4. Hukuk Dairesi 2017/4490 E. , 2017/7572 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Hakem sıfatıyla)
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 01/04/2009 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; 27/05/2015 günlü davanın kabulüne dair karara karşı davalı vekilince yapılan itirazın reddine dair 07/08/2017 tarihli kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Davacı ..., kamu hizmetinde kullanılmak üzere ... Belediye Başkanlığına devredilerek tapudan terkin edilen yerlerin bir kısmının devir amacı doğrultusunda kullanıldığını, bir kısmının üzerinde ise ticari işletme olarak kullanılmak üzere işyerleri inşa edildiğini belirterek, bu işletmelerden elde edilen ve haksız zenginleşme teşkil eden kira bedellerinin tahsili isteminde bulunmuştur.
Davalı ..., terkin amacına aykırılık iddiasının kullanım amacıyla bağdaşmadığını, işyerlerinin bir kısmının belirtilen yerlerde kaldığını, işyerlerinin yıllar önce yapıldığını ve davacının buna zımnen rızasının bulunduğunu, davacının bedel talebinde değil yerin devir amacına uygun hale getirilmesini ya da iadesini isteyebileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece hakem sıfatıyla yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; mahkemece hakem sıfatıyla yapılan yargılama sonucunda istemin kabulüne karar verildiği, bu karara karşı davalının temyiz isteminde bulunduğu, Dairemizin 2016/16369 esas, 2017/2592 karar sayılı ve 08/05/2017 günlü ilamıyla “3533 sayılı Kanunun 6. maddesine göre bu Kanun uyarınca verilen kararların temyiz edilebilme niteliği olmayıp, bu kararlara karşı sadece itiraz mümkündür. Bu durumda dilekçenin itiraz niteliğinde olduğunun kabulüyle isteğin hakemce incelenmesi gerekir” gerekçesiyle dosyanın geri çevrildiği, hakem tarafından yapılan inceleme sonucunda davalının yerinde görülmeyen itirazlarının reddine 3533 sayılı Kanunun 6/son maddesi uyarınca kesin olarak 07/08/2017 tarihinde karar verilmekle kararın kesinleştiği, davalı tarafından temyiz istemli havalesi bulunmayan 07/09/2017 tarihli dilekçe sunulduğu ve dosyanın Dairemize temyiz incelemesi için gönderildiği anlaşılmaktadır.
25/08/2017 tarih ve 30165 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 17. maddesi ile 3533 sayılı Kanunun 6. maddesi; “2 nci madde kapsamında verilen kararlar hariç olmak üzere hakem kararlarına karşı, kararın tebliğinden
itibaren iki hafta içinde 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanununun ilgili hükümleri uyarınca istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi yapacağı inceleme sonucunda; a) Hakem kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu kanaatine varırsa başvurunun reddine, b) Hakem kararının usul veya esas yönünden hukuka aykırı olduğu kanaatine varırsa gerekirse duruşma açarak yapılacak yargılama sonucunda yeniden esas hakkında, kesin olarak karar verir. İstinaf kanun yoluna başvurulması hakem kararının icrasını kendiliğinden durdurur” şeklinde değiştirilmiş olup, yine 694 sayılı KHK’nın 18. maddesi ile 3533 sayılı Kanuna eklenen geçici 4. maddede “6 ncı maddede yapılan değişiklik hükümleri, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle itiraz aşaması tamamlanmamış olanlar dahil olmak üzere hakemde görülmekte olan davalarda da uygulanır” şeklinde düzenleme yer almaktadır.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler gereğince, 694 sayılı KHK ile 3533 sayılı Kanunda yapılan değişiklikle, 3533 sayılı Kanun uyarınca hakem sıfatıyla verilen kararlara karşı temyiz kanun yoluna değil istinaf kanun yoluna başvuru yolu açılmıştır. Ancak aynı KHK ile 3533 sayılı Kanuna eklenen geçici 4. madde gereğince, hakem kararına karşı davalının itirazının reddine kesin olarak 07/08/2017 tarihinde karar verilmiş olmakla itiraz aşaması da 694 sayılı KHK’nın yürürlük tarihinden önce tamamlanmış olduğundan, istinaf isteminde bulunulması da mümkün değildir.
Her ne kadar davalı HMK’nın 361/1. maddesi uyarınca temyiz haklarının mevcudiyetinin devam ettiğini ileri sürmekte ise de, bu maddede yazılı hakem ihtiyari hakem olup, 3533 sayılı Kanunda düzenlenen zorunlu hakemle bir ilgisi bulunmamaktadır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz istemine ilişkin dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda gösterilen nedenlerle davalının temyiz istemine ilişkin dilekçesinin REDDİNE ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.