Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/576
Karar No: 2019/7540

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/576 Esas 2019/7540 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2019/576 E.  ,  2019/7540 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 10/10/2017 tarih ve 2016/148 E- 2017/295 K. sayılı kararın davacı vekili ile davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 22/11/2018 tarih ve 2018/507 E- 2018/1214 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ile davalı kurum vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin 500’ü aşan marka ve 400’ü aşan endüstriyel tasarım tescil belgesi sahibi olduğunu, 118999 numaralı “SARAY” ibareli markasının 556 sayılı KHK 7/i maddesi kapsamında davalı Kurum nezdinde tanınmış marka olarak kabul edildiğini, markanın aynı zamanda ticari unvan olarak da kullanıldığını, “SARAY” ibareli 161424, 141586, 2002/04727, 163760, 2001/25712, 2002/34532, 1998/011951, 117431 numaralı markalarının bulunduğunu, ayrıca “SARAY” ibareli Avrupa Topluluk markaları ve WIPO’da tescilli markalarının da bulunduğunu, davalı şirketin 2012/34605 numarası ile “SARAY” ibareli markasının tescili için başvuruda bulunduğunu, başvuruya yaptıkları itirazın davalı Kurumun Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından kabul edilerek başvurunun reddine karar verildiğini, davalı şirket tarafından karara karşı itiraz edildiğini, YİDK’in 2016-M-1476 sayılı kararı ile itirazın kısmen kabul edilip kararda yer alan emtialar açısından işlemin devamına karar verildiğini, davalı şirketin başvurusunda yer alan emtialar ile müvekkili markaları kapsamındaki emtiaların aynı olduğunu, müvekkilinin markasının tanınmış marka olması sebebiyle markalar arasında irtibatın, benzerliğin ve aynılık olduğunun kabulü gerektiğini, davalı şirketin “SARAY” ibaresini markasında kullanmasının 556 sayılı KHK 7/ı, 8/b-2 maddelerine aykırı olduğunu, müvekkilinin markalarının ayırt ediciliği ve itibarına zarar verebilecek nitelikte bulunduğunu, tüketici nezdinde iltibas ve karıştırılma söz konusu olacağını ileri sürerek, YİDK’in 2016-M-1476 sayılı kararının iptaline, dava konusu markanın tescili halinde hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Kurum vekili, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, markaların bütünü itibarıyla bıraktığı izlenim açısından kısmen benzerlik gösterse de iltibas ihtimali bulunan hizmetler başvuru kapsamından çıkartıldığından geriye kalan hizmetler yönünden benzerli/iltibas tehlikesi olmadığını, diğer davalının önceden tescilli “SARAY” ibareli markaları bakımından ret kapsamında bulunan “Zeytin, zeytin ezmeleri” dışında kalan mallar/hizmetler için kazanılmış hakkı bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Teşvikiye Saray Gıda San. Tic. A.Ş. vekili, müvekkilinin “SARAY” ve “SARAY” esas unsurlu 1983/077358, 1991/000100, 1991/001918, 1991/004888, 1995/003744, 1995/012582, 2001/121265, 2001/12166, 2001/12167, 2002/16937, 2002/16938, 2002/16939, 2005/16088, 2008/73022, 2008/73021, 2008/50068 ve 2008/50067 numaralı 29, 30, 32, 41, 42, 43 ve 44 sınıfları kapsayan markaların sahibi olduğunu, “SARAY” ibareli ilk markanın tescilinin 1983 yılında gerçekleştirildiğini, müvekkilinin “SARAY” ibareli markayı kullanarak seri marka oluşturup kendisine aidiyetini pekiştirdiğini, davacının 43. sınıfta “SARAY” ibaresini taşıyan markasının ve bilinilirliğinin olmadığını, “SARAY” markasını 43. sınıfta bilinilir hale getirenin müvekkili olduğunu, davacının sonradan kazandığı tanınmışlık durumunun kazanılmış haklara zarar veremeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, başvuru kapsamındaki tüm mal/hizmetler açısından “SARAY” esas unsurlu davacı markaları ile “SARAY” ibareli davalı başvurusunun 556 sayılı KHK’nın 8/1-b bendi anlamında benzer ve karıştırma ihtimalinin bulunduğu, “SARAY” ibaresinin telaffuz farkına uğramaksızın davalı markasının içinde bulunmasının taraf markaları arasında benzerlik yarattığı, davacının “SARAY” markasının 30. sınıfın 10. alt sırasındaki ürünler başta olmak üzere gıda sektöründe tanınmış olmasına dayalı olarak çekişmeli mallar yönünden ayırt ediciliğinin bulunduğu, “SARAY” ibaresinin aynen davalı başvurusunda/markasında yer aldığından anlamsal yönden ortalama tüketiciler tarafından karıştırılabilecek düzeyde benzer olduğu, başvuru konusu markanın aynı/aynı tür veya benzer mal/hizmetler üzerinde kullanılması halinde karıştırma ihtimalinin kaçınılmaz olduğu, davacının 118999 tescil numaralı markasının tanınmış marka vasfına sahip olduğu, davalının önceki tarihli markalarından 164608 sayılı markası hariç diğer tüm markalarında davaya konu “SARAY” ibaresinin aynen yer aldığı, davalının önceki tescilli “SARAY” markasının dava konusu “SARAY” esas unsurlu markası açısından davalıya kazanılmış hak sağladığı, dava konusu markanın asli ve ayrıt edici unsurları ve genel izlenimleri ile davalının eski tarihli markalarının asli ve ayırt edici unsuru birbiri ile aynı olduğu, davalının önceki markasının esas unsurunu değiştirmeden ve aynı yazım karakterini kullanarak davaya konu markayı oluşturduğu, davalının davaya konu marka başvurusu ile eski markalarından uzaklaşmadığı, davaya konu marka başvurusunda önceki tarihli markanın ayırt edici unsurunun yer alma şartının oluştuğu ve marka kapsamında bulunan mal ve hizmetlerin de ayniyeti bulunduğu, bu nedenle de seri marka olma koşulları sağladığı, davalının eski tarihli markalarından kaynaklanan 29, 30, 32 ve 43. sınıftaki bir kısım mal ve hizmetler için kazanılmış hakkının olduğu, davaya konu marka başvurusunda aynı/benzer görülen mal ve hizmetler üzerinde davalı şirketin önceye dayalı kazanılmış hakkı bulunduğundan davada 556 sayılı KHK’nın 7/i ve 8/4 maddesinin uygulanmasına yer olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabul kısmen reddine, YİDK"nın 10/02/2016 tarih 2016-M-1476 sayılı kararının 05. sınıftaki “tıbbi amaçlı olmayan ve tamamlayıcı gıda maddeleri (proteinler karbonhidratlar diyet takviyesi olarak polenler dahil) ve 30. sınıftaki “makarnalar, erişteler yenilebilir buzlar” yönünden iptaline, belirtilen emtialar yönünden davalı şirketin 2012/34605 sayılı başvurusunun hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacı ... davalı Kurum vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, davacı ... davalı Kurum vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı ... davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekili ile davalı Kurum vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 26/11/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi