Abaküs Yazılım
İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2018/1208
Karar No: 2019/403
Karar Tarihi: 15.04.2019

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1208 Esas 2019/403 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1208 Esas
KARAR NO : 2019/403

DAVA : İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/12/2018
KARAR TARİHİ : 15/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 13/12/2018 tarihli dava dilekçesinde; davalı ... A.Ş, ... 3. İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyası ile aleyhine yürüttükleri 48.682,77 TL asıl alacak tuturındaki icra takibinin yetki, faiz ve esasına itiraz ettiğini, borçlunun itirazının haksız olduğunu, borçlunun aktif-pasif menkul-gayrimenkul tüm mal varlığının üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiğini, dava sürecinde 3. kişiye devretmesinin engellenmesini, çünkü yargılama sürecinde borçlunun herhangi bir mal varlığını devretmesi halinde iyi niyetli üçüncü kişilerin iyi niyetlerini gerekçe göstererek alacak hakkını kısıtlaması hali sıkça rastalan bi durum olduğunu, borçlunun aktif-pasif menkul-gayrimenkul tüm mal varlığının üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiğini, borçlu vekilinin itiraz dilekçesinde yetkiye itiraz ettiği ve yetkili icra dairesinin İstanbul Anadolu adliyesi olduğunun görüldüğünü, taraflarca imzalanan taşınır kira sözleşmesinin 18. maddesinde yetki şartı konulmuş ve "sözleşmeden kaynaklı uyuşmazlıklarda mahkeme ve icra dairesinin İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri olduğunu" açıkça belirttiklerini, dolayısıyla hem icra takibi hem de itirazin iptali davası yetkili mahkeme ve dairesinde açıldığını, icra takibine konu faturaların 2018 yılı Mart, Nisan ve Mayıs aylarına ilişkin faturalar olup kanunda bahsedilen sekiz günlük itiraz süresinin çoktan geçtiğini, borçlu kendisine icra takibine konu faturalara itiraz etmediğinden faturaların kesinleştiğini, kira sözleşmesinin 12. Maddesi gereğince fatura kesim tarihinden kırk beş gün içinde ödeme yapılacağı kararlaştırıldığını, faturaların kesilme tarihinden kırk beş gün sonra muaccel olacağı düşünülerek icra takibindeki faizin işletildiğini, bu nedenle faize yapılan itirazı kabul etmediklerini, müvekkili ...nün bir şahıs şirketi olduğunu ve ticaret siciline kayıtlı olduğunu, tacir olan borçlu ile müvekkili arasında 15/01/2018 tarihli kira sözleşmesi kapsamında maliki olduğumuz iş makinesi, davalının ...'te bulunan inşaat şantiyesinde çalıştırılmak üzere borçluya kiralandığını, müvekkili kira sözleşmesindeki edimini yerine getirmiş ve iş makinesini ...'e gönderdiğini ve iş makinesi davalının ...'teki şantiyesinde çalışmaya başladığını, müvekkilin davalı şirkete faturaları gönderdiğini, buna rağmen davalıya gönderilen faturalara itiraz etmediğini, edimini yerine getirmeyip bir ödeme yapmadığını, bunu üzerine haklı nedenlerle sözleşmenin feshedildiğini, derhal teslimini ihtar eden bir ihtarnamenin noter aracılığıyla gönderildiğini buna rağmen bir ödeme yapılmadığını bildirerek; borçlunun itirazının iptali ile yargılama ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı tarafın vermiş olduğu 10/01/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın bir kısım faturalardan bahisle alacaklı olduğu iddiası ile ... 3.İcra Müdürlüğü ... E sayılı dosyasından müvekkili şirket aleyhine ilamsız icra takibi başlattığın, yasal süresi içerisinde yetki ve esas hakkındaki itirazlar doğrultusunda takibin durdurulmasına karar verildiğini, davacının taraflar arasında imzalanmış sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, müvekkili şirketi zarara uğrattığını, sözleşme süresi 24 ay olup, haklı bir gerekçe olmaksızın sözleşmeyi tek taraflı feshederek işi bırakan davacı müvekkilini zor durumda bıraktığını, sözleşmenin 9.madde (a) fıkrasında yazılı olan ve kiralayan (davacı) tarafından karşılanması gereken gerekli izinler müvekkili firma tarafından alındığını, masrafları müvekkili tarafında yapılmış olmasına rağmen davacı tarafça hesaptan mahsup edilmediğini, davacı taraf müvekkili firmaya borçlu olduğunu, sözleşmenin 9.madde (b) fıkrasında yazılı olduğu üzere, davacının operatörü için ana yüklenici firmadan şantiye içerisinde ikamet ettirilmesi sağlandığını ve iaşesi de oradan karşılandığını, ana yüklenici firma tarafından müvekkili hak edişlerinden mahsup edildiğini, sözleşmenin 10.maddesi (b) fıkrası gereğince sigorta ve kasko bedelleri ana yüklenici firma tarafından karşılandığını, müvekkili firma hesabından kesildiğini, bu bedellerin davacı tarafından müvekkili firmaya ödenmesi gerektiğini, sözleşmenin 14.maddesine göre, kiralayan yani davacı iş makinesinde çalıştırılmak üzere kendi elemanını ...'e gönderdiğini, bu operatörün ücreti de ana yüklenici