11. Hukuk Dairesi 2017/1050 E. , 2018/5510 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 07/04/2016 tarih ve 2014/1661-2016/245 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 18/09/2018 günü hazır bulunan davacı vekilleri Av. ... ile Av. ... ve davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, havayolu şirketi olan davacının gerek yurtiçi gerekse yurtdışına düzenlediği seferleri için web sitesi üzerinden müşterilerine uçak bileti satın alma imkanı sunduğunu, taraflar arasındaki elektronik ticaret sözleşmesi ve üye iş yeri sözleşmesi ile online bilet satış işlemleri için davalı bankaya ait sanal pos cihazının kullanımı hususunda anlaşıldığını, yurtdışı kredi kartlarıyla davacının web sitesi üzerinden ve davalı bankanın sanal posunun kullanılması suretiyle yapılan satış işlemlerine ilişkin muhtelif tarihlerde chargeback (ters ibraz) itirazları geldiğini ve bu itirazların kabul edilerek davalı tarafından davacı hesaplarına borç kaydedildiğini, 3D Secure sistemi kullanmak suretiyle yapılan işlemlerden gelen itirazlar sebebiyle müvekkili şirketin ödemek zorunda olduğu miktarın 274.236,55 USD olduğunu, 3D Secure sistemininin internet üzerinden kredi kartı ve banka kartı ile yapılan alışveriş işlemlerinin güvenliğinin arttırılması için geliştirilen bir sistem olduğunu, Visa ve Master Card"ın geliştirdiği bu güvenli sanal alışveriş ile hem kart sahiplerinin hem de üye işyerlerinin sahtekarlıklara karşı güvence altına alındığını, 2011 yılında davalı bankayla birlikte 3D Secure sisteminin entegrasyonunun gerçekleştirildiğini, taraflar arasındaki sözleşmelerde herhangi bir değişilik yapılmadığını ve bu konuda herhangi bir sözleşme de imzalanmadığını, davalı tarafından 3D Secure sistemine ait kurallar konusunda müvekkilinin bilgilendirilmediğini, davacının Banka Kartları Yönetmeliğinin 27. madddesi doğrultusunda 3D Secure sistemi kullanılmak suretiyle yapılan işlemlerin %100 güvenli olduğu inancını taşıdığını, Ekim 2012 ve Ocak 2013 tarihleri arasında yapılan işlemler sebebiyle çok büyük zarara uğradığını, zararın tazmini amacıyla ihtarname gönderilmesine rağmen davalı bankanın ödeme yapmadığını, davalının taraflar arasındaki sözleşmeyle sanal POS"u müvekkili şirkete tahsis edildiği anda bu sanal POS üzerinden yapılan işlemler bakımından gerekli güvenlik tedbirlerini almak zorunda
olduğunu, yapılan işlemlerin aynı kartlarla tekrarlanan nitelikte olduğunu, bu dönemde müvekkilinin davalı banka tarafından hiç haberdar edilmediğini, şüpheli işlem sebebiyle müvekkiline bilgi verilmesi durumunda bu işlemlerin iptal edilerek zararın önlenmesinin mümkün bulunduğunu ileri sürerek 274.236,55 USD zararın, ....000 TL maddi, ....000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, olayda müvekkili bankanın hiçbir kusurunun olmadığını, uluslararası chargeback kuralları gereği edimini yerine getirdiğini, taraflar arasındaki üye işyeri sözleşmesi ve elektronik ticaret sözleşmesine uygun davranıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu chargeback işlemlerin uluslararası chargeback kurallarına uygun olarak yapıldığı ve taraflar arasındaki üye işyeri sözleşmesi ve elektronik ticaret sözleşmesine aykırı bir durumun mevcut bulunmadığı, davalının kusurlu olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 20/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.