2. Hukuk Dairesi 2016/5474 E. , 2017/10887 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı-Alacak
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından nafakalar ve velayet yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların reddi ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin temyiz itirazları yersizdir.
2-Davalı-karşı davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b-Davalı-karşı davacı erkek boşanma davası dilekçesinde herhangi bir vakıaya dayanmamıştır. Usule uygun dayanılmayan vakıalar tanık beyanlarında geçtiğinden bahisle davalı-karşı davacı kadına kusur olarak yüklenemez. Davacı-karşı davalı erkek tarafından 28.10.2014 "te verdiği dilekçe ise usulüne uygun şekilde dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında sunulmadığından hükme esas alınamaz. Gerçekleşen duruma göre davalı-karşı davacı kadına kusur izafe edilmesi mümkün değildir. Bu durumda davacı-karşı davalı erkeğin davasının reddine karar verilmesi gerekmesine rağmen davalı-karşı davacı kadının boşanma davasında verilen boşanma kararı temyiz kapsamı dışında kalmak suretiyle kesinleşmiştir. Erkeğin boşanma davası konusuz hale gelmiştir. Bu durumda Hukuk Muhakemeleri Kanunu 311/1 maddesi uyarınca davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmek üzere hükmün bozulması gerekmektedir.
c-Yukarıda 2/b bentte gösterilen sebeple boşanmaya sebep olan olaylarda eşine fiziksel şiddet uygulayan, güven sarsıcı davranışta bulunan, birlik görevlerini yerine getirmeyen erkek tamamen kusurludur. Bu kusurlu davranışlar aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı niteliğindedir. Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, gerçekleşen kusurun ağırlığı ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde (TMK m.4 ve BK m.50-52) davalı-karşı davacı kadın yararına manevi tazminat (TMK m.174/2) takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
d-Davalı-karşı davacı kadın karşı dava dilekçesinde ziynet alacağı ve bankadan çekilen kredilerin geri ödenmesi, 2007 yılından bu yana çalışması nedeniyle elde ettiği kazanımlardan dolayı para alacağı talebinde bulunmuştur. Davalı-karşı davacının bu talepleri boşanmanın eki (TMK m.174/1) niteliğinde olmayıp, nispi harca tabidir. Davanın başında yatırılan başvurma harcı dava dilekçesinde bütün talepleri kapsar. O halde, davalı-karşı davacı kadına ziynet ve para alacağı isteği ile ilgili olarak nispi harcı tamamlaması için süre verilmesi (Harçlar Kanunu m.30-32), tamamladığı takdirde para alacağı talebi ile ilgili olarak görev hususu da düşünülüp, davanın esası hakkında karar verilmesi, harcın tamamlanmaması halinde Harçlar Kanununun 30-32. maddeleri uyarınca işlem yapılması gerekirken, isteğin Türk Medeni Kanununun 174/1 maddesi kapsamında kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2/b), (2/c) ve (2/d) bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda (1) ve (2/a) bentlerinde gösterilen sebeplerle ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Gökmen"e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 143.50 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Songül"e geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 11.10.2017(Çrş.)