
Esas No: 2015/11453
Karar No: 2016/2600
Karar Tarihi: 18.02.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/11453 Esas 2016/2600 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, cari hesaba dayalı olarak avans olarak faza ödemelerin tahsili için giriştiği icra takibine davalının itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının alacağını cari hesaba bağlı avans olarak verilen iki adet çeke dayandırdığını, çekin ödeme aracı olduğunu, davacının bu çeklerin avans olarak verildiğini yazılı delille ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; çekin bir ödeme aracı olup mevcut bir borcun tasfiyesine yönelik olarak verildiğinin ve peşin ödemelerde mal ve paranın aynı anda karşılıklı teslim edildiğinin kabulü gerektiği buna göre davacının cari hesabında kayıtlı iki adet çeki davalıya avans olarak verdiğini yazılı olarak ispat etmesi gerekirken bu yönde yazılı bir delil sunamadığı gibi yemin deliline de başvurmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18/02/2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin davacı tarafından davalıya verilmiş iki adet çekten ibaret olmadığı, birçok alım satım, banka havalesi ve çek keşidesi içeren ve fiilen bir cari hesap şeklinde işleyen bir ticari ilişki olduğu yapılan tahkikat sonucunda ortaya çıkmıştır.
Bu durumda yerel mahkemece ortada sadece iki çek varmış gibi düşünülerek; çekin bir tediye aracı olduğu ve kural olarak bir borcun tasfiyesi için verildiğinin kabulü gerekeceği karinesine dayanılarak davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Zira yapılan tahkikat ile bu karinenin aksi ortaya çıkmış ve taraflar arasında fiilen bir cari hesap şeklinde sürdürülen bir ticari ilişki olduğu ortaya çıkmıştır.
Hal böyle olunca yerel mahkeme kararının yapılan tahkikat sonucu ortaya çıkan maddi vakıalara uygun bir karar verilmesi için bozulması gerektiği görüşünde olduğundan saygıdeğer çoğunluğunun onama görüşüne muhalifim. 18.02.2016