22. Hukuk Dairesi 2017/9750 E. , 2018/2077 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı, kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında uyuşmazlık konusu davacının hizmet süresi noktasında toplanmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı taraf dava dilekçesinde, işverene ait işyerinde 21.08.2011 tarihinde işe başladığını, işe alındığı tarihten iş akdinin feshedildiği tarihe kadar kesintisiz olarak çalıştığını, davalı işverenin 29.04.2013 tarihinde işten çıkardığını ileri sürmüştür. Davalı taraf cevap dilekçesinde, davacının 01.08.2012 tarihinde işe başladığını, 29.4.2013 tarihinde işten çıkarıldığını savunmuştur. Dosyadaki Hizmet Döküm Cetveline göre davacı 29.6.2011-19.08.2011 tarihleri arası Nebi Beler işvereninde, 15.09.2012-29.4.2013 tarihleri arası davalı şirkette çalışması görülmektedir. Hükme esas bilirkişi raporunda, davalı tanığı ...’in beyanları belirtildikten sonra davacının daha önce çalıştığı işyeri olan ... işyerinden 19.08.2011 tarihinde ayrıldığını, her iki işyeri sahiplerinin akraba olması nedeniyle davacının iddia ettiği gibi 21.08.2011 tarihinden 29.04.2013 tarihine kadar çalıştığının anlaşıldığı belirtilmiştir.
Mahkemece dinlenilen davacı tanığı ..., davacının ... Gıda’da 21.08.2011 tarihinde kendisinin vasıtasıyla çalışmaya başladığını, davalı tanığı olarak dinlenilen ... ise, davacıyı kendi yanında 1-2 ay kadar çalışmasından tanıdığını, davacının kendi yanında çalıştıktan sonra işten çıktığını, davacıyı davalı yanında çalışmak üzere yönlendirdiğini, davacının orada çalışmaya başladığını, kendisinin yanında 2012 yılında çalıştığını, davacının çalıştığı işyerinin kardeşi adına kayıtlı olduğunu beyan etmişlerdir.
Bu durumda, davalı tanığı ...’in davacının kendi yanında çalıştığı beyanına göre HDC’deki 29.6.2011-19.8.2011 tarihleri arasındaki çalışmanın bu işverene mi yoksa başka bir işverene mi (...’de ... işvereni olarak görülüyor) ilişkin olduğu, ... ile tanık ... arasında bir ilişki olup olmadığı araştırılarak gerekirse tanık ... tekrar çağrılarak davacının kendi nezdinde çalışmalarının tarih ve sürelerinin (tanık ...’in beyanlarında 2012 yılında kendi yanında çalıştığı beyan edilmiş) ve davalı işyerine çalışması için davacının yönlendirildiği beyan edilmekle yönlendirilme neticesi davalıda çalışmaya başladığı tarih ve sürelerin netleştirilmesi, sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
3- Taraflar arasında diğer uyuşmazlık konusu ise davacının fazla mesai yapıp yapmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda, davacı taraf dava dilekçesinde, davalı işveren yanında kesintisiz (cumartesi ve pazar günleri de dahil) 06.00-22.00/23.00 saatleri arasında çalıştığını ileri sürmüştür. Davalı taraf ise cevap dilekçesinde, davacının kış aylarında 08.00-15.00 saatleri arasında, yaz aylarında(6. ay ile 9. ay arası) ise 07.30-18.00 saatleri arasında çalıştığını, yine yaz döneminde 17 kişinin çalıştığı işyerinde her gün bir kişinin ortalama saat 22.00’ye kadar mesai yaptığını savunmuştur. Hükme esas alınan 19.06.2014 tarihli bilirkişi raporunda, davacı tanığının beyanı dikkate alınarak davacının işe 07.00’de başladığı, işin sona erdiği saat konusunda birbirini doğrulayıcı beyanları bulunmamakla beraber davacının 19.00’da işinin sona erdiği kabul edilerek fazla mesai hesaplaması yapıldığı görülmektedir. Davacı tanığı olarak dinlenilen ..., davacıyı kendisinin kapıcılık yaptığı ... 2-3 Apartmanlarının karşısında bulunan Başoğlu Gıda’da çalışması nedeni ile tanıdığını, davacının 07.00-19.00 saatleri arasında çalıştığını, gece 23.00’e kadar çalıştığını gördüğünü beyan etmiştir. Davalı tanığı olarak dinlenilen ... beyanlarında, davacıyı davalı işyerinde birlikte çalışmalarından dolayı tanıdığını, sabah 07.00’de çalışmaya başladıklarını, kışın 16.30-17.00 yazın ise 19.00-19.30’a kadar çalıştıklarını, pazar günleri tatil yaptıklarını belirtmiştir. Diğer davalı tanığı ... ise, davacının kendi yanında 1-2 ay kadar çalışmasından dolayı tanıdığını, davacıyı davalı yanında çalışmaya kendisinin yönlendirdiğini beyan etmiştir.
Davacı tanığının davacı ile birlikte çalışmış olan bir tanık olmadığı da gözetilerek fazla mesai ücreti alacaklarının hesaplanmasında özellikle davalı tanığı ... olmak üzere davalı tanıklarının beyanları değerendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davacı tanığı beyanı esas alınarak yapılan hesaplamaya göre fazla mesai ücreti alacağına hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.