11. Hukuk Dairesi 2018/3616 E. , 2018/5618 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 30.06.2016 tarih ve 2014/757 - 2016/565 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla,bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının ..."daki fabrikasına 31/01/2014 tarihinde kilitleri kırılarak giren hırsızların müşteri çek ve senetleri ile davacının boş çek yapraklarını ve bir kısım altınlar ile ruhsatlı silahlarını çaldıklarını, bunun kamera kayıtları ile sabit olduğunu, ... ... ATM’nin 2014/43 Esas sayılı dosyası ile zayi nedeniyle iptal davası açıldığını, çek iptali davasında davalının müdahale talebinde bulunduğu, davacının davaya konu çeki .... Plastik’ten aradaki ticari ilişki nedeniyle teslim aldığını, davacının yerine imzalanarak davalıya teslim edildiğini, davalının meşru hamil olmadığını iddia ederek ... Bankası ... Şubesine ait keşidecisi ...."lu olan 30/06/2014 tarihli 6.000,00 TL bedelli çekin davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının çeki, aralarında sözleşme bulunan müşterisi ... Ticaret Madeni yağ Ticareti ...’dan aldığını, çekin meşru hamili olduğunu, çekin çalıntı olup olmadığının bilemeyeceğini, iyi niyetli hamil olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu çekin davacı şirket yetkilisine ait olmadığı, soruşturması devam eden hırsızlık dosyası da dikkate alındığında, çekin davacıya ait iş yerinden çalınarak sahte imza ile imzalanmak suretiyle davalıya teslim edildiği, hırsızlık olayının mutlak defi niteliğinde olduğu, iyi niyetli olsun olmasın herkese karşı ileri sürülebileceği, davalı tarafın iyi niyet iddiasının dinlenemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu çekin davalıdan alınarak davacıya verilmesine kara verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, çek istirdadı istemine ilişkin olup, mahkemece dava konusu çekin davacının işyerinden çalınarak sahte imza ile davalıya teslim edildiği, hırsızlık olayının mutlak defi niteliğinde olduğu, iyiniyetli olsun olmasın herkese karşı ileri sürülebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece yapılan imza incelemesinde davacı adına atılan imzanın davacıya ait olmadığı tespit edilmiş ise de 6102 sayılı ...’nın 790. maddesinde ‘Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı ./..
cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro izlerse, bu son ciroyu imzalayan kişi çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır. hükmü ile ...’nın 792. maddesindeki ‘ Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.’ hükmü gözetildiğinde mahkemenin hırsızlık olayının mutlak defi olduğu ve herkese karşı ileri sürülebileceği gerekçesi doğru görülmemiştir.
Faktöring şirketleri ile ilgili mevzuat hükümlerine bakıldığında; 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9/.... maddesine göre faktoring şirketi Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz veya tahsilini üstlenemez. Aynı faturaya dayalı birden çok faktoring şirketine yapılan kısmi temliklerin toplam tutarı fatura tutarını aşamaz. Aynı Kanun"un 9/.... maddesinin yollamasıyla 04.02.2015 tarih ve 29257 sayılı Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5/1. Maddesine göre de kuruluş tarafından müşteriyi yeteri kadar tanıyacak şekilde istihbarat çalışmalarının yapılması, sadece müşterilerin beyanı veya sözlü teyidi ile işlem yapılmaması gerekir. İstihbarat çalışmasının; a)Öncelikle ilgili mevzuatta yer alan faturanın tarifi, şekli ve nizamına ilişkin düzenlemeler de dikkate alınarak faturadaki bilgilerin kontrol edilmesi, b)İç kontrol sisteminin devralınan faturalara ilişkin gerekli istihbarat ve araştırma yapılmasını sağlayacak ve Merkezi Fatura Kaydı Sisteminde bu faturaların mükerrer olmadığının kontrolü tamamlanmaksızın kullandırım yapılamayacak şekilde oluşturulması, c)Müşterilerin mali durumlarının değerlendirilerek bunların itibarı ve işlem geçmişleri de dikkate alınmak suretiyle gerektiğinde fatura borçlusu ve kambiyo senedi veya diğer senedin keşidecisine de başvurularak borcun teyit edilmesini sağlayacak yöntemler geliştirilmesi ve ulaşılabilmesi mümkün olan ilgili veri tabanlarından yararlanılması yoluna gidilmesi hususları dâhil olmak üzere asgari olarak yukarıda belirtilen usul ve esasları içerecek şekilde yapılır ve bunların yetersiz kalması durumunda ilave yöntemlere başvurulur.
Somut olayda davalı faktöring şirketi, dava konusu çeki müşterisi olan ve kendisine ciro eden dava dışı ... Ticaret – ...’dan faktöring sözleşmesi uyarınca aldığını, ciro silsilesinde ... Ticaret – ...’dan önce yer alan 3K Dan. Paz. İnş. Kuy. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ile ... Ticaret – ... arasındaki alış verişin fatura ile tevsik edildiğini, çekin üzerinde davacının imzasının olduğunu, faktöring mevzuatına uygun olarak çeki aldığını ve iyiniyetli hamil olduğunu savunduğuna göre yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri dikkate alınarak davalının dava konusu çeki alırken gerekli istihbarat çalışmasını yapıp yapmadığı, şirketin mali durumlarına ilişkin değerlendirme yapıp yapmadığı ve diğer yükümlülükleri yerine getirip getirmediği hususlarında araştırma yapıldıktan sonra davacının ileri sürdüğü iddialarda değerlendirilerek sonucunda davalı faktöring şirketinin çeki iktisabında ağır kusurlu veya kötüniyetli olup olmadığı, çekin istirdadına karar verilip verilmeyeceği bu mevzuat çerçevesinde değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçelerle ve eksik araştırma inceleme doğrultusunda karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, .../09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.