Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/598
Karar No: 2020/7004
Karar Tarihi: 14.12.2020

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/598 Esas 2020/7004 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermiştir. Ancak, temyiz süresinin yanlış belirtilmesi nedeniyle sanığın temyiz istemi kabul edilmiştir. Dosyada yer alan kanun maddelerine göre hüküm ve kararlarda, başvurulacak yasa yolu, süresi, başvuru yapılacak merci ile başvuru şeklinin açıkça gösterilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, hüküm bozulmuştur. TCK'nın 179/3-2, 62, 53/1-2, CMK'nın 231/11, 34/2, 231/3 ve 232/6 maddeleri hakkında bilgi verilmiştir. Ayrıca, basit yargılama usulü ile ilgili düzenlemeler de ele alınmış ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararına değinilmiştir. Sonuç olarak, sanık lehine olan uygulamanın yapılarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi         2020/598 E.  ,  2020/7004 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma
    Hüküm : CMK"nın 231/11 maddesi uyarınca hükmün açıklanmasıyla; TCK"nın 179/3-2, 62, 53/1-2 maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2012 gün, 6-386; 30.11.2010 gün, 5-237; 29.05.2007 gün, 114-113; 26.05.2009 gün ve 50-130 sayılı ve benzer kararlarında vurgulandığı üzere; 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 40/2, 5271 sayılı CMK"nın 34/2, 231/3, 232/6. maddeleri gereğince, hüküm ve kararlarda, başvurulacak yasa yolu, süresi, başvuru yapılacak merci ile başvuru şeklinin anlaşılabilir nitelikte açıkça gösterilmesi zorunluluğuna rağmen, temyiz süresinin CMUK’un 310/1. maddesi uyarınca bir hafta olduğu gözetilmeden, Mahkemece dosyanın esası hakkında karar verildikten sonra, hükmün yasa yolu kısmında temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilerek yasa yolunun yanlış gösterilmesi suretiyle sanığın yanıltıldığının anlaşılması karşısında, sanığın temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK"nın 179/3-2, 62. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair .... Sulh Ceza Mahkemesinin 06/03/2014 tarihli ve 2013/860 esas, 2014/19 karar sayılı kararının 08/04/2014 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 10/06/2015 tarihinde TCK"nın 204/1 maddesinde düzenlenen hali ile resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği ve .... Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 08/04/2016 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Bodrum 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/09/2019 tarih ve 2019/426 Esas, 2019/540 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Sanığa isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK"nın 179. maddesinin 2-3. fıkralarında düzenlenen ""trafik güvenliğini tehlikeye sokma"" suçuna ilişkin olduğu, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu için TCK"nın 179. maddesinin 2. fıkrasında temel ceza miktarının ""üç aydan iki yıla kadar hapis cezası"" olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK"nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ""Basit Yargılama Usulü""
    başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ""Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir."" şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ""01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz."" şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan, 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile; ""...kovuşturma evresine geçilmiş..."" ibaresinin, aynı bentte yer alan ""...basit yargılama usulü..."" yönünden Anayasa"ya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle, kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanun"un 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ""mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir."" şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK"nın 7. maddesi ile CMK"nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ""Basit Yargılama Usulü"" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 14/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi