14. Hukuk Dairesi 2016/468 E. , 2018/6013 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, 20.04.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 15.02.2015 tarihinde vefat eden muris ..."ın mirasının reddinin tespiti istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davacı tarafından mirası kabul etmek istediği, davadan vazgeçtiği belirtilerek temyiz edilmiştir.
Yasal koşulların gerçekleşmesi halinde mirasçılar Türk Medeni Kanununun 605/1 maddesine dayalı dava açabilecekleri gibi, Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesine dayalı dava da açabilirler.
Gerçek ret, mirasçıların sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanı ile yapılır. (TMK m. 609) Yasal mirasçıların murisin ölüm tarihinden itibaren üç ay içinde mirası reddetmeleri gerekir. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re"sen dikkate alınması gerekir. Böyle bir davada sulh hukuk mahkemesi hakiminin görevi reddin süresinde olup olmadığı ve ret edenin mirasçılık sıfatı bulunup bulunmadığını incelemek, süre koşulu ile mirasçılık sıfatının gerçekleşmesi halinde ise, Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca ret beyanını tespit ve tescil etmekten ibarettir.
Mirasın kayıtsız ve şartsız reddine ilişkin beyan sulh hukuk mahkemesine ulaştıktan sonra bu beyandan tek taraflı olarak dönülemez. Mirasın gerçek reddi beyanı mahkemeye ulaştıktan sonra ret beyanından, ancak mirasçıların tamamının muvafakatiyle veya açılacak olan reddin iptali davasının kabulü halinde dönülebilir.
Somut olayda, mahkemece 15.02.2015 tarihinde vefat eden muris ..."ın davacıdan başka mirasçıları da bulunduğu gözönünde bulundurularak, diğer mirasçılardan davacının mirasın gerçek reddi beyanından dönmesi konusunda muvafakatlerinin bulunup bulunmadığı sorulmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 26.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.