20. Ceza Dairesi 2016/2146 E. , 2017/5316 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Sanık ... hakkında kurulan hükmün sanık müdafiinin temyizinin kapsamına göre vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan incelemesinde;
Yapılan yargılama sonunda sanık hakkında aynı fiile ilişkin önceden açılmış bir dava nedeniyle CMK"nın 223/7. maddesi uyarınca verilen davanın reddine ilişkin karar usul ve kanuna uygun bulunduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
B-) Sanık ... hakkında kurulan hükmün sanık müdafiinin temyizinin kapsamına göre vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan incelemesinde;
1136 sayılı Kanun’un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak; bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun‘un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün yargılama giderlerine ilişkin fıkrasından sonra gelmek üzere; “Sanık ...’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre 2400,00 TL vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanığa verilmesine,” fıkrasının eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
C-) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanık ... hakkında 07.10.2009 tarihli olay ile ilgili uyuşturucu madde ticareti yapma suçu sabit olmakla birlikte; sanık hakkında, zincirleme suç nedeniyle TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısı ile sanıklar ..., Mehmet Ali Oral, ... müdafileri ve sanıklar ..., ... ile ..."ın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "03.08.2009, 29.08.2009, 10.09.2009, 07.10.2009, 31.12.2009, 01.01.2010, 23.01.2010, 23.02.2010" yerine sadece "23.02.2010" yazılması,
2-İzmir Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nce suça konu uyuşturucu maddelerden alınan şahit numunelerin müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı ile sanıklar ..., ..., ... müdafileri ve sanıklar ..., ... ile ..."ın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
1-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "03.08.2009, 29.08.2009, 10.09.2009, 07.10.2009, 31.12.2009, 01.01.2010, 23.01.2010, 23.02.2010" olarak yazılması,
2-Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin (14) numaralı bölümüne "uyuşturucu hapın" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve İzmir Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nce suça konu uyuşturucu maddelerden alınan şahit numunelerin" ibaresinin eklenmesi,
3-TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine "Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan duruma göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi,
Suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
23.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.