14. Hukuk Dairesi 2015/17085 E. , 2018/4662 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.03.2014 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 15.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ile davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 747. maddesine dayalı geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu 147 ada 10 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile; 147 ada 10 sayılı parsel lehine, 147 ada 11 sayılı parsel aleyhine geçit kurulmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece uygun geçit yeri saptanırken öncelikle taraf yararlarının gözetilmesi gerekir. Zira, geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit gereksiniminin nedeni, taşınmazın niteliği ile bu gereksinimin nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil objektif esaslara uygun belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
Somut olaya gelince; geçit ile yükümlendirilen 147 ada 11 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümü 2.462,94 m2’dir. Bilirkişinin raporuna ekli krokide “B” harfi ile gösterilen ve bilirkişinin en uygun güzergah olduğunu bildirdiği yerin bulunduğu 147 ada 13 sayılı parselin yüzölçümü ise 15.924,11 m2’dir. Yukarıda sözü edildiği üzere özünü komşuluk hukukundan alan geçit davalarında genel bir ilke olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi uyarınca 147 ada 11 sayılı parselin geçit ihtiyacı yüzölçümü daha büyük olan 147 ada 13 sayılı parselde aranmalıdır. Geçit tesisi davalarında davacının sübjektif arzusunun önemi yoktur. Başka bir ifadeyle söylemek gerekirse eldeki davada, geçit yüküne tahammül etmesi gereken taşınmazın yüzölçümü daha fazla olan 147 ada 13 parsel sayılı taşınmazdır.
Bütün bu yönler bir yana bırakılarak istemin yazılı olduğu şekilde hükme bağlanması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Mehmet Yılmaz vekilinin temyiz talebinin kabulü ile temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.06.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.