11. Hukuk Dairesi 2016/13704 E. , 2018/4740 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki davadan dolayı ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27/11/2015 gün ve 2015/253-2015/934 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Mahkemenin gerekçeli kararı, davacılar vekili Av. ...’e 21.01.2016 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacılar tarafından 19.04.2016 tarihli dilekçe ile Av. ...’ün azledildiğine ilişkin 12.01.2016 noter tarihli azilname dosyaya sunularak gerekçeli kararın yeni vekillere tebliğ edilmesi talep edilmiştir. Mahkemece, davacıların talebi kabul edilerek, gerekçeli karar sonradan sunulan vekaletnameye istinaden Av. ...’a 02.05.2016 tarihinde tebliğ edilmiş ve karar anılan davacılar vekili tarafından 10.05.2016 tarihinde temyiz edilmiştir. Oysa, HMK’nın 81. maddesi gereğince, vekilin azil ve istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi gerekmektedir. Başka deyişle, bir taraf, vekilini azletmiş ve bunu vekiline bildirmiş olsa bile bu azil, mahkemeye ve karşı tarafa bildirilmedikçe, mahkeme ve karşı taraf hakkında hüküm ifade etmeyecektir. Bu halde, vekilin azli mahkemeye ulaşıncaya ve karşı tarafa bildirilinceye kadar mahkeme ve karşı taraf, azledilmiş olan vekile karşı usul işlemlerini yapmaya devam eder. Dolayısıyla tebligatlar da aslında azledilmiş olan vekile yapılır ve bu tebligat ile süreler işlemeye başlar. Bu durum karşısında, davacılar yönünden temyiz süresinin Av. ...’e yapılan 21.01.2016 tebligat tarihinde işlemeye başlayacağı, davacıların talebi üzerine daha sonra yapılan tebligat ile sürenin tekrar başlamayacağı gözetildiğinde davacılar vekili Av. ...’ın sunduğu 10.05.2016 tarihli temyiz dilekçesinin süresinde olmadığı anlaşılmaktadır. O halde, HUMK 432/4. maddesine göre, süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01/06/1990 gün, 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davacılar vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 25/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.