14. Hukuk Dairesi 2018/2082 E. , 2018/7410 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.03.2014 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine Dairemizin 29.05.2017 tarih 2015/18546 Esas, 2017/4334 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.11.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı, ... 2. Noterliğinin 07.05.2001 tarih, 2302 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince davalının, 877 parseldeki miras bırakan annesi ... adına kayıtlı 1/3 paydan kendisine miras yoluyla intikal edecek payının tamamını satmayı vaad ve taahhüt ettiğini ileri sürerek; dava konusu 877 parseldeki davalıya ait payın iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, "davanın kabulü ile; 877 parsel sayılı 10155,00 metrekare tarla niteliğindeki taşınmazdaki 483,57 metrekare"lik davalı hissesinin iptali ile davacı adına tesciline" dair verilen hükmün, davalı vekilince temyizi üzerine; Dairemizin, 29.05.2017 tarih, 2015/18546 Esas, 2017/4336 Karar sayılı ilamıyla “....dava konusu taşınmazda davalının, miras bırakanı ..."nin 1/3 payından kendisine miras yoluyla intikal eden paylarını temlik ettiği gözetilerek, davalının miras bırakanı Ayşe"den intikal eden miras payı oranında tapu iptali ve davacı adına tesciline hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere metrekare olarak infaza elverişsiz biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile; 877 parsel sayılı taşınmazdaki davalıya ait 1/3 payın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmuş olmakla bozma gereklerinin aynen yerine getirilmesi zorunlu olup, bu durum usuli kazanılmış hakkın bir gereğidir.
Mahkemece, Yargıtay bozma ilamına uyulduğu halde bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın, geldi ve gitti kayıtları denetlenebilir şekilde kütük sayfasının dosya arasına alındıktan sonra, dava konusu taşınmazdaki, taraflar ve diğer ortakların elbirliği ile malik oldukları 1/3 payın miras bırakan ..."dan intikal ettiğinin anlaşılması halinde, önceki bozma ilamında da vurgulandığı üzere, davalının, miras bırakan annesi ..."ya ait 1/3 paydan kendisine, miras yoluyla intikal eden payının tamamını davacıya satmayı vaadettiği hususu gözetilerek, davalıya ait payın belirlendikten sonra bu payın tapu kaydının iptali ile satış vaadi sözleşmesi gereği davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken, bozma ilamına aykırı olarak yazılı olduğu üzere, elbirliği mülkiyetine konu 1/3 payın tamamı hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.