(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi 2014/4317 E. , 2014/7766 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmaksızın feshedildiğini, asıl gerekçenin sendika üyeliği olduğunu belirterek, 4857 sayılı Yasanın 18. ve 21.maddelerine aykırı bir biçimde işverence yapılan feshin yerinde olmadığının tespitine, işe iadesine, boşta geçen süre ücreti ve 1 yıllık ücret tutarında sendikal tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının görevlerini eksik yaptığını ve çalışma arkadaşlarıyla mesai sırasında sohbet ettiği ve çalıştığı makinayı kapalı tuttuğunu, çalışma kurallarına aykırı davrandığı ve uyarıları da dikkate almadığından geçerli nedenle iş akdinin feshedildiğini, iddia edildiği gibi feshin sendikal nedenlerle yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davalı tarafın soyut iddialarını destekleyen davacının işini ihlal etmesi ve işyerindeki iş güvenliğini tehlikeye düşürmesine esas teşkil edebilecek denetlenebilir hata raporu yada somut verileri içerir bir delil niteliğinde kayıt yada belgenin sunulmadığı, yargılama sürecinde toplanan deliller, davacı iddialarını doğrular mahiyette birbiri ile tutarlı ve somut davacı tanıklarının beyanları ve tüm dosya kapsamından; taraflar arasındaki iş akdinin davalı tarafından haklı bir nedene dayanılmaksızın sona erdirildiği ve davalı tarafından feshe konu edilen 17. maddesi gereği feshin şartlarının oluşmadığı ve davalı tarafın haklı feshin şartlarının oluştuğunu ispatlayamadığı ve davacının iş akdini sona erdirme şekil ve gerekçesinin "feshin son çare olması" ilkesine aykırı olup haklı nedenlere dayanmadığı ve feshin geçersiz olduğu kanaatiyle davalı işveren tarafından yapılan feshin geçerli nedene dayanmadığını, sendikal nedenin ise hala işyerinde sendika üyesi işçilerin çalıştığının tanık beyanlarıyla ifade edilmesi nedeniyle ispatlanamadığını belirterek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda, davalı işverence davacıya isnat edilen hususlarla ilgili tutanak ve davalı tarafça yapılmış bir uyarı ve bu fiillerin tekrarı halinde iş akdinin feshedileceğine dair ihtarın bulunmayışı son üç gün 25, 26, 27.11.2012 tarihlerinde davacı tarafça içeriği kabul edilmeyen tutanaklar haricinde davacının görevini eksik ve hatalı yaptığına dair kayıt ve belgenin de davacının özlük dosyasında bulunmaması nedeniyle mahkemece davalı işveren tarafından yapılan feshin geçerli nedene dayandığının ispatlanamadığına yönelik tespiti isabetli olup bu nedenle davalı temyizi yerinde değildir.
Ancak sendikal nedenle fesih yapılıp yapılmadığı noktasında inceleme yapıldığında; işyerinde sendikal örgütlenmenin Eylül 2012 ayında başladığı ve davacının iş akdinin fesih tarihine kadar 61 kişinin sendika üyesi olduğu, sendika üyeliği olmadığı halde 19 işçinin sendika üyeliğinden istifa ettirildiği, davalı işverence sunulan istifa belgelerinde ise kendilerinden performans düşüklüğü nedeniyle savunma istenilen işçilerin mazeret ileri sürerek tazminatları ödenmek koşuluyla istifa ettikleri ve bu kişilerin birbirine yakın tarihlerde ve bir kısmının aynı gün istifa etmek zorunda bırakıldığı sendikaya üye olduklarından itibaren 1 hafta 10 gün içinde istifa ettirildikleri, işten çıkartılan sendika üyesi işçi sayısının 36 kişi olduğu, davacının işyerine 15 yıl kıdem şartını gerçekleştirdiğinden bahisle 19.09.2012 tarihinde istifa dilekçesi vermesine rağmen işverence çalışmasının istenildiği ve davacının sendika üyesi olduğunun öğrenilmesinin akabinde iş akdinin feshedildiği davacı hakkında verimsiz çalışması veya işini yapmaması ile ilgili fesih öncesi 3 gün harici hiçbir tutanak veya belgenin bulunmadığı, dosyadaki kanıtlar ve tanık beyanları üye kayıt fişi ve üyelikten istifa dilekçeleri ile sabit olduğundan ve yine ... kayıtlarına göre 2012/9 ayda 10 işçi işe alınırken 12 işçinin iş adinin feshedildiği, 2012/10 ayda 12 işçi işe alınırken 16 kişinin iş akdinin feshedildiği ve 2012/11 ayda ise 25 işçi işe alınırken 18 işçinin iş akdinin feshedildiği ve sendikanın gerekli çoğunluğa ulaşması işverence engellendiğinden yetki başvurusunda bulunulmadığı anlaşılmıştır.
Son olarak sendika üyesi olmadığı halde 19 işçinin sendikadan istifa ettirilmesi ve dinlenen davacı tanıklarının açık beyanlarından işyerinde sendika üyesi işçiler üzerinde baskı yapıldığı ve feshin sendikal nedenlerle yapıldığı sonucuna varılmıştır.
Hal böyle olunca davacı temyizi yerinde olup davalı işveren tarafından yapılan feshin geçerli nedene dayanmadığı, davacı ve arkadaşlarının sendika üyesi olmalarından dolayı işyerinde sendikal örgütlenmeyi etkisiz kılmak ve sendikanın gerekli çoğunluğa ulaşmasını engellemek amacıyla işten çıkarıldığı, feshin sendikal nedenlerden dolayı yapıldığı anlaşılmakla mahkemece hala işyerinde çalışan sendika üyesi işçilerin olması nedeniyle sendikal nedenin ispatlanmadığı gerekçe gösterilerek işe iade kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE, davacının İŞE İADESİNE,
3-6356 sayılı Yasanın 25/5.fıkrası uyarınca davacının işe başlatılması veya başlatılmaması şartına bağlı olmaksızın tazminat tutarının işçinin 1 (bir) yıllık ücreti olarak belirlenmesine,
4-Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,
5-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 25,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 21.15 TL harcın mahsubuyla bakiye 4.05 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydına,
6-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’ye göre 1.500,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 193.90 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avanslarından varsa artan miktarın ilgili tarafa iadesine,
9-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, davalıdan temyiz harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 09.04.2014 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.