
Esas No: 2017/3724
Karar No: 2017/10436
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017/3724 Esas 2017/10436 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Nafaka Arttırımı-Boşanma
Taraflar arasındaki nafaka ve boşanma davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Mahkemece, davacı-davalı kadın tarafından 22.05.2014 tarihinde açılan bağımsız tedbir nafakasının artırımı davası ile davalı-davacı erkek tarafından 08.07.2014 tarihinde açılan boşanma davası birleştirilmiş, kadının bağımsız tedbir nafakası artırımı davası yönünden kurulan hükümde "Mahkemenin 2007-371 - 2008/54 esas karar sayılı dosyası ile ortak çocuk.... için takdir edilen aylık 100,00 TL tedbir nafakasının aylık 200,00 TL"ye çıkartılmasına, kararın kesinleşmesinden itibaren ortak çocuk için takdir edilen 200,00 TL tedbir nafakasının iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, mahkemenin 2007-371 - 2008/54 esas karar sayılı dosyası ile davacı ... için takdir edilen aylık 150,00 TL tedbir nafakasının aylık 200,00 TL"ye çıkartılmasına, kararın kesinleşmesinden itibaren davacı için takdir edilen 200,00 TL tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine" hükmedilmiş; erkeğin boşanma davası yönünden kurulan hükümde ise kadının boşanmanın eki niteliğindeki nafaka talepleri hakkında hüküm tesis edilmemiştir. Boşanma davasının eki niteliğindeki yoksulluk ve iştirak nafakalarına ilişkin hükmün, boşanma davasına ilişkin hükümle birlikte karar verilmesi gerekirken bu taleplerle ilgisi bulunmayan bağımsız tedbir nafakası davasında hükmedilmesi doğru değildir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinin (2.) fıkrasına göre; hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında: açık, şüphe vc tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. O halde her bir dava hakkında infazda duraksamaya sebebiyet vermeyecek tarzda hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.10.2017 (Salı)