6. Ceza Dairesi 2016/4405 E. , 2016/4970 K.
"İçtihat Metni"
Sanık ... hakkında .....Cumhuriyet Başsavcılığının 03.09.2010 tarihli iddianamesi ile hırsızlık, kasten yaralama, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlaması ile açılan kamu davası sonucunda .....Asliye Ceza Mahkemesi 14.10.2010 gün ve 2010/755-1079 sayılı görevsizlik kararı ile sanığın yağma, konut dokunulmazlığını ihlal ve ızrar suçlarından cezalandırılması için dosyayı .....Ağır Ceza Mahkemesine göndermiş bu mahkemenin 08.04.2011 tarih ve 2010/503 Esas, 2011/286 Karar sayılı hükmü ile sanığın 5237 sayılı TCK"nın 149/1-a, 35/1-2,62/1,53, 58, 151/1,62/1, 53, 58, 116/1,62/1, 53,58, maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis, 3 ay 10 gün hapis ve 5 ay hapis cezaları ile mahkumiyetine karar verilip bu mahkumiyet hükmü sanık müdafii tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edildiği, Dairemizin 07.09.2015 gün ve 2013/14644 Esas, 2015/42438 Karar sayılı ilamıyla mala zarar verme suçundan kurulan hükmün onanmasına, yağmaya kalkışma ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlerin ise, suçun işlendiği yerin konuta eklenti niteliğinde olup olmadığının tespiti ile konut dokunulmazlığı eyleminin yağma suçunun nitelikli hali olabileceği gerekçeleri ile bozulmasına karar verildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08.06.2016 gün ve 6-2016/80012 sayılı yazıları ile mala zarar verme suçundan verilen onama kararına karşı itiraz yasa yoluna başvurulması üzerine,
Dosya Dairemize gönderilmekle okunarak gereği düşünüldü.
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
5271 sayılı CMK"nın 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 308. maddesi gereğince yapılan incelemede;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08.06.2016 gün ve 6-2016/80012 itiraz sayılı yazılarında özetle;
Sanığın tekerrüre esas alınan .... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2009/224 Esas, 2009/329 karar sayılı hükümlülük kararına konu suçun 5237 sayılı TCK"nın 191/1.maddesine ilişkin olması karşısında 28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanamayacağı gerekçesiyle itirazın kabulü ile onama kararının kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi istenilmiştir.
Sanık ..."ın sabıkasına esas tekerrüre esas alınan .... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2009/224 Esas, 2009/329 karar sayılı hükümlülük kararına konu suçun uyuşturucu kullanmak suçuna ilişkin olduğu, 5237 sayılı TCK"nın 191/1, 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezasına mahkum edildiği, cezanın aynı Yasanın 50/1-f maddesi uyarınca 5 ay süreyle kamuya yararlı bir işte çalışması seçenek yaptırımına çevrildiği, kararın temyiz edilmeden 02.04.2009 tarihinde kesinleştirildiği, sanığın çağrıya uymadığı gerekçesiyle aynı mahkemenin 01.07.2009 gün ve 2009/224 Esas, 2009/329 Ek kararı ile 10 ay hapis cezasının aynen infazına karar verildiği, bu kararında 23.07.2009 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Uyuşturucu kullanmak suçundan kurulan hükümde mahkemenin öncelikle sanığın TCK"nın 191. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerini uygulaması gerekirken cezanın 5 ay süreyle kamuya yararlı bir işte çalışması seçenek yaptırımına çevrilmesi ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir." düzenlenmiş olması karşısında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin sanık hakkında uygulanamayacağı kanaatine varılmakla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabulüne karar vermek gerektiği anlaşılmıştır.
Yukarıda izah olunduğu üzere;
1)Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE,
2)Dairemizin 07.09.2015 gün ve 2013/14644 Esas, 2015/42438 Karar sayılı mala zarar verme suçu için verilen I- nolu onama kararının KALDIRILMASINA,
3)Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın sabıkasına esas uyuşturucu kullanmak suçunu düzenleyen TCK"nın 191. maddesi 28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilmesi ile yine aynı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin sanık hakkında uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirdiğinden yerel mahkeme hükmünün bu nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi ile ilgili kısımların çıkartılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.