8. Hukuk Dairesi 2020/3054 E. , 2020/7882 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili ve davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı alacaklı vekili, Aydın İcra Müdürlüğünün 2013/3868 sayılı takip dosyasında dava konusu 12.06.2014 ve 17.06.2014 tarihli hacizlerde üçüncü kişi vekilinin haksız olarak istihkak iddiasında bulunduğunu, takibe konu borcun doğum tarihinden sonra danışıklı iş yeri devri yapıldığını, devralan üçüncü kişinin de işletmenin borçlarından sorumlu olduğunu belirterek, davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine ve tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı üçüncü kişi vekili, üçüncü kişinin takip borçlusuna ait emtiayı bedelini ödeyerek satın aldığını, muvazaalı devir yapılmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece yapılan ilk yargılamada, haciz yapılan adresin borçlunun fiilen merkez olarak kullandığı adres olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hükmün davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 22.01.2019 tarihli ve 2018/15823 Esas, 2019/647 Karar sayılı ilamı ile davaya konu hacizlerin üçüncü kişinin kiracı olarak bulunduğu adreste üçüncü kişinin çalışanı ve vekili huzurunda yapıldığı, haciz sırasında borçlu hazır olmadığı gibi, borçluya ait evrak da bulunmadığı nazara alındığında İİK"nin 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin 3. kişi yararına olduğu, borçlu şirket ile üçüncü kişi şirket arasında aynı iş kolunda ticari faaliyette bulunmaları dışında herhangi bir bağ bulunmayıp, taraflar arasındaki devir işlemi borcun doğumundan ve takip tarihinden önce olup, üçüncü kişinin devir bedeline ilişkin ödeme faturalarının ticari kayıtlarda mevcut olması nedeniyle devrin muvazaalı olduğunun alacaklı tarafından ispatlanamamış olması nedeniyle, davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı ve davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nin 99. vd. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
1. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere,mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp,değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Davalı üçüncü kişi vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Davanın esasına yönelik karar verildiğine göre, karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hacizli malların değeri ile alacak miktarından hangisi az ise onun üzerinden hesaplanacak nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekir.
Somut olayda, alacak tutarı 166.177,16 TL olup, mahcuzlara takdir edilen değerden az olduğundan vekalet ücretinin bu miktar üzerinden hesap edilmesi gerekirken, davalı üçüncü kişi yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nun ek Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 4 numaralı maddesindeki " maktu 1.130,00 TL ücreti vekaletin" ibaresinin çıkartılarak, yerine "15.920,00 TL nispi vekalet ücretinin" ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine, hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, davacı alacaklı yönünden 54,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna ve peşin harcın da istek halinde temyiz eden davalı üçüncü kişiye iadesine, 03.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.