
Esas No: 1989/2552
Karar No: 1990/683
Karar Tarihi: 19.03.1990
Danıştay 7. Daire 1989/2552 Esas 1990/683 Karar Sayılı İlamı
Daire : YEDİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1990
Karar No : 683
Esas Yılı : 1989
Esas No : 2552
Karar Tarihi : 19/03/990
İDARİ YARGIDA; İDARİ İŞLEMLER HAKKINDA YETKİ, ŞEKİL, SEBEP, KONU VE MAKSAT YÖNLERİNDEN BİRİYLE HUKUKA AYKIRI OLDUKLARINDAN BAHİSLE DAVA AÇILMASı MÜMKÜN OLUP, EYLEME KARŞI DAVA AÇILAMAYACAĞI HK.
Uyuşmazlık; 1986 yılına ait katma değer ver'isi ve gecikme zammının tahsili amacıyla yapılan icrai takibatın iptal edilerek daha önce ödendiği nedeniyle borcun olmadığının tesbiti istemiyle açılan davanın incelenmeksizin reddi yolundaki Vergi Mahkemesi kararının bozulması isteminden ibarettir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 2686 sayılı Kanunla değişik 337.maddesinde mükelleflerin ve kendilerine vergi cezası kesilenlerin tarh edilen vergilere ve kesilen cezalara karşı vergi mahkemesinde dava açabilecekleri belirtilmiş, değişik 378.maddesinde de "vergi mahkemesinde dava açabilmek için verginin tarh edilmesi, cezanın kesilmesi, tadilat ve takdir komisyonları kararlarının tebliğ edilmiş olması, tevkif yoluyla alınan vergilerde istihkak sahiplerine ödemenin yapılmış ve ödemeyi yapan tarafından verginin kesilmiş olması lazımdır" denilmiş bulunmaktadır.
Aynı Kanunun 124.maddesinde de vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddmlunanların şikayet yoluyla Maliye Bakanlığınaq müracaat edebilecekleri 2575 sayılı Danıştay Kanununun 24.maddesinin 1.fıkrasının (j) bendinde de Vergi Usul Kanunu gereğince şikayet yoluyla vergi düzeltme taleplerinin reddine ilişkin işlemlere karşı ilk derece mahkemesi olarak Danıştay'da dava açılabileceği kurala bağlanmıştır.
Bunların dışında ödeme emri tebliği, haciz uygulaması gibi 6183 sayılı Kanunun uygulanmasından doğan hallerde de dava açılabilir.
Olayda ise yükümlünün 5.6.1989 tarihinde Vergi Mahkemesi kayıtlarına giren dilekçesinde borcunun olmadığının tesbitini, icra takibatının sona erdirilmesini, icra dosyasının iptal edilmesini talep ettiği anlaşılmakta olup, idari yargıda böyle bir dava türü bulunmamaktadır.
Her ne kadar davacı vekili temyiz dilekçesinde haciz işlemine karşı dava açtığını belirtmekteyse de, dosyanın incelenmesinden bu iddianın doğru olmadığı, davanın yukarıda da değinildiği gibi icra dosyasının iptal edilmesi ve borcun olmadığının tesbiti istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddine, kararın onanmasına karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.