Davacı ... İnş. ve İşletme A.Ş ile davalı ... birleşen 2009/639 Esas sayılı davada davacı ... İnş. ve İşl. A.Ş davalı ... arasındaki davadan dolayı ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 15.11.2012 gün ve 2012/183-2012/243 sayılı hükmü onayan Dairemizin 26.09.2013 gün ve 2013/3583-2013/5217 sayılı ilamı aleyhinde taraf vekillerince karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava, 13.04.2004 tarihli ... Tesisleri inşaatına ilişkin sözleşmenin davalı yanca haksız feshedilmesi iddiasıyla yapılan masrafların ve uğranılan kâr kaybı alacağının, birleşen dava ise; asıl davadaki talep miktarlarına ek olarak yapılan masrafların ve uğranılan kâr kaybı alacağının davalı iş sahibinden tahsili istemleriyle açılmış, mahkemece bozmaya uyulmak suretiyle asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiş; taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları reddedilerek hükmün onanmasına dair Dairemizden verilen 26.09.2013 tarih 2013/3583- 2013/5217 esas ve karar sayılı ilâmına karşı taraf vekillerince bu defa karar düzeltme yoluna başvurulmuş olup dosya yeniden incelenmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilâmında benimsenen gerektirici sebeplere göre 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istemlerinin reddi gerekmiştir.
2-Hükmüne uyulan Dairemizin 18.07.2011 tarih 2011/387 E. 2011/4676 K. sayılı bozma ilâmında "... öte yandan hüküm altına alınan alacağa dava tarihlerinden itibaren reeskont faizi yürütülmüştür. Oysa davacı asıl davada reeskont, birleşen davada ise avans faizi talep etmiştir. İşin niteliğine göre davacı alacağına avans faizi yürütülmesi gerekirken birleşen davadaki alacağa avans yerine reeskont faizi uygulanması da doğru olmamış, kararın belirtilen sebeplerle bozulması gerekmiştir." denilmiştir. Mahkemece asıl davada talep aşılarak "..." yerine "avans" faizine hükmedilmesi bozmaya aykırı olmuştur. Asıl davada faiz türünün "..." olarak düzeltilmesi gerekirken kararın onandığı anlaşılmakla, Dairemiz onama ilâmının kısmen kaldırılarak kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de; yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair karar düzeltme itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davalının diğer karar düzeltme itirazlarının kabulü ile; Dairemizin 26.09.2013 tarih, 2013/3583-2013/5217 esas ve karar sayılı onama ilâmının kısmen kaldırılmasına, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1-a numaralı bendinde yer alan “avans” kelimesinin hükümden çıkartılarak yerine “..." kelimesinin yazılmasına ve kararın değiştirilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HUMK’nın 442. maddesi hükmünce 226,00 TL para cezası ile bakiye 1,95 TL red harcının karar düzeltme isteyen davacıya yükletilmesine, ödediği temyiz peşin ve karar düzeltme peşin harçlarının istek halinde karar düzeltme isteyen davalıya geri verilmesine, 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.