Abaküs Yazılım
İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2017/671
Karar No: 2021/990
Karar Tarihi: 16.12.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/671 Esas 2021/990 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:... Esas
KARAR NO:2021/990

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:26/07/2017

BİRLEŞEN .... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'NİN
... ESAS SAYILI DOSYASI

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:20/08/2021
KARAR TARİHİ:16/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: (Asıl Dava Yönünden)
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23.05.2017 tarihinde ... sevk ve idaresindeki ... plakalı aracı ile ... ilçesi istikametinden ... ilçesi istikametine seyir halinde iken önünde seyreden sürücü ... sevk ve idaresindeki ... plakalı traktöre sol arka kısmından çarpması sonucu çift taraflı, ölümlü ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen trafik kazası sonucunda ... plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacı ...'nün yaralandığını, davacının geçici ve sürekli olarak iş göremez hale geldiğini, söz konusu kazanın oluşumunda trafik kazası tespit tutanağına göre ... plakalı araç sürücüsü ...'ın kusurlu bulunduğunu, ... CBS'nin ... Soruşturma sayılı dosyası kapsamında alınan 10.06.2017 tarihli bilirkişi raporunda da, ... plakalı kamyonet sürücüsü ...'ın asli kusurlu, ... plakalı araç sürücüsü ...'nın tali kusurlu, ... plakalı araç yolcuları ... ve ...'nün ise kusurlu olmadıklarının belirtildiğini, ... sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın kaza tarihi ve saati itibariyle herhangi bir trafik poliçesi bulunmadığını, bu nedenle üçüncü kişilerin zararlarını karşılamak amacıyla kurulan ... Şirketleri bünyesinde kurulan ... Hesabına karşı dava açıldığını, davalıya iadeli taahhütlü usulde teminat limitleri içinde ödeme yapması ihtarı 5 adet ekiyle birlikte 10.07.2017 tarihinde tebliğ edildiğini, 10.07.2017 tarihinde ihtarı tebliğ alan ve 8 iş günü içerisinde ödeme yapmayan davalı ... Hesabı'nın Trafik Kanunu'nun 99. maddesi gereği 8 iş günü içerisinde taraflarına ödeme yapmayarak 21.07.2017 tarihinde temerrüde düştüğünü beyanla fazlaya ilişkin talep ve ek dava açma haklarının saklı kalması kaydı ile, davacının geçirdiği trafik kazası sonucu yaralanması sebebiyle maddi zararlarının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik asgari 200,00-TL maddi tazminat bedelinin ... plakalı araç sürücüsünün kusuruna düşen kısım hariç, diğer kusurlu kişilerin kusurlarına düşen sorumluluk dahil olmak üzere limit sınırları içerisinde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 61, 2918 sayılı KTK'nın 88. ve Türk Borçlar Kanunu'nun 163. Maddeleri gereği teselsül hükümleri uyarınca temerrüt tarihi olan 21.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 23.05.2017 tarihinde poliçesi bulunmayan aracın neden olduğu kazada davacının sakat kaldığını, bu poliçelerden dolayı sorumluluklarının, davacının kusuru oranında olmak üzere, yaralanma ve sürekli sakatlık halinde olay tarihi itibariyle kişi başı azami 330.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davacı kabul anlamına gelmemesi kaydı ile alınacak maluliyet raporunun Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 (C) bendindeki şartları taşıması gerektiğini, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde ve kazanın meydana geldiği tarih göz önünde bulundurulduğunda, kişinin resmi ve yetkili bir hastaneden alacağı sağlık kurulu ve maluliyet oranının tespiti için tedavi sürecinin sona ermiş olması ve kişide bu kazadan dolayı sürekli bir hasara yol açmış olması gerektiğini, mevcut kaza ile ilgili bir rapor alınabilmesi kaza ile ilgili tedavinin sona ermiş olması ve sonrasında yetkili ve resmi kurumdan rapor alınması gerektiğini, sağlıklı ve gerçekçi bir tazminat hesaplaması yapılabilmesi için de dosyanın aktüerya bilirkişiye gönderilmesini, hesaplanan tazminattan müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, 01.06.2015 tarihli Trafik Genel Şartları gereği sağlık gideri teminatından SGK'nın sorumlu olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemesi kaydı ile davalı şirketin dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu beyanla öncelikli olarak usuli itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesini, haksız açılan davanın tümden reddini, maluliyet oranının tespiti açısından Adli Tıp Kurumu'ndan veya 30.03.2013 tarih ve 28603 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde yetkili bir hastaneden sürekli sağlık kurulu raporu alınmasını, poliçe teminatına girmeyen kazanç kaybı, tedavi gideri, bakım, yol masrafı ve diğer dolaylı zararların tümden reddini, davayı kabul anlamına gelmemesi kaydı ile, avans faizi talebinin reddini, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, yasa gereği, bedeni zararlar kapsamında bulunmayan cenaze ve defin, yol, yemek, ulaşım, belge ve raporların temini sırasında yapılacak masraflar ile benzeri masrafların ... Hesabı'ndan karşılanmasının mümkün olmadığını, bu taleplerin varlığı halinde reddini, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23.05.2017 tarihinde ... sevk ve idaresindeki ... plakalı aracı ile ... ilçesi istikametinden ... ilçesi istikametine seyir halinde iken önünde seyreden sürücü ... sevk ve idaresindeki ... plakalı traktöre sol arka kısmından çarpması sonucu çift taraflı, ölümlü ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen trafik kazası sonucunda ... plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacı ...'nün yaralandığını, davacının geçici ve sürekli olarak iş göremez hale geldiğini beyanla davacı ...'nün yaralanması sebebiyle uğramış olduğu sürekli iş göremezlik zararına istinaden şimdilik 33.487,06-TL maddi tazminat bedelinin temerrüt tarihi olan 21.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte diğer kusurlu kişilerin kusurlarına düşen sorumluluk dahil olmak üzere limit sınırları içerisinde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 61, 2918 sayılı KTK'nın 88/1 ve Türk Borçlar Kanunun 163/1 maddeleri gereği davalıdan müşterek ve müteselsilen tahsilini, işbu davanın .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ile birleştirilerek, yargılamaya .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası üzerinden devamını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 23/05/2017 tarihinde poliçesi bulunmayan aracın neden olduğu kazada davacının sakat kaldığını, bu poliçelerden dolayı sorumluluklarının, davacının kusuru oranında olmak üzere, yaralanma ve sürekli sakatlık halinde olay tarihi itibariyle kişi başı azami 330.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, talebi kabul anlamına gelmemesi kaydıyla başvuran için maluliyet tazminatı hesaplaması yapılmasına karar verilmesi halinde 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren düzenlemenin göz önünde bulundurulması gerektiğini, başvuruyu kabul anlamına gelmemesi kaydı ile alınacak maluliyet raporunun Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.5 (C) bendindeki şartları taşıması gerektiğini, kişinin resmi ve yetkili bir hastaneden alacağı sağlık kurulu ve maluliyet oranının tespiti için tedavi sürecinin sona ermesi gerektiğini ve kişide bu kazadan dolayı sürekli bir hasara yol açmış olması gerektiğini, 01/06/2015 tarihli Trafik Genel Şartları gereği sağlık gideri teminatından SGK'nın sorumlu olduğunu, somut olayda, davacı yolcu ...'nün nizamlara aykırı şekilde traktör üzerinde yolculuk yaparak kendi can güvenliğini tehlikeye düşürmesi sebebi ile kusurunun bulunduğunun açık olduğunu, ayrıca kaza tespit tutanağında, sürücü ...'nın sürücü belgesiz olması sebebiyle araçta yolcu konumunda bulunan ...'nün meydana gelen kazanın sonuçlarını ağırlaştırması ve zararı doğran fiile razı olduğunu açıkça ortaya koyduğunu, bu sebeple 07/05/2020 tarihli Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından kazanın oluşumunda ...'ye kusur atfedilmemesinin hatalı olduğunu, kusur raporları arasında çelişki bulunması ve iddia ettikleri deliller çerçevesinde Adli Tıp Kurumu'ndan yeniden bilirkişi raporu alınması gerektiğini, aksi halde hesaplanan tazminattan hakkaniyete uygun bir indirim yapılması gerektiğini, ayrıca davacı vekilinin dilekçesinde ve başvuru evraklarında görüldüğü üzere ... ile ...'nın imam nikahlı olarak evli olmaları sebebi ile hesaplanacak tazminat miktarından hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemesi kaydı ile davalı şirketin dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu beyanla öncelikle usuli itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesini, haksız açılan davanın tümden reddini, maluliyet oranının tespiti açısından Adli Tıp Kurumu'ndan veya 30/03/2013 tarih ve 28603 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliği çerçevesinde yetkili bir hastaneden sürekli sağlık kurulu raporu alınmasını, poliçe teminatına girmeyen kazanç kaybı, tedavi giderleri, bakım, yol masrafı ve diğer dolaylı zararların tümden reddini, davayı kabul anlamına gelmemesi kaydı ile, avans faiz talebinin reddi ile, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, yasa gereği, bedeni zararlar kapsamında bulunmayan cenaze ve defin, yol, yemek, ulaşım, belge ve raporların temini sırasında yapılacak masraflar ile benzeri masrafların ... Hesabı'ndan karşılanmasının mümkün olmadığını, bu taleplerin varlığı halinde reddine karar verilmesini, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, hastane ve tedavi evrakları, ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ... Soruşturma numaralı dosyası, SGK kayıtları ve .... ATM'nin ... Esas sayılı dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi'nin 11/09/2018 tarih ve ... sayılı raporunda, sürücü ...'ın %40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu, müteveffa sürücü ...'nın %50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, davacı yolcu ...'nün %10 (yüzde on) oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
(3)Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu'nun 13/09/2019 tarih ve ... sayılı raporunda, mevcut tıbbi belgelere göre; Hüseyin kızı, 1963 doğumlu ...'nün 23.05.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, Kulak Burun Boğaz, Çiğneme ve Yutma, %0, Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi %0, Kas İskelet Sistemi Omurga Sorunları, L1, L2, L3 vertebra transvers proçes kırıkları, Tablo 1.7, %5, %5, %5, T4 korpus anteriorda %22 çökme, Tablo 1.3 Kategori II, %8, Balthazard hesaplama tablosuna göre: omurga yaralanmasına bağlı kişi engelliliği %21, Alt Ekstremite, Tanıya Dayalı Değerlendirme, tibia plato kırığı Tablo 3.33b %3, Balthazard hesaplama tablosuna göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %23 (yüzdeyirmiüç) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
(4)Mahkememizce ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin talimatıyla alınan rapor ile ATK raporu arasında çelişkiler mevcut olduğundan raporlar arasındaki kusur oranındaki çelişkinin giderilmesi için dosya tekrar Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas dairesine gönderilmiş olup, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi'nin 07/05/2020 tarih ve ... sayılı raporunda, sürücü ...'ın %60 (yüzde altmış) oranında kusurlu olduğu, müteveffa sürücü ...'nın %40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
(5)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, Aktüerya Hesap Uzmanı ...'ye tevdii edilen dosyada tanzim olunan 10/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının 22.06.2017 tarihli dilekçesinin davalı kayıtlarına girdiği 30.06.2017 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 17.07.2017 tarihinde temerrüde düştüğü, davacının 21.07.2017 tarihinden itibaren faiz uygulanmasını talep ettiği, dava dosyası içende bulunan belgelerden, 23.05.2017 tarihli kazaya %60 kusuruyla sebebiyet veren ... plakalı aracın kaza tarihinde geçerli bir ZMMS poliçesinin olmadığının anlaşıldığı, davacının geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik / beden gücü kaybı nedeniyle zarar taleplerinin 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu 14. ve 27 Temmuz 2007 tarih ve 26594 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan ... Hesabı Yönetmeliği 9. maddesi gereğince ... Hesabı'nın sorumluluğu konusunda nihai takdirin mahkemeye ait olmak üzere hesaplama yapıldığı, dosya kapsamındaki mevcut verilerin değerlendirilmesi sonucu; 23/05/2017 tarihinde meydana gelen olayda; dava dosyasında bulunan 18.11.2019 tarih ve 11484 sayılı İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu ile, ... plakalı araç sürücüsü ...'in %70, ... plakalı araç sürücüsü ...'nun %30 oranında kusurlu olduğu, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu'nun 28.08.2019 tarih ve 19562 sayılı raporuna göre davacı ...'nün bu olay sebebiyle %23 oranında sürekli maluliyetinin bulunduğu, tıbbi iyileşme süresinin 9 ay olduğu, davacı ...'nün 9 aylık iş göremezlik zararının 7.053,02-TL olduğu, %23 oranındaki sürekli iş göremezlik zararının 66.503,26-TL olduğu, kaza tarihi olan 23.05.2017 tarihinde geçerli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi teminat limitinin ölüm / sürekli sakatlık ve tedavi gideri için kişi başı ayrı ayrı 330.000,00-TL olduğu, hesaplanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının, teminat limiti dahilinde kaldığı, olayda hatır taşıması olup olmadığı ile hatır taşımasının var olduğunun kabulü halinde, hesaplanan tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağı ile yapılması durumunda indirim oranının belirlenmesinin mahkemenin takdirinde olduğu, konu ile ilgili takdir ve değerlendirme yetkisinin tamamen mahkemede olması kaydıyla, davacının, 01.06.2015 tarihli ZMMS Genel Şartları düzenlemeleri uyarınca başvuru koşullarını yerine getirdiğinin mahkemece kabulü halinde davalı ... Hesabı'nın; davacının 22.06.2017 tarihli dilekçesinin davalı kayıtlarına girdiği, 30.06.2017 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 17.07.2017 tarihinde temerrüde düştüğü, buna karşılık davacının 21.07.2017 tarihinden itibaren faiz uygulanmasını talep ettiği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(6)Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, tarafların beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilerek 28/09/2020 tarihinde tanzim olunan bilirkişi ek raporunda özetle; dosya kapsamındaki mevcut verilerin değerlendirilmesi sonucu; 23/05/2017 tarihinde meydana gelen olayda; dava dosyasında bulunan 07.05.2020 tarih ve 2871 sayılı İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu ile ... plakalı araç sürücüsü ...'ın %60, ... plakalı araç sürücüsü müteveffa ...'nın %40 oranında kusurlu olduğu, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 28.08.2019 tarih ve 19562 sayılı raporuna göre davacı ...'nün bu olay sebebiyle %23 oranında sürekli maluliyetinin bulunduğu, tıbbi iyileşme süresinin (9) ay olduğu, Anayasa Mahkemesi'nin 17.10.2020 tarih, E: 2019/40, K: 2020/40 sayılı iptal kararı uyarınca 2015 yılında yapılan değişiklik öncesinde yürürlükte bulunan Karayolları Motorlu Araçlar ZM Sigortası Genel Şartlarında belirtilen esaslarla PMF-1931 Yaşam Tablosu ile Progressif Rant formülüne göre tazminat hesabının yapıldığı, bu durum karşısında davacı ...'nün; 9 aylık geçici iş göremezlik zararının 7.053,02-TL olduğu, %23 oranındaki sürekli iş göremezlik zararının 76.280,87-TL olduğu, kaza tarihi olan 23.05.2017 tarihinde geçerli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi teminat limitinin ölüm / sürekli sakatlık ve tedavi gideri için kişi başı ayrı ayrı 330.000,00-TL olduğu, hesaplanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının, teminat limiti dahilinde kaldığı, olayda hatır taşıması olup olmadığı ile hatır taşımasının var olduğunun kabulü halinde, hesaplanan tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağı ile yapılması durumunda indirim oranının belirlenmesinin mahkemenin takdirinde olduğu, davalı ... Hesabının; davacının 22.06.2017 tarihli dilekçesinin davalı kayıtlarına girdiği 30.06.2017 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 17.07.2017 tarihinde temerrüde düştüğü, buna karşılık, davacının 21.07.2017 tarihinden itibaren faiz uygulanmasını talep ettiği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(7)Bilirkişi ek raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, tarafların beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi ve Yargıtay'ın kararları doğrultusunda ülke gerçeklerine daha uygun olduğu tespiti yapılan TRH 2010 yaşam tablosuna göre hesaplama yapılması bakımından dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilerek 01/06/2021 tarihinde tanzim olunan bilirkişi ek raporunda özetle; dosya kapsamındaki mevcut verilerin değerlendirilmesi sonucu; 23/05/2017 tarihinde meydana gelen olayda; dava dosyasında bulunan 07.05.2020 tarih ve 2871 sayılı İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu ile ... plakalı araç sürücüsü ...'ın %60, ... plakalı araç sürücüsü müteveffa ...'nın %40 oranında kusurlu olduğu, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 28.08.2019 tarih ve 19562 sayılı raporuna göre davacı ...'nün bu olay sebebiyle %23 oranında sürekli maluliyetinin bulunduğu, tıbbi iyileşme süresinin (9) ay olduğu, Anayasa Mahkemesi kararı sonrasında oluşan durum ile ilgili Yargıtay'ın yakın zamanda verdiği net kararlar doğrultusunda hesaplamada, TRH-2010 yaşam tablosu ve bilinmeyen dönem için her yıl %10 arttırım ve %10 iskonto yapılmasını öngören “progressif rant” tekniğine göre hesaplama yapıldığı, bu durum karşısında davacı ...'nün; 9 aylık geçici iş göremezlik zararının 11.755,03-TL x %100 Güç kaybı x %60 kusur = 7.053,02-TL olduğu, %23 oranındaki sürekli iş göremezlik zararının 795.419,79-TL x %23 Güç kaybı x %60 kusur = 109.767,93-TL olduğu, kaza tarihi olan 23.05.2017 tarihinde geçerli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi teminat limitinin ölüm / sürekli sakatlık ve tedavi gideri için kişi başı ayrı ayrı 330.000,00-TL olduğu, hesaplanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının, teminat limiti dahilinde kaldığı, olayda hatır taşıması olup olmadığı ile hatır taşımasının var olduğunun kabulü halinde, hesaplanan tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağı ile yapılması durumunda indirim oranının belirlenmesinin mahkemenin takdirinde olduğu, davalı ... Hesabının; davacının 22.06.2017 tarihli dilekçesinin davalı kayıtlarına girdiği 30.06.2017 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 17.07.2017 tarihinde temerrüde düştüğü, buna karşılık, davacının 21.07.2017 tarihinden itibaren faiz uygulanmasını talep ettiği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Asıl dava ve birleşen dava; trafik kazasından kaynaklanan haksız fiil nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49/1.maddesi uyarınca; "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür."
Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler. Hakim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler. Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir. Davacının uğradığı haksız fiil neticesinde maruz kalabileceği bedensel zarar aynı yasanın 54.maddesinde sayılmıştır. Bunlar; 1. Tedavi giderleri, 2. Kazanç kaybı, 3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, 4.Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplardır.
2918 sayılı KTK.nın 91. Maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, ... Hesabı Yönetmeliği'nin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için ... Hesabına başvurulabileceği düzenlenmiştir. Somut olayda kazaya karışan aracın ZMMM sigorta poliçesi olmadığından ... Hesabına karşı dava açılmıştır.
Somut olayda meydana gelen kazanın 25/05/2017 tarihinde gerçekleştiği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik kapsamında ATK 2. İhtisas Dairesi tarafından maluliyet raporunun düzenlendiği, usulüne uygun düzenlenen rapora göre davacının tüm vücut engellilik oranının %23 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği yönünde kanaat bildirilmiştir. Kusur yönünden alınan raporlar arasında çelişkinin giderilerek ATK Trafik İhtisas Dairesi'nin 07/05/2020 tarihindeki raporu ile; sürücü ...'ın sevk ve idaresindeki araçla gece vakti meskun mahal içerisinde seyir halinde iken hızını far görüş mesafesine göre ayarlamadığı, aynı istikamette ve önündeki müteveffa sürücü idaresindeki traktörün arkasına takılı ışık donanımı bulunmayan römorku zamanında fark etmeyip başvurduğu tedbirde etkisiz kalarak idaresindeki aracın sağ ön kısmı ile römorkun sol arka köşe kısmından çarpması neticesinde gerçekleşen kazada %60 kusurlu olduğu, müteveffa sürücü ...'nın sevk ve idaresindeki traktör ile traktöre takılı römork ile gece vakti aydınlatması bulunmayan mahalde arkasından gelen sürücülerin römorku fark etmesi için gerekli ve yeterli ışık donanımı bulundurmadan seyrini sürdürdüğü olayda %40 oranında kusurlu bulunduğu, davacı ...'nün ise traktör üzerinde gayri nizami şekilde yolculuk yaptığı, davacı Türkan'ın traktör üzerinde yolculuk yapmaktan müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı değerlendirmesinin ise mahkemenin takdirinde olduğu yönünde kusur tespitleri yapmıştır.
Tazminattan indirim sebeplerini düzenleyen, Türk Borçlar Yasasının 52.maddesinde öngörülen sebepler, daha çok zarar görenle ilgilidir. "Hiç kimsenin kendi kusurundan yararlanamayacağı" yönündeki genel hukuk ilkesinin etkisiyle, maddede sayılan belirli hal ve durumlarda tazminattan indirim yapılması mümkün bulunmaktadır.
Anılan madde kapsamında yer alan indirim sebeplerinden bir kısmı; zarar verici fiile rıza, ortak veya kişisel kusurdur. Zarar gören, zararlandırıcı olayın sebep olacağı zarara önceden razı olabilir. Zarar gören, zarara açık veya örtülü bir irade beyanıyla razı olabileceği gibi, rızanın, diğer bir takım olgulardan da çıkarılması mümkündür. Makul bir insanın aynı şartlarda kendi yararı gereğince yapmaması gereken harekette bulunması da, zarar görenin ortak kusurunu ifade etmektedir. Zarar görenin bu kusuru, illiyet bağını kesmeyecek yoğunlukta ise tazminattan bir indirim sebebidir. Burada da hâkim, somut olayın özelliklerini dikkate alarak, hakkaniyet düşüncesiyle indirim yapabilecektir.
Hatır taşıması; bir kimseyi ücretsiz olarak ve bir karşılık almadan ve bir yararı bulunmadan taşıma halidir. Yani hatır için taşımada taşımanın karşılıksız olması veya alınan karşılığın önemsiz olması gerekir. Taşıma, işletenin veya sürücünün değil taşınanın yararına olmalıdır.
Müterafik kusur ise; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir.
Buna göre, hatır taşıması indirimi için kural olarak hatır taşıması şartlarının varlığı yeterli iken, müterafik kusur indirimi için zarar görenin, zararı önleyici ya da azaltıcı tedbirleri almamasında kusurlu olmasını ifade etmektedir.
Davaya konu olay bakımından ise; davacı ...'nün, ... tarafından kullanılan traktör üzerinde yolculuk yaptığı, dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere davacının ...'nın imam nikahlı eşi olduğu anlaşılmaktadır. Davacı müteveffa ...'nın imam nikahlı eşi olduğundan hatır taşımacılığından bahsedilemez ise de; traktörün yolcu taşımaya uygun bir araç olmaması, yolcu koltuğunun da bulunmamasına rağmen davacının traktör üzerinde yolculuk yaptığından zararın meydana gelmesinde kaçınması gereken davranış bulunması nedeniyle yaşanan kazada müterafik kusuru olduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce aktüerya bilirkişisi tarafından alınan raporlardan sonra davacı asıl dosya bakımından ilk kez 21/09/2019 tarihinde yatırdığı harç ile dava dilekçesindeki talebini arttırmış, daha sonra aktüerya bilirkişisinden alınan 28/01/2021 tarihli rapordan sonra 05/02/2021 tarihinde 2. Kez harç yatırarak davasını; 18/09/2020 tarihli değer arttırım dilekçesindeki 66.503,26 TL'nin ıslahı ile 9.777,61 TL daha arttırarak 76.280,87 TL, dava dilekçesindeki 50 TL olan geçici iş göremezlik tazminatını ıslahla 7.053,02 TL olarak ıslahta bulunmuştur. Ancak mahkememizce aktüerya bilirkişisinden alınan raporun PMF 1931 yaşam tablosuna göre hesaplandığından TRH 2010 yaşam tablosu dikkate alınarak yeniden tazminat hesaplaması yapılması için dosyanın ek rapor için yeniden tevdiine karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan ve usulüne uygun düzenlenen davacının engellik oranının %23 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğine ilişkin ATK'dan alınan rapor ve TRH 2010 yaşam tablosu esas alınmak suretiyle hesaplama yapılan 01/06/2021 tarihli ek rapor uyarınca; davacının sürekli iş göremezlik zararının 109.767,93 TL, 9 aylık geçici iş göremezlik zararının 7.053,02 TL olduğu tespit edilmiştir. Davaya konu olan kazanın olduğu 2017 yılı için Hazine Müsteşarlığı'nın sakatlanma ve ölüm için kişi başına belirlediği teminat limiti 330.000,00 TL olduğundan davacı tarafın uğradığı maddi zararın teminat limiti içerisinde kaldığı anlaşılmıştır. Davacı taraf 2. Kez harçlandırarak davanın değerini arttırdığı ıslah dilekçesini aktüerya bilirkişisinin 01/06/2021 tarihli raporundan önce ıslahta bulunmuş olup akabinde .... Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açmıştır.
Birleşen .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası, eldeki asıl dosyada yapılan tazminat hesabından önce sunulan ıslah dilekçesi ile hesaplamadan daha azı talep edildiğinden kalan bakiye için yine ... hesabına karşı açılan tazminat davasıdır. Asıl dava dosyasında usulüne uygun hazırlanan ve hükme esas alınan 01/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplama ile; 9 aylık geçici iş göremezlik zararı olan 7.053,02 TL ve 109.767,93 TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 116.820,95 TL zarar olduğu hesaplanmıştır. Asıl dosyada davacı 2. Sunduğu dilekçe ile sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik zararı için toplam 83.333,89 TL tazminat talebinde bulunmuştur. Ayrıca davacı vekili 14/12/2021 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin bakıcı giderine ilişkin zararı talebinden feragat etmiştir. Birleşen davada ise davacı vekili (116.820,95 TL - 83.333,89 TL = 33.487,06 TL ) sürekli iş göremezlik maddi tazminatı bakımından davayı 33.487,06 TL bedel üzerinden harçlandırarak dava açmış ve mahkememizdeki dava ile birleştirilmiştir. Belirtilen bu sebeplerle olayımızda müteveffa ...'nın imam nikahlı eşi olan davacı Türkan'ın yolcu koltuğu bulunmamasına rağmen traktör üzerinde yolculuk yaptığı olayda; davacının imam nikahlı eş olmasından dolayı hatır taşımacılığının bulunmadığı ancak traktör üzerinde yolculuk yaptığından zararın meydana gelmesinde kaçınması gereken davranış bulunması nedeniyle yaşanan kazada davacının müterafik kusurunun bulunduğu anlaşıldığından Yargıtay'ın yerleşik kararları ve uygulamaları dikkate alınarak, belirlenen zarar miktarı üzerinden müterafik kusur nedeniyle %20 oranında takdiren indirim yapılarak tazminat hesaplaması mahkememizce yapılmıştır. Bu durumda asıl dosya bakımından davanın kısmen kabulü ile talep edilen 83.333,89 TL maddi tazminattan %20 müterafik kusur indirimi yapılması ile 66.667,12-TL maddi tazminatın, birleşen dosya bakımından talep edilen 33.487,06-TL maddi tazminatın müterafik kusur indirimi uygulanmak suretiyle hesaplanan 26.789,65-TL maddi tazminatın tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla davalı ... Hesabından tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir. Ayrıca 2918 sayılı KTK 99. maddesi gereğince başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içerisinde zararın ödenmesi gerekmektedir. Bu süre içinde ödeme yapılmaz ise bu süre sonra erdikten sonra 9.gün temerrütün oluştuğu kabul edilir. Somut olayda davacı tarafından davalı ... Hesabına davadan önce başvuru yapılmış olup ve davacı tarafından bu başvuruya rağmen herhangi bir ödeme yapılmamış olduğundan başvurudan itibaren 8. İş günü sonrası olan 17/07/2017 tarihinde temerrüt gerçekleşmiştir. Ancak davacının asıl ve birleşen dosyadaki dava dilekçesi ve ıslah dilekçelerinde 21/07/2017 tarihinden itibaren faiz talep etmiş olduğundan taleple bağlı kalınarak 21/07/2017 tarihinden itibaren, aracın ticari olduğu da dikkate alınarak ticari faizine hükmetmek gerekmiştir. Ayrıca davacı lehine hesaplanan tazminatlardan müterafik kusur nedeniyle yapılan indirim nedeniyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verildiği, yalnızca dava dilekçesinde 50 TL olarak talep edilen bakıcı gideri zararından feragat edildiğinden davacının taleplerinden indirim yapılması haricinde bakıcı gideri bakımından talebinin reddedildiği anlaşıldığından, yasal düzenlemeler gereği TBK'nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle davanın kısmen reddedilmesi halinde indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceği ve yargılama giderleri yönünden taraflar arasında paylaştırmaya gidilemeyeceği göz önüne alınarak yargılama giderleri hesaplaması yapılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
a)Davanın KISMEN KABULÜ ile, 83.333,89-TL maddi tazminatın müterafik kusur indirimi uygulanmak suretiyle hesaplanan 66.667,12-TL maddi tazminatın (taleple bağlı kalınmak suretiyle) temerrüt tarihi olan 21/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
(2)BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
a)Davanın KISMEN KABULÜ ile, 33.487,06-TL maddi tazminatın müterafik kusur indirimi uygulanmak suretiyle hesaplanan 26.789,65-TL maddi tazminatın tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla (taleple bağlı kalınarak) temerrüt tarihi olan 21/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
(3)Asıl dava yönünden; Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 4.554,03-TL karar ve ilam harcının peşin alınan (31,40-TL peşin harç + 284,40 ıslah harcı olmak üzere) 315,80-TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.238,23-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
(4)Davacı tarafından yatırılan (31,40-TL peşin harç + 284,40 ıslah harcı olmak üzere) 315,80-TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
(5)Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL başvuru harcı, 900,00-TL bilirkişi ücreti, 484,70-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.416,10-TL yargılama masrafından davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 0,84-TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
(6)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 9.466,73-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(7)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 50,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
(8)Birleşen dava yönünden; Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.830,00-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 114,38-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.715,62-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
(9)Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 114,38-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
(10)Davacı tarafından yapılan 59,30-TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(12)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(13)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun'un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/12/2021

Katip ...
✍e-imzalıdır.


Hakim ...
✍e-imzalıdır.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi