Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 1989/1355
Karar No: 1990/460
Karar Tarihi: 14.02.1990

Danıştay 9. Daire 1989/1355 Esas 1990/460 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dokuzuncu Daire'nin 1990 tarihli 460 nolu kararı, bir kağıtta birbirine bağlı ve bir asıldan doğan birden fazla sözleşme veya işlem olduğunda sadece en yüksek miktar üzerinden damga vergisi alınacağını belirtir. Davanın konusu, yükümlü adına ikmalen salınan kusur cezalı damga vergisine karşı açılan davada, yatırılan damga vergisinin geri ödenmesi isteğine ilişkindir. Vergi mahkemesi, kısmen kabul kararı verirken, yasal isabet olmadığından dolayı sadece kusur cezasının terkin edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ancak, kararın diğer kısmı, damga vergisi matrahının belirlenmesi ile ilgilidir ve bu kısım çoğunluk oyu ile reddedilmiştir.
488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'nun 6. maddesi, bir kağıtta birden fazla akit ve işlem bulunduğunda, bunların birbirine bağlı ve bir asıldan doğma olmaları durumunda, en yüksek vergi alınmasını gerektiren akit veya işlem üzerinden damga vergisi alınacağını belirtir. Vergi Usul Kanunu'nun 369. maddesi, bir hükmün uygulanma tarzı hususunda yetkili makamların görüş ve kanaatini değiştirmesi veya bu hükme ait bir içtihatın değişmiş olması durumunda vergi cezası kesilmeyeceğini belirtir.

Daire : DOKUZUNCU DAİRE
Karar Yılı : 1990
Karar No : 460
Esas Yılı : 1989
Esas No : 1355
Karar Tarihi : 14/02/990
BİR KAĞİTTA BİRBİRİNE BAĞLI VE BİR ASILDAN DOĞMA BİRDEN FAZLA SÖZLEŞME VEYA İŞLEM BULUNMASI DURUMUNDA DAMGA VERGİSİNİN SADECE EN YÜKSEK MİKTAR ÜZERİNDEN ALINACAĞI HK.
Uyuşmazlık; … adına tanzim olunan taahhütname nedeniyle yükümlü Noter adına ikmalen salınan kusur cezalı Damga Vergisinin kaldırılması ve evvelce yatırılan Damga Vergisinin de iadesi isteğiyle açılan davayı; Adalet müfettişi …'ın ikrazı üzerine taahhütnamede yer alan belli paranın toplamı üzerinden hesaplanan Damga Vergisinden evvelce ödenen Damga Vergisinin mahsubundan sonra kalan ... liranın noter makbuzu ile tahsil edilip vergi dairesine yatırılan Damga Vergisi ile yapılan ihbar sonucu vergi dairesince salınan aynı miktardaki kusur cezalı Damga Vergisinin davanın konusunu oluşturduğu, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 6.maddesinde, bir kağıtta toplanan akit ve işlemlerin birbirine bağlı ve bir asıldan doğma olmaları durumunda Damga Vergisinin en yüksek vergi alınmasını gerektiren akit veya işlem üzerinden alınacağının hükme bağlandığı, olayda taahhütnamede yer alan en …'in … lira tutarındaki proje bedeli olduğu, ancak tarhiyatın turistik tesis yapılmak üzere tahsis edilen arsanın 49 yıllık kira bedeli olan ve evvelce vergisi ödenen … liranın mahsubundan sonra kalan miktar üzerinden yapılması gerektiği, binde 5 nisbete göre ödenecek Damga Vergisinin … lira olacağı, ödenmesi gereken vergiden daha fazlası noter makbuzu ile tahsil edilip yatırıldığından vergi dairesince tarh edilen … lira Damga Vergisinde yasal isabet bulunmadığı, noterce Damga Vergisinin eksik tahakkuk ettirilmesi nedeniyle tarhiyata kusur cezası kesilmesinde bir usulsüzlük bulunmamakla beraber hesaplanan … lira verginin % 50 si olan … liradan fazlasının terkini gerektiği, diğer taraftan iadesi istenen verginin 9.8.1988 tarihinde ödendiği, davanın ise 30 günlük dava açma süresi geçirildikten sonra 27.9.1988 tarihinde açıldığı anlaşıldığından anılan davanın buna ilişkin kısmının incelenmesine imkan bulunmadığı gerekçesiyle kısmen kabul eden Vergi Mahkemesi kararının bozulması isteğinden ibarettir.
Uyuşmazlık, yükümlü adına ikmalen salınan kusur cezalı Damga Vergisine karşı açılan davayı kısmen kabul eden vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkin bulunmaktadır.
Temyiz konusu mahkeme kararının damga vergisi matrahının belirlenmesine ilişkin kısmı ile evvelce ödenen Damga Vergisinin iadesi istemine ilişkin kısmı, dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle dairemizce de uygun görülmüş olup, ileri sürülen iddialar sözü edilen kararın bu hususlara ilişkin hükümlerinin bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
Kusur cezasına ilişkin kısamına gelince, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 6.maddesinin 1.fıkrasında, bir kağıtta birbirinden tamamen ayrı birden fazla akit ve işlem bulunduğu takdirde bunların herbirinden ayrı ayrı vergi alınması öngörülmüş, ikinci fıkrasında, bir kağıtta toplanan akit ve işlemlerin birbirine bağlı ve bir asıldan doğma olmaları halinde Damga Vergisinin en yüksek vergi alınmasını gerektiren akit veya işlem üzerinden alınacağı belirtilmiş, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 369.maddesinin 2.fıkrasında da bir hükmün uygulanma tarzı hususunda yetkili makamların görüş ve kanaatini değiştirmesi veya bu hükme ait bir içtihatın değişmiş olması durumunda vergi cezası kesilmeyeceği hükme bağlanmıştır.
Olayda, Damga Vergisine tabi tutulan kağıtta, birden fazla sözleşme bulunup bulunmadığı ve projeye ilişkin kısmının sözleşme sayılıp sayılmayacağı hususunda görevlilerin farklı görüşleri bulunduğu dosyanın incelenmesinden anlaşıldığından yanılma halinin varlığının da kabulü gerekir.
Açıklanan nedenlerle Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının bozulması yolundaki temyiz isteğinin vergi matrahının belirlenmesine ve ödenen verginin iadesi istemine ilişkin kısmının reddine, kusur cezasına ilişkin kısmının kabulüyle anılan cezanın terkinine karar verildi.

KARŞI OY:
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 341.maddesinde, vergi ziyaı mükelleflerin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya ek yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade edeceği hükme bağlanmıştır.
Olayda verginin eksik tahakkuk ettirildiği tartışmasız bulunduğundan tarhiyata kusur cezası uygulanması yerindedir. Aynı kanunun 369.maddesinde belirtilen yanılma hali de mevcut değildir.
Bu nedenle ceza yönünden çoğunluk kararına katılmıyorum.

KARŞI OY:
488 Sayılı Damga Vergi Kanunun 4.maddesinde, Bir kağıdın tabi olacağı verginin tayini için kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tablo da yazılı verginin bulunacağı belirtilmiştir.
Olayