
Esas No: 2015/10767
Karar No: 2016/2256
Karar Tarihi: 15.02.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10767 Esas 2016/2256 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı ile dava dışı bir şirket arasındaki ticari ilişkiden doğmuş ve doğacak her türlü borca karşılık olmak üzere müvekkiline ait iki adet taşınmazın üzerine davalı lehine ipotek tesis edildiğini, borcun vadesinde ödenmemesi üzerine müvekkili ile davalı şirketin, ipotek bedelinin müvekkili tarafından nakden ödenmesi karşılığında ipoteğin fekkedileceği hususunda anlaştıklarını, müvekkilinin ipotek bedeli olan 138.000,00 TL"yi yatırmış olmasına rağmen ipotekler fekkedilmediği gibi ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takipleri başlatıldığını, davalının satış işlemlerine başladığını, müvekkilinin bu satış işlemlerinin durdurulması ve ipoteklerin fekki amacıyla dava açtığını, mahkemece ipoteklerin fekkine karar verildiğini ve kararın 10/09/2012 tarihinde kesinleştiğini, müvekkilinin bu haksız haciz nedeniyle manen zarara uğradığını ileri sürerek 10.000,00 TL manevi tazminatın haksız haciz tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkili ile olan ticari ilişkisinin devamı sırasında müvekkiline olan borcunu ödemediğini ve müvekkilini mağdur ettiğini, müvekkilinin de yasal hakkını kullandığını ve ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını, davacının müvekkiline çok daha yüksek meblağda borcu olmasına rağmen müvekkilinin iyiniyetli davranarak davacının yaptığı 138.000,00 TL ödemeyi kabul ettiğini, davacı iddialarının doğru olduğu kabul edilse bile somut olay bakımından manevi tazminat koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; borcun ödenmemesi nedeniyle davalı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yönünde takip yapıldığı, davalı şirketçe davacıya 138.000,00 TL"nin ödenmesi halinde ipoteklerin fekkedileceği bildirilmiş ise de, icra dosyasındaki borç miktarlarının fazla olması nedeniyle davalının ödemeye rağmen ipotekleri kaldırmadığı, ancak davacının ipoteğin kaldırılması talebiyle dava açtığı, davacı talebinin haklılığının ise yargılamayı gerektirdiği, davacının kişilik haklarına bir saldırının söz konusu olmadığı, dolayısıyla manevi tazminat şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 15.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.