Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3783
Karar No: 2017/8310
Karar Tarihi: 14.12.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/3783 Esas 2017/8310 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2017/3783 E.  ,  2017/8310 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 27/01/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04/04/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/1. maddesi uyarınca; tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. 10. maddeye, 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile eklenen ikinci fıkrayla; "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır" hükmü düzenlenmiştir.
    Tebligat Kanunu"nun 21. maddesinin 1. fıkrasında; "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." hükmü, yine 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile eklenen ikinci fıkrayla; "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." hükmü düzenlenmiştir.
    Bu yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde; tebliğ öncelikle muhatabın bilinen adresine tebliğe çıkarılacağı, tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi tespit edilerek bu adrese, "mernis kaydını içermeyen" normal tebligat çıkarılacağı, eğer muhatap adreste oturmakla birlikte, adresten geçici olarak ayrılmış ise; Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesi koşullarına uygun şekilde tebligat yapılacağı, muhatabın adreste oturmadığı tespit edilerek tebligatın iade edilmesi halinde,
    adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna dair kayıt (mernis kaydı) düşülerek yeniden tebligat çıkarılacağı ve Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi uyarınca tebligat yapılacağı anlaşılmaktadır.
    Bilinen adresten tebligatın bila tebliğ iade edilmesi üzerine, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine doğrudan mernis kaydı ile tebligat yapılması halinde; Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesinde belirtilen; "Adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir" hükmü uyarınca işlem yapılmayacak, bu suretle muhatabın savunma hakkının kısıtlanmasına neden olunacaktır. Açıklanan nedenle; tebligatın bila tebliğ iade edilmesi üzerine, doğrudan mernis kaydı ile TK"nun 21/2"ye göre tebligat yapılması, yukarıda belirtilen düzenlemelere ve 6100 sayılı HMK"nun 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkında aykırılık teşkil edeceğinden usulsüzdür.
    Somut olaya gelince; dahili davalılar ..., ... ve ... adına çıkarılan tüm tebligatların, mernis kaydı ile çıkarıldığı ve TK"nun 21/2. maddesi uyarınca tebliğ edildiği, dahili davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adına çıkarılan dahili dava dilekçesinin mernis adresinde bizzat kendisine yahut birlikte oturan eşine tebliğ edildiği, ancak gerekçeli karar ile davacıların temyiz dilekçesinin mernis kaydı ile tebliğe çıkarılıp, TK"nun 21/2. maddesi uyarınca tebliğ edildiği, yine dahili davalı ..."ye gerekçeli karar ve temyiz dilekçesinin mernis kaydı ile TK"nun 21/2. maddesi uyarınca tebliğ edildiği, yapılan bu tebligatların usulüne uygun olmadığı anlaşılmaktadır.
    Öte yandan, dahili davalı ... adına yapılan gerekçeli karar ve temyiz dilekçesi tebligatı da usulüne uygun değildir. Zira, Tebligat Kanunu"nun 16. maddesinde; "Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa, tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır." hükmü düzenlenmiş olup, TK"nun 21/1. maddesinde bu kişilerin tebellüğden imtina etmesi halinde tebligatın nasıl yapılacağı hükme bağlanmıştır. Adı geçene çıkarılan tebliğ mazbatasında; muhatabın işte olduğu, tebligatın TK"nun 21. maddesi uyarınca muhtara teslim edildiği, keyfiyetin "eşine" bildirildiği belirtilmiştir. Tebliğ mazbatasında, eşin evrakı tebellüğden imtina ettiğine dair herhangi bir kayıt yer almamaktadır.
    Açıklanan nedenlerle; dahili davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."e gerekçeli karar ve davacıların temyiz dilekçesinin usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesi ve temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle ve bildirilen şekilde işlem yapılmak üzere dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 14/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi