Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20281
Karar No: 2019/8344
Karar Tarihi: 23.09.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/20281 Esas 2019/8344 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalının maliki olduğu binada çıkan yangın sonucu sigortalı işyerinde hasar oluştuğunu belirterek, sigorta poliçesi gereği ödenen tutarın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı ise, yangının kendisine ait olmadığını ve sorumlu tutulamayacağını savunmuştur.
Mahkeme, yapılan deliller doğrultusunda yangının kaynak işi sırasında çıktığını ve bina üzerinde herhangi bir sorumluluğun bulunmadığı sonucuna varmıştır. Ancak, davacının sigortalısı ile davalı arasındaki temel hukuki ilişkinin kira sözleşmesi olduğu ve dava Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme, davanın usulden reddedilmesi gerektiğine karar vermemiş ve bu karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı ilamı
- Türk Ticaret Kanunu'nun Halefiyet başlığı altındaki 1472. (eski TTK 1301.) maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Sulh hukuk mahkemelerinin görevi başlığı altındaki 4. maddesi (6100 sayılı HMK)
17. Hukuk Dairesi         2016/20281 E.  ,  2019/8344 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki rücuen tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalının maliki olduğu binada çıkan yangın sonucu davacıya sigortalı işyerinde hasar oluştuğunu, eksper raporu ile saptanan hasar bedelini sigortalıya ödeyip haklarına halef olduklarını belirterek 13.613,00 TL"nin ödeme tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davada Asliye Ticaret Mahkemesi"nin görevli olduğunu, bina malikinin sorumluluğunu gerektiren bir sebepten yangın çıkmadığı için davalıya husumet düşmeyeceğini, yangının çıktığı taşınmazı kiracı olarak kullanan şirkete davanın ihbarı gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davaya konu edilen yangının, davalının kiracısı olan dava dışı şirketin çatıda yürüttüğü kaynak işi sırasında çıkan kıvılcımların sıçraması ve yalıtım malzemesini tutuşturması nedeniyle çıktığı; binanın yapım ve bakımında eksiklik ile bu sebeplerden doğmuş bir zarar bulunmadığı için davalının zarardan sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, işyeri sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarardan sorumlu olduğu iddia olunan davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
    Davacı ..., bu davayı sigortalısının halefi olarak açtığına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu"nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı ilamında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur" şeklinde vurgulanmaktadır.
    Öte yandan, TTK"nun "Halefiyet" başlığı altındaki 1472.(eski TTK 1301.) maddesinde; "sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder" hükmüne yer verilmiştir.
    6100 sayılı HMK"nun "Sulh hukuk mahkemelerinin görevi" başlığı altındaki 4. maddesinde de "(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları.... görürler" hükmüne yer verilmiştir. (1086 sayılı HUMK"nun 8/II-1 maddesinde de dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği şeklinde benzer düzenlemeye yer verilmişti).
    Somut olayda; davacı ... şirketinin sigortalısının halefi olarak açtığı davada, dava dışı sigorta ettiren ile davalı arasında 03.06.2003 tarihli kira sözleşmesi bulunduğu; davacı sigortalısı ile davalı arasındaki temel hukuki ilişkinin kira sözleşmesi olduğu; davalıya ait iki ayrı işyeriyle sigortalının kullanımındaki taşınmazın bitişik vaziyette olduğu ve bu üç taşınmazın çatısının ortak olduğu, davaya konu yangının taşınmazların ortak çatısında yapılan kaynak çalışması sırasında çıktığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
    Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; görev kurallarının kamu düzenine ilişkin olduğu ve yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilmesi gerektiği, davada Sulh Hukuk Mahkemesi"nin görevli olduğu gözetilerek; HMK"nun 114/1-c maddesine göre, görevsizlik nedeniyle HMK"nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde işin esasının incelenerek hüküm tesisi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
    Kabule göre; dosya kapsamındaki krokide, davalıya ait üç ayrı taşınmazın çatılarının ortak çizildiği; ortak çatının birleşim noktasında davalının başka bir kiracısı tarafından yürütülen kaynak çalışmasının yangına neden olduğu saptandığından; taşınmazın ortak çatısında yapılan tadilatın, binaya ilişkin esaslı onarım mahiyetinde olduğu ve esasen davalının sorumluluğunda bulunduğu dikkate alınıp, kiracı tarafından yürütülen kaynak çalışmasını kontrol etme yükümlülüğü altında olan davalının bu yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği irdelenmek suretiyle sorumluluğunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmeyişi de doğru değildir.
    2-Bozma neden ve şekline göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi