
Esas No: 2020/2387
Karar No: 2020/5444
Karar Tarihi: 21.10.2020
Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/2387 Esas 2020/5444 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/2, 62/1, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık sürücü ..."in sevk ve idaresindeki otomobil ile yerleşim yeri dışında, gece vakti, aydınlatmanın olmadığı iki şeritli tırmanma şeridinin en sağ şeridinde seyir halindeyken önünde aynı istikamette yetersiz ışık donanımı ile seyir halinde bulunan sürücü ... yönetimindeki traktöre asli kusurlu olarak sol arka kısmından çarpması sonucu traktörün arkasına takılı sepette yolculuk yapan 1 kişinin ölmesi ile sürücü ...’nun basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasıyla sonuçlanan olayda, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu bir kişinin ölmesine, bir kişinin basit şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, TCK’nın 50. maddesinin uygulanmamasına, müvekkilinin pişman olduğuna, müvekkilinin sosyal durumu ve kişiliğinin yeterince araştırılmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hüküm tarihinde yürürlükte olan 2015 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekili bulunan katılanlar lehine sanığa yükletilecek avukatlık ücretinin 3000 TL olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde 3600 TL vekalet ücretine hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün 8. paragrafında yer alan “3600 TL” ibaresinin “3000” olarak değiştirilmesi ve diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 21.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.