22. Hukuk Dairesi 2017/38980 E. , 2018/1770 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haklı sebep olmaksızın işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile asgari geçim indirimi, yıllık izin, fazla çalışma ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalının Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iddialarının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını, trafik kanununa göre belirlenen çalışma saatleri ile sınırlı olarak çalıştığını, fazla çalışmasının, genel tatil alacağının, izin alacağı ve asgari geçim indirim alacağını olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan ilk yargılamada davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, Dairemizin 2014/24929 esas, 2015/35634 karar sayılı ilamı ile davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, dava konusu edilen alacakların gerçekte belirlenebilir alacak olmaları ve belirsiz alacak davasına konu edilemeyecekleri anlaşılmakla, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, asgari geçim indirimi ve yıllık ücretli izin alacakları yönünden hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddi gerektiği, fazla çalışma alacak talebi bakımından da, takograf kayıtları bulunan dönem bu kayıtlara göre bulunmayan dönem ise Karayolları Trafik Yönetmeliği ile düzenlenen günlük azami araç kullanma süreleri de dikkate alınarak davacının haftalık ortalama dokuz saat fazla mesai yaptığının kabulünün dosya içeriğine daha uygun düşeceği, ayrıca kayıt bulunmayan dönem %30"dan aşağı olmamak üzere takdiri indirim yapıldıktan sonra hüküm altına alınması gerektiği gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyulan Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda karar verilmiş olmasına göre; davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki sorun bozmadan sonra ıslah yapılıp yapılmayacağı konusundadır.
Dosya içeriğinden; bozma sonrasında Mahkemece bozma ilamına uyulduğu, dosyanın bozma doğrultusunda rapor tanzimi için bilirkişiye gönderildiği, bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu, bunun üzerine davacı vekilince 13/04/2016 tarihli ıslah dilekçesi vermek ve aynı tarihte harç ödemek suretiyle bozma sonrasında ıslah yapıldığı görülmektedir.
Gerek mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 84. maddesinde gerekse 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 177. maddesinde ıslahın ancak tahkikat tamamlanıncaya kadar yapılabileceği hükme bağlanmıştır.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 04.02.1948 tarih ve 1944/10 esas, 1948/3 sayılı kararı uyarınca bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 13.05.2016 tarih ve 2015/1 esas ve 2016/1 karar sayılı ilamında da bozma sonrası ıslahın mümkün olmadığı kesin bir şekilde belirtilmiştir.
Davacı vekili bozma sonrası ıslah yapmış olmakla bu ıslah dikkate alınarak karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.