16. Ceza Dairesi 2019/3266 E. , 2019/6021 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Samsun 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 07.11.2018 tarih ve 2018/182 – 2018/422 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, gereği düşünüldü:
Dosya kapsamına göre, silahlı terör örgütüne üye olmak suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş olduğundan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme, örgüte üye olma, üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme veya örgüte bilerek isteyerek yardım etme suçlarında etkin pişmanlık şahsi cezasızlık veya cezadan indirim yapılması gereken haller olarak kabul edilmiştir.
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.04.2008 tarih ve 9-18-78 sayılı kararında açıklandığı üzere; etkin pişmanlık hükümlerinin amacı, bir yandan terör ve örgütlü suçlarla mücadele bakımından stratejik önemi nedeniyle en etkili bilgi edinme ve mücadele araçlarından olan örgütün kendi mensuplarını kullanmak, diğer taraftan da suç işlemeyi önlemek, mensup olduğu yasa dışı örgütün amaçladığı suçun işlenmesine engel olanları ve işlediği suçtan pişmanlık duyanları cezalandırmayarak ya da cezalarında belli oranlarda indirim yaparak yeniden topluma kazandırmaktır.
Amaç suçun işlenişine iştirak etmeksizin, hakkında bir soruşturma başlamadan önce örgütten gönüllü olarak ayrıldığını ilgili makamlara bildirmesi halinde (221/2 m.), hakkında soruşturma başladıktan sonra, gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi (221/4 m. ilk cümle), verilen bilgilerin samimi ve örgütlü suçlarla mücadelede yararlı olması halinde, sanık yakalandıktan sonra pişmanlık duyarak örgütün dağılmasını veya mensuplarının önemli ölçüde yakalanmasını sağlamaya elverişli bilgi vermesi halinde (221/3 m.), sanık hakkında şahsi cezasızlık nedeni uygulanacaktır.
TCK’nın 221/4. fıkrasının 2. cümlesinden yararlanabilmek için; failin yakalandıktan sonra bilgisi ölçüsünde örgüt içerisindeki konumuyla uyumlu şekilde kendisinin ve diğer örgüt üyelerinin eylemleri, örgütün yapısı ve faaliyetleriyle ilgili yeterli ve samimi bilgi vererek suçtan pişmanlığını söz ve davranışlarıyla göstermesi gerekmektedir. Bu bilgi maddenin üçüncü fıkrasında aranan, örgütü çökertecek nitelikteki bilgi değildir. Verilen bilginin önemi cezanın belirlenmesinde dikkate alınmalıdır (Dairemizin 12.05.2015 tarih, 2015/1426 E. 2015/1292 K. 26.10.2015 tarih, 2015/1565-3464 K.).
TCK’nın 221/4. fıkrasının 2. cümlesi kapsamında etkin pişmanlıkta bulunulduğunun kabulü halinde bu suçtan dolayı verilecek cezada 1/3’ten 3/4’e kadar bir indirim yapılacağı öngörülmektedir. Buna göre belirlenen cezadan en az 1/3, en fazla 3/4 oranında bir indirim yapılacaktır. Bu iki sınır arasında yapılacak indirim, verilen bilginin niteliği, örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ya da diğer örgüt mensuplarının tespiti ile ilgili olmak üzere elverişlilik derecesi, ceza soruşturması ya da kovuşturmasının hangi aşamasında etkin pişmanlıkta bulunulduğu gibi kıstaslar nazara alınarak mahkeme tarafından takdir ve tayin edilecektir.
Bu açıklamalar ışığında, somut olay değerlendirildiğinde;
1-Soruşturma aşamasında verdiği ayrıntılı beyanında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen, hiyerarşik yapısına dahil olduğu örgütün faaliyetleri ve diğer örgüt mensupları hakkında bilgi veren, aşamalardaki ilk beyanında ana hatlarıyla sebat eden, toplanan delillere göre özel bir konumda olduğu saptanamayan sanık hakkında, içinde bulunduğu yapının bir terör örgütü olup olmadığına dair kişisel değerlendirmelerinin etkin pişmanlık hükümlerinin uygulaması açısından aleyhe değerlendirilmeyeceği gözetilerek; örgüt üyesi olmadığı için etkin pişmanlıktan da faydalanmak istemediğini söylediği 02.07.2018 tarihli celsede aynı zamanda önceki ifadelerinin de doğru olduğunu beyan ettiği görüldğünden sanığın yeniden çağrılarak etkin pişmanlık kurumunun mahiyet ve şartları da usulüne uygun olarak hatırlatılmak suretiyle beyanlarının doğruluk ve faydalılığının denetlenmesi bakımından isimlerini verdiği örgüt mensupları ile ilgili teşhis yaptırılması, dosya kapsamında bulunup da başka soruşturma dosyalarında verdikleri ifadelerinde sanık hakkında teşhis ve anlatımlarda bulunan..., ile hükümden sonra dosyaya gelen ...isimli şahısların beyanlarının duruşmada sanık ve müdafiine okunup gerektiğinde tanık sıfatıyla dinlenerek diyeceklerinin sorulmasından sonra sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 221. maddesinin 4. fıkrasının 2. cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerekirken eksik araştırma ve hatalı değerlendirme sonucu yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre;
TCK"nın 62/2. maddesinde takdiri indirim nedeni olarak; failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failinin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar göz önünde bulundurulması gerektiği belirtilmiş olup; yapılan yargılama sonucunda hakkında hükmolunan temel ceza asgari hadden belirlenen, dosya kapsamına göre geçmişte suç işlediği tespit edilemeyen ve duruşma tutanaklarına olumsuz hali yansıtılamayan, soruşturma aşamasında suçun açığa çıkmasına yardımcı olacak şekilde ifade veren, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına yasal olanak olmadığı kabul edilse de dosya kapsamına uygun bulunmayan yasal ve yerinde olmayan gerekçelerle TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı hükmün BOZULMASINA, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre ve mevcut delil durumu dikkate alınarak tahliye talebinin reddine, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Samsun 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.