19. Ceza Dairesi 2019/30693 E. , 2020/7592 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Askeri Mahkemesi (Kapatılan)
SUÇ : 1632 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Karar tarihinden önce 25.07.2016 tarihli ve 668 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 23’üncü maddesiyle 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 2’nci maddesinde değişiklik yapılarak Sahil Güvenlik Komutanlığı askerî bir güvenlik kuvveti olmaktan çıkartılmış ve genel kolluk kuvveti haline getirilmiştir. Yine aynı Kararnamenin 31’inci maddesiyle 2692 sayılı Kanunun 21’inci maddesinde de değişiklik yapılarak söz konusu maddenin (d) bendine “sahil güvenlik personelinin kişisel suçlarında genel hükümlere göre işlem yapılacağı” hükmü; (e) bendine de “sahil güvenlik personeline askerî görev verildiği takdirde bu görevden doğan suçlarda 25.10.1963 tarihli ve 353 sayılı Askerî Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, bu suçların muhakemesinin, sahil güvenlik personelinin emrine verildiği askerî birlik personelini muhakeme etmekle görevli ve yetkili olan Askerî Mahkemede görüleceği” hükmü getirilmiştir. Yapılan bu değişikliler sonucunda kural olarak Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinden ayrılan sahil güvenlik personeline belli şartlar gerçekleştiğinde ancak askerî görev verilebilecek, Askerî Mahkemelerin de sahil güvenlik personelini yargılama görevi sadece askerî görev verildiği takdirde söz konusu olabilecektir.
Bu kapsamda; zorunlu askerlik hizmetini Sahil Güvenlik Komutanlığı emrinde yapan erbaş ve erler, sahil güvenlik personeli statüsünü kazandıklarından, Sahil Güvenlik Komutanlığı emrinde görevli tüm personelin işledikleri suçlardan dolayı soruşturma usulünü özel olarak düzenleyen 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 21"inci maddesi hükmüne tabi oldukları, dolayısıyla yargılama merci belirlenirken, bu konudaki özel düzenleme olan 2692 sayılı Kanun’un 21’inci maddesi esas alınarak görevli yargı yerinin belirlenmesi gerektiği, Sahil Güvenlik Komutanlığı emrinde zorunlu askerlik hizmetini yapan erbaş ve erlerin, diğer sahil güvenlik personeli gibi, sadece kendilerine kanunlarla askerî görev verildiği takdirde, bu görevlerden doğan suçlarında askerî mahkemelerde yargılanabilecekleri, bunun dışındaki tüm suçlarından dolayı adli yargıda yargılanmaları gerektiği dikkate alındığında, Sahil Güvenlik Komutanlığı emrinde zorunlu askerlik hizmetini yapan sanığın kanunlarla tevdi edilmiş askeri bir görevden kaynaklanmayan dava konusu eylemi nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1) Dosya dizi 17-19’da yer alan belgelere göre uyum bozuklukları tanısıyla Gümüşsuyu Asker Hastanesinde tedavi gördüğü, madde kullanım öyküsü bulunduğu anlaşılan sanığın suç tarihlerinde psikiyatrik yönden askerliğe elverişlilik durumu ve ceza ehliyeti ile ilgili ortaya çıkan şüphenin giderilmesi için psikiyatri uzmanı bir bilirkişiye muayenesi yaptırılıp, bilirkişinin lüzum görmesi hâlinde adli gözlem altına aldırılması, elde edilecek sonuca göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
2) Sanık hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında adli para cezasının bir gün karşılığı belirlenirken uygulama maddesi olan TCK"nin 52/2. maddesinin gösterilmesi gerekirken TCK"nin 52.maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davramlması,
3) TCK"nin 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilmesine karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN, tebliğnameye uygun olarak, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 19/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.