14. Ceza Dairesi 2018/2436 E. , 2018/4830 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı (mağdur ..."a yönelik); çocuğun basit cinsel istismarı, beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (mağdur ..."e yönelik)
HÜKÜM : Sanığın mağdur ..."a yönelik atılı suçtan, mağdur ..."e yönelik eylemleri ise bütün halinde zincirleme şekilde beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı kabul edilerek bu suçtan mahkûmiyetine dair Oltu Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 19.01.2017 gün ve 2016/43 Esas, 2017/5 Karar sayılı hükümlere yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, ilk derece mahkemesinin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdiri ile anılan hükümlere ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinin kararı nazara alındığında yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın, evinde bulunduğu esnada mağdur ..."i koltuğa fırlatıp cinsel organını çıkartarak üzerine çıkmasının ardından kalçalarını okşadığı ..."in ittirmesi üzerine başkaca engel neden olmaksızın eylemine devam etmediği ve başka bir gün yurtta bulundukları sırada mağduru kanepeye itip yüz üstü yatırarak bacaklarını ayırması üzerine mağdurun her iki koluyla baskı uyguladığı sanığın kendiliğinden bırakması üzerine odadan çıktığı tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından, mevcut haliyle sanığın eylemlerine devam etme imkanı varken sonlandırması, eylemlerin gerçekleşme şekli, yeri ve zamanı nazara alındığında eylemlerin çocuğun basit cinsel istismarı suçu kapsamında kaldığı gözetilip 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de değerlendirilmek suretiyle ilk derece mahkemesi tarafından belirlenecek lehe Kanuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde verilen karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi,
Eylem sonucu mağdurların ruh sağlığında bozulma olup olmadığının tespiti bakımından, Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulundan veya Adli Tıp Kurumu Kanununun 7, 23/B ve 31. maddeleri gereğince Yükseköğretim Kurumları veya birimlerine bağlı hastanelerden, bir çocuk psikiyatristinin zorunlu katılımı ile Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulunun teşekkülüne göre oluşturulmuş en az beş kişilik bir heyetten rapor alındıktan sonra karar verilmesi gerekirken, mağdur ..."a ilişkin ... Üniversitesi Sağlık Kuruluşları Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesince düzenlenen 05.08.2016 günlü dört kişilik heyetten alınan rapora dayanılarak lehe kanun değerlendirmesi yapılıp hüküm kurulması nedeniyle istinaf başvurusunun kabulu yerine yazılı şekilde esastan reddine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 14.11.2017 gün ve 2017/694 Esas, 2017/1464 Karar sayılı istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK’nın 302/2-4. maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.07.2018 tarihinde mağdur ..."a yönelik eylem sebebiyle kurulan hüküm yönünden oybirliğiyle, mağdur ..."e yönelik eylem sebebiyle kurulan hüküm yönünden ise üyeler ... ile ..."ün karşı oyları ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Mağdur ..."in olayla ilgili soruşturma aşamasında alınan ilk ifadesinde sanığın kendisine yönelik yurtta ve sanığa ait evde cinsel istismar eylemlerinde bulunduğunu beyan etmesine karşın, ilk ifadesinin ardından savcılıkça alınan ek ifadesinde sanığın evinde meydana geldiğini söylediği olayların bir kısmının yaşanmadığının, İlker isimli arkadaşının kendisine " ..."i senin vereceğin ifadeyle içeri atacağız" demesi nedeniyle kendisini baskı altında hissettiğinden bu şekilde anlatımda bulunduğunu belirttiği, duruşmada alınan beyanında ise söz konusu istismar olaylarının yaşanmadığını söylediği, mağdurda hafif derecede zeka geriliği rahatsızlığı bulunması ve tüm aşamalardaki çelişkili ifadeleri karşısında; mevcut sübuta ilişkin deliller ile dosya içeriğinin çelişmesi sonucunu doğuracak şekilde 5271 sayılı CMK"nın 230/1-b. maddesine uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle hüküm kurulduğu gözetilerek istinaf isteminin kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesi gerektiğinden bahisle sayın çoğunluğun görüşüne iştirak etmiyoruz.