesini sağladıkları, bu durumda sanık ... hakkında uygulanan 5237 sayılı TCK"nın 168/3. maddesinin, sanık ... yönünden değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varıldığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabulüne karar vermek gerektiği anlaşılmıştır.
Yukarıda izah olunduğu üzere;
1)Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE,
2)Dairemizin 28.10.2015 gün ve 2015/3132 Esas, 2013/44295 Karar sayılı sanık ... hakkındaki onama ilamının KALDIRILMASINA,
3)Yerel mahkemece verilen hükme itiraz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık ..."nın suça konu telefonu suç arkadaşları ile birlikte yağmalamasından sonra, telefonu ..."ye bedelsiz olarak verdikleri, kolluk görevlilerince yakalanmaları üzerine sanıkların telefonun yerini söyleyerek mağdura iadesini sağladıkları, etkin pişmanlık hükmünü düzenleyen TCK"nın 168. maddesinin sanık ... hakkında uygulanıp, suç arkadaşı sanık ... hakkında uygulanmadığının anlaşılması karşısında 5237 sayılı TCK"nın 168/3. maddesi uyarınca sanık ..."nın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu bulunduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı yerinde görülmekle yerel mahkeme hükmünün bu nedenle BOZULMASINA, 09/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.