Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu şirket vekili tarafından İcra Mahkemesine yapılan başvuruda, takip konusu bonoya ilişkin olarak ödeme protestosu çekilmeden takip konusu yapıldığını ödeme emrinin usule aykırı olarak düzenlendiğini bono bedelinin şirketin Akbank Bakanlıklar şubesine ödendiğini haksız ve kötü niyetli başlatılan takibin iptali ile lehlerine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Borçlu şirkete örnek 10 ödeme emri 10.10.2006 tarihinde alacaklı şirketin Akbank"da bulunan hesabına ödenmiş olup alacaklı vekilide 11.10.2006 tarihinde İcra Müdürlüğüne yaptığı yazılı beyanında ödemiyi kabul etmiştir.
Açıkça itirazdan vazgeçilmeksizin takipten önce borcun ödenmiş olması ve bunun alacakı vekili tarafından beyan edilmiş bulunması şikayeti konusuz kılmaz. Her dava (ve şikayet) dava (ve şikayetin) yapıldığı andaki şartlara göre değerlendirilmelidir.
Mahkemece tüm itiraz ve şikayet konuları dava tarihine göre değerlendirilip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken "alacaklı vekilinin takip dosyasına beyanda bulunduğu ve bu nedenle asıl alacağa ilişkin itirazın konusuz kaldığı gerekçe yapılarak davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde eksik inceleme ile sonuca gidilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.