firma tarafından ödenerek müvekkili firmadan kesildiğini, bu ücretlerin tamamı davacı hesabından mahsup edilmesi gerektiğini, 12.maddeye göre "Kiraya verenin makinesinin çalışmadığı veya kiraya verenin sözleşmeye aykırı davranması halinde herhangi bir ücret tahakkuk etmeyecektir" hükmü yer almasına rağmen davacı taraf fatura bedellerinin ödenmediğinden bahisle sözleşmeyi tek taraflı haksız olarak feshederek makinesini çalıştırtmadığını, davacının kiralama ücretini talep hakkı ancak ve ancak müvekkili firmanın hak edişinin ana yüklenici firma tarafından onaylanmış olması halinde doğacağını, Hak ediş onaylanmadıkça davacı kiralayan kiralama ücretini talep edemeyeceğini, dolayısıyla, davacının sözleşme şartı gereği hakedişi onaylanmamış işlerden kiralama ücreti talep hakkı henüz doğmadığı halde kötüniyetli ve haksız bir şekilde sözleşmeyi feshedip makinesinin çalışmasını durdurması alenen sözleşmeye aykırılık doğurduğunu ve müvekkili firmanın ciddi zararlarına sebep olduğunu, bu nedenle İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğundan öncelikle yetkisizlik kararı verilmesini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddi ile masraflar ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davalı ... aleyhine yürütülen 48.682,77 TL asıl alacak tutarındaki icra takibinin yetki, faiz ve esasına ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce davaya dayanak ... 3. İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı takip dosyası getirilmiş, yapılan incelemesinde; faturadan kaynaklı davacı tarafından davalı aleyhine toplam 50.541,07 TL üzerinden ilamsız icra takibinin yapıldığı, davalının yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz ettiği, takibin durduğu görülmüştür.
Dava dilekçesinin incelenmesinde, davacı tarafın borcun esasını taraflar arasındaki 15.01.2018 tarihli kira sözleşmesi olarak gösterdiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamına göre; davacı ile davalı arasındaki 15.01.2018 tarihli kira sözleşmesi gereğince, davacının maliki olduğu iş makinesinin davalı tarafa kiralandığını, kira bedeli olarak aylık 4.000 USD olarak kararlaştırıldığı, iş makinesini davalı tarafa teslim edildiği görülmüştür. Davacı tarafın kira bedellerine ilişkin olarak fatura düzenlenerek davalıya gönderdiği, icra takibine esas faturaların kira bedellerine ilişkin olarak düzenlenen faturalar olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında Makina Kiralama Sözleşmesi akdedilmiştir. Sözleşme hükümlerinin ve tarafların sunduğu delillerin değerlendirilmesi neticesinde taraflar arasındaki hukuki ilişkinin taşınır kira sözleşmesi olduğu anlaşılmıştır. İcra takibine esas olan faturaların ve dava konusunun taşınır kira sözleşmesinden kaynaklı olduğu tespit edilmiştir.
HMK''nun 4. maddesinin (a) bendinde kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıklara konu olan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görüleceği düzenleme konusu yapılmıştır. Davacının davalıdan alacak talebinin konusunu her ne kadar faturalar oluştursa da alacağın taraflar arasındaki taşınır kira sözleşmesinden doğan kira bedellerine ilişkin olduğu açıktır. Kira ilişkisi kapsamında oluşan bir alacak hakkında fatura düzenlenmesi kira ilişkisinden doğduğu sonucunu değiştirmez. HMK m.4/1-a'da belirtildiği üzere kira ilişkisinden doğan her türlü alacak davalarında bakmaya görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı ile davalı arasındaki akdedilen makina kiralama sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dava konusu uyuşmazlık taşınır kira sözleşmesinden kaynaklanan kira bedeli alacağına ilişkindir. Bu nedenlerle, uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. HMK.'nun 144. maddesinde görevin dava şartı olduğu belirlenmiş, 115. maddesinde de dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılacağı ilkesi getirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacı ile davalı arasındaki hukuki ilişki kira sözleşmesine dayandığından, hür türlü kira ilişkisinden doğan davalara bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemelerine ait olduğundan, mahkememizin görevsizliğine, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine, dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde, görevli İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine, dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde, görevli İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-Harç ve masrafların görevli mahkemesinde nazara alınmasına,
3-Kararın kesinleşmesine müteakip 2 haftalık sürede, talep halinde dosyanın görevli mahkemesine gönderilmesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/04/2019

Katip ... ¸



Hakim ... ¸





Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi