Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/755
Karar No: 2019/3909
Karar Tarihi: 13.06.2019

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/755 Esas 2019/3909 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2019/755 E.  ,  2019/3909 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Bölge Adliye Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hükümler : a) İstinaf başvurusunun esastan reddi (Sanıklar ..., ..., ..., ... ve... hakkında)
    b) Hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi (Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında)
    c) İlk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak mahkûmiyet (Sanıklar ..., ... ve ...hakkında)

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasını gerektiren bir sebep bulunmadığından sanık ... müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin ve yasal süresinden sonra olması nedeniyle sanık ..."ın temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin, 696 sayılı KHK’nın 100’üncü maddesi ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 299. maddesi uyarınca takdiren reddine karar verilerek, duruşmasız olarak yapılmıştır.
    Sanık ..."nın isminin Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli kararında "..." olarak yazılmasının mahkemesince düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
    A) Sanık... müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde:
    Sanık müdafiine 25.01.2018"de tebliğ edilen hükmün yasal temyiz süresi olan 15 günlük süre içerisinde müdafii tarafından temyiz edilmediği; hükmün müdafiine tebliğinden sonra ayrıca sanığa tebliğ edilmesinin de temyiz süresini yeniden başlatmayacağından, hükmün sanık müdafiine tebliğ tarihi olan ve temyiz süresinin başlangıcı kabul edilen 25/01/2018 tarihinden itibaren 15 günlük yasal temyiz süresinden sonra sanık müdafii tarafından yapılan temyiz isteğinin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
    B) Sanık ..."ın temyiz talebinin incelenmesinde:
    Bölge Adliye Mahkemesi kararının sanık müdafii Av. ..."a 29.03.2018"de tebliğ edildiği halde temyiz edilmediği, sanığa ise tutuklu olarak bulunduğu ceza infaz kurumunda, müdafiine yapılan tebliğden önce 24.01.2018"de CMK"nın 35/3. maddesine aykırı olarak tebliğ edilmiş ise de, sanığın 05.02.2018 tarihli dilekçesinde kararın kendisine tebliğ edildiğini, temyiz hakkını kullanmak istediğini, ayrıntılı temyiz dilekçesine dahi sonra sunacağını beyan etmesi karşısında yapılan incelemede;
    5271 sayılı CMK"nın 294. maddesindeki "Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi, ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir"" şeklindeki düzenlemeye rağmen, sanığın Bölge Adliye Mahkemesi kararının müdafiine tebliğinden önce verdiği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerinin nelerden ibaret olduğunu açıkça göstermediği, somut sebepler ileri sürmediği, ne kastedildiği belli olmayan genel ifadelerle yapılan temyiz isteğinin ise usulüne uygun olmaması nedeniyle incelenmesinin mümkün olmadığı, müdafiine 29.03.2018 tarihinde yapılan tebliğden itibaren 15 günlük süre içinde temyiz sebeplerini gösteren dilekçe vermediği gibi, CMK"nın 295/1. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içinde de temyiz sebeplerini içeren ek dilekçe verilmediği, sanık tarafından verilen dilekçelerde de temyiz sebeplerinin gösterilmediği anlaşıldığından, sanığın temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
    C) Sanık ... ve müdafiinin temyiz taleplerinin incelenmesinde:
    5271 sayılı CMK"nın 294. maddesindeki ""Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır."" şeklindeki düzenlemeye rağmen, sanık müdafiinin 06/06/2018 tarihli süre tutum dilekçesinde temyiz sebeplerini göstermediği gibi, gerekçeli kararın kendisine tebliğ edildiği 09/07/2018 tarihinden aynı Kanunun 295/1. maddesinde belirtilen 7 günlük süre geçtikten sonra 25/07/2018 tarihinde gerekçeli temyiz dilekçesini verdiği anlaşıldığından,
    Sanığın ise 11.06.2018 tarihli temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerinin nelerden ibaret olduğunu açıkça göstermediği, somut sebepler ileri sürmediği, ne kastedildiği belli olmayan genel ifadelerle yapılan temyiz isteğinin ise usulüne uygun olmaması nedeniyle incelenmesinin mümkün olmadığı, CMK"nın 295/1. maddesinde belirtilen süre içinde de temyiz sebeplerini içeren ek dilekçe verilmediği anlaşıldığından, sanık ve müdafiinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
    D) Sanık ... müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde:
    5271 sayılı CMK"nın 294. maddesindeki "Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi, ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir"" şeklindeki düzenlemeye rağmen, sanık müdafiinin 05.02.2018 tarihli temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerinin nelerden ibaret olduğunu açıkça göstermediği, somut sebepler ileri sürmediği, ne kastedildiği belli olmayan genel ifadelerle yapılan temyiz isteğinin ise usulüne uygun olmaması nedeniyle incelenmesinin mümkün olmadığı, CMK"nın 295/1. maddesinde belirtilen süre içinde de temyiz sebeplerini içeren ek dilekçe verilmediği anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
    E) Sanıklar ..., ... ve ... hakkındaki mahkûmiyet kararlarına yönelik istinaf başvurularının esastan reddi kararları ile sanık ... hakkındaki ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği ve sanıklar ..., ... ve ... hakkında istinaf isteminin esastan reddine dair karar ile sanık ... hakkında ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak kurulan mahkûmiyet hükmü hukuka uygun bulunduğundan, Cumhuriyet savcısı ile sanıkların müdafileri ve sanık ..."ın temyiz itirazlarının yerinde görülmemesi nedeniyle, 5271 sayılı CMK"nın 302/1. maddesi uyarınca, usul ve yasaya uygun olan bölge adliye mahkemesi kararlarına yönelik TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ile tutuklama tarihine göre sanık ... hakkındaki salıverilme isteklerinin reddine,
    F) Sanık ... hakkındaki istinaf başvurusunun esastan reddi kararının incelenmesinde:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- İletişim tespit kayıtları, olay ve fiziki takip tutanakları ile uyuşturucu maddelerin ele geçiriliş şekli gözetildiğinde, sanığın eylemlerinin ikrarı dışındaki diğer delillerle de sabit olduğu gibi, sanığın 20.03.2015 tarihli 13. olaya yönelik bir ikrarının bulunmaması karşısında; zincirleme suçlarda, zincire dahil tüm suçlar yönünden TCK"nın 192/3. maddesinin uygulanma şartları varsa, ancak o zaman etkin pişmanlık hükümleri uyarınca ceza indirimi uygulanabileceğinden, eylemlerden birisinin etkin pişmanlık hükümlerinin uygulamasını gerektirmemesi halinde, zincirleme suçlarda etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama yeri bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında şartları oluşmadığı halde TCK"nın 192/3. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması,
    2- 20.03.2015 tarihli 13. olayda, sanıklar..., ... ve ... tarafından aynı yönde hareket edilerek eylemin birlikte gerçekleştirilmesi ve suçun üç kişi olarak birlikte işlenmesi nedeniyle TCK"nın 188/5. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, tuttuklama tarihi ve tutuklama koşullarında değişiklik olmamasına göre sanık hakkındaki salıverilme taleplerinin reddine,
    G) Sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükmüne yönelik hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi kararının incelenmesinde:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Suçların işleniş biçimi ile suç konusu uyuşturucu maddelerin miktarı, önem ve değerine göre, sanık hakkında temel hapis cezasının alt sınır aşılarak tayin edilmesi yerinde ise de; zincirleme suçlarda, suçların tümü değil, zincire dahil suçlardan en ağır sonuç doğuran suç esas alınarak, TCK"nın 3 ve 61. maddelerindeki ilke ve ölçütlerle orantılı olacak şekilde temel ceza belirlenip zincire dahil suçların sayısı ve niteliklerine göre TCK"nın 43. maddesi gereğince takdir edilecek oranda artırım yapılması gerekirken, TCK"nın 3 ve 61. maddelerindeki ilke ve ölçütlerle orantılı olmayacak şekilde temel hapis cezasının alt sınırdan fazla uzaklaşılarak 15 yıl olarak belirlenmesi,
    2- 20.03.2015 tarihli 13. olayda, sanıklar ..., ... ve ... tarafından aynı yönde hareket edilerek eylemin birlikte gerçekleştirilmesi ve suçun üç kişi olarak birlikte işlenmesi nedeniyle TCK"nın 188/5. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3- Sabit kabul edilen zincire dahil suçların sayısı ve niteliklerine göre zincirleme suç nedeniyle TCK"nın 43. maddesi gereğince artırım yapılırken, sanığın cezasında 1/4"ten daha fazla oranda artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4- İletişim tespit kayıtları, olay ve teknik araçlarla izleme tutanakları ile uyuşturucu maddelerin ele geçiriliş şekli gözetildiğinde, sanığın eylemlerinin ikrarı dışındaki diğer delillerle de sabit olduğu gibi; kabule göre, zincirleme suçlarda, zincire dahil tüm suçlar yönünden TCK"nm 192/3. maddesinin uygulanma şartları varsa, ancak o zaman etkin pişmanlık hükümleri uyarınca ceza indirimi uygulanabileceğinden, eylemlerden birisinin etkin pişmanlık hükümlerinin uygulamasını gerektirmemesi halinde, zincirleme suçlarda etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama yeri bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında şartları oluşmadığı halde TCK’nın 192/3. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması,
    5- Kabule göre de; gerekçeli kararda TCK"nın 192/3. maddesi gereğince 1/2 oranında indirim yapıldığı belirtilmesine rağmen, kısa kararda 1/3 oranında indirim yapılarak gerekçe ve kısa karar arasında çelişki oluşturulması,
    Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, tutuklama tarihi ve tutuklama koşullarında değişiklik olmamasına göre sanık hakkındaki salıverilme taleplerinin reddine,
    H) Sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi kararının incelenmesinde:
    Bölge Adliye Mahkemesi kararının sanık müdafiine 25.01.2018 tarihinde tebliğ edildiği ve temyiz edilmediği, sanığın 04.03.2019 tarihli temyiz dilekçesinin 15 günlük yasal temyiz süresinden sonra olması nedeniyle sanığın temyiz isteğinin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca reddine karar verilerek, Cumhuriyet savcısının temyiz talebi üzerine yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    20.03.2015 tarihli 13. olayda, sanıklar ..., ... ve ... tarafından aynı yönde hareket edilerek eylemin birlikte gerçekleştirilmesi ve suçun üç kişi olarak birlikte işlenmesi nedeniyle TCK"nın 188/5. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
    I) Sanık ... hakkındaki ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
    İletişimin tespiti tutanakları ile hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen ..."in beyanları ve dosyada içeriğine göre, kendisinde herhangi bir uyuşturucu veya uyarıcı madde ele geçirilemeyen sanığın savunmasının aksine, atılı suçu işlediğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeksizin beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
    Dosyanın Konya 5. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verilmesine,
    13.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi