
Esas No: 2016/19652
Karar No: 2019/8350
Karar Tarihi: 23.09.2019
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/19652 Esas 2019/8350 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 14.09.2003 tarihinde müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu sigortasız ve davalılardan İhsan"ın kullandığı motorsiklet ile diğer davalıların sürücüsü ve maliki olduğu aracın çarpıştığını, kazada müvekkilinin yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 8.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 26.06.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 52.572,99 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili, süresinde zamanaşımı defiinde bulunarak davanın reddini savunmuş; diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 52.572,99 TL maddi tazminatın davalı ... Hesabından dava, diğer davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucunda yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 109. maddesinde, motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazmini için kaza gününden itibaren iki yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüş, aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, davanın cezayı gerektiren bir eylemden kaynaklanması durumunda ceza kanununun öngördüğü ceza zamanaşımının (sürücü, işleten veya diğer sorumlular için fark gözetilmeksizin) uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Somut olayda, kaza 14.09.2003 tarihinde meydana gelmiş, dava 23.09.2010 tarihinde açılmıştır. Gelişen durum bulunmadığına göre dava tarihi itibariyle (olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga) 765 sayılı TCK"nın 459/2. maddesindeki ceza üst sınırı gözetilerek aynı Kanunun 102/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık ceza zamanaşımı süresinin geçtiği açık olup, davalı ... vekili tarafından süresi içerisinde de zamanaşımı def"i ileri sürülmüştür.
Bu durumda mahkemece, davalı ... vekilinin süresindeki zamanaşımı def"i dikkate alınarak, davanın davalı ... yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken zamanaşımı süresinin 7,5 yıl olduğu kabul edilip yanılgılı gerekçe ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetli olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün bu davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Hesabına geri verilmesine 23/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.