17. Hukuk Dairesi 2017/2540 E. , 2019/9350 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili ile davalılar ..., ... ve ... Nak. ve Tic. A.Ş. vekilleri tarafından talep edilmiş, davalı ... vekilince de duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 08.10.2019 Salı günü davacılar vekili Av. ... ile davalı ... vekili Av. ... geldi. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili ile davalı ... vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, birleşen davada, davalılar ..."ın işleteni, ..."ın sürücüsü olduğu çekicinin, şerit ihlali yaparak davacı ..."ın
işleteni, davacı ..."nın sürücüsü, diğer davacıların yolcu olarak bulunduğu araca çarptığını, aracın savrularak bu kez de davalı ... AŞ"nin işleteni, davalı ..."ün sürücüsü, davalı ... AŞ"nin trafik sigortacısı olduğu çekici ile çarpıştığını, davacıların yaralandığını, sakat kaldıklarını belirterek davacıların her biri için 500,00 TL cismani zarar nedeniyle maddi tazminat ile davacı ... için 3.500,00 TL araç hasarı, 1.400,00 TL araç çekme bedeli ve 500,00 TL zarar gören arı ve kovan bedelinin faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davada, birleştirilen davada alınan aktüer raporu ve hasar raporuna göre, ek tazminat talebinde bulunularak davacı ... için 155.766,00 TL maddi ve 75.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 62.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 29.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 17.500,00 TL araç hasar bedeli ve 1.150,00 TL telef olan arı zararının davalılardan tahsili talep edilmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Dairenin"nin 07.03.2016 tarih ve 2015/7197 Esas ve 2016/2834 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; birleşen davada, davalılar ..., ... Nakliye ve Ticaret A.Ş. ve ..."ye açılan davaların reddine, davalılar ... ve ..."a açılan davanın kabulü ile davacı ... için 500,00 TL, davacı ... için 500,00 TL, davacı ... için 500,00 TL, davacı ... için toplam 4.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; asıl davada, davalılar ..., ... Nakliye ve Ticaret A.Ş. ve ..."ye açılan davaların reddine, davalılar ... ve ..."a açılan davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 155.766,00 TL maddi ve 25.000,00 TL manevi, davacı ... için 37.00,00 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi, davacı ... için 17.200,00 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi, davacı ... için 14.650,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm,
davacılar vekili, davalı ... vekili ve davalılar ... ile ... Nak. ve Tic. A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK"nun 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir. Bu kapsamda kural olarak, duruşma yapılması zorunlu olan çekişmeli yargıda hakim, kanunun gösterdiği istisnalar dışında tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Bu çerçevede, öncelikle tarafların gerek yargı organlarınca gerekse karşı tarafça yapılan işlemler konusunda bilgilendirilmeleri zorunludur kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak karar verilmesi, kural olarak mümkün değildir.
Savunma hakkını güvence altına alan T.C Anayasa"sının 36. maddesinde de buna paralel düzenleme bulunmaktadır.
Somut olayda; davalı ..."a 31.10.2013 tarihinde dava dilekçesi ve kusur raporu tebliğ edilmiş, bu tarihten önce özellikle birleşen dosyada davalıya hiç tebligat yapılmamış, taraf teşkili sağlanmamış, alınan bilirkişi raporlarının hiçbiri tebliğ edilmemiş, bu şekilde yargılama yürütülmüş ve birleştirme kararı verilmiştir. Bu şekilde, davalı ..."ın savunma hakkı kısıtlanmıştır.
Bu durumda mahkemece birleşen davanın dava dilekçesi ile birlikte birleşen davada alınan tüm bilirkişi raporlarının davalı vekiline tebliği ile davaya ve rapora karşı beyan ve itirazlarını bildirmesi hususunda süre verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde savunma hakkının kısıtlanması doğru değildir. Bu husus yerine getirilmeden hüküm kurulması, savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik esaslı usul hatası olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de, işbu davada işleten olarak ... gösterilmiştir. KTK. 3-85 md. Hükümlerine göre dosyaya davalı tarafça sunulan şirket kurucu sözleşmesi, şirkete ait motorlu araçlar listesi ve sürücü kadrosu asıl ve tercümeleri değerlendirilerek işletenin “...” adlı şirket mi davalı ... mı veya üçüncü bir kişi mi olduğu hususu üzerinde yeterince durulup davalı ..."ın pasif husumete ehil olup olmadığı belirlenmeden eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Davacılar vekilinin adli yardım talebinin kabulü ile;
Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 6098 sayılı TBK’nin 51.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hatır taşımasından ya da kullanmadan söz edebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının söz konusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve tazminattan indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir.
Somut olayda, davacılar, davalarını kazaya karışan diğer araçların sürücüleri ve işletenleri ile bir aracın ZMSS"ne yöneltmişlerdir. Davacıların bulundukları aracın işleten veya trafik sigortacısına yönelik talep bulunmadığından belirlenen tazminatlardan hatır taşıması indirimi yapılmaması gerekirken yazılı şekilde %40 oranında hatır indirimi yapılması doğru değildir.
3-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davalılar ... ile ... Nak. ve Tic. A.Ş. vekilinin vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik tüm; davacılar vekilinin kusur ve manevi tazminata yönelik sair ve davalı ... vekilinin zamanaşımı ve yetkiye yönelik sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ile ... Nak. ve Tic. A.Ş. vekilinin tüm; davacılar vekilinin ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ..."a verilmesine, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davalı ..."dan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalılar ..., ... ile ... Nak. Ve Tic. A.Ş"ye geri verilmesine 14/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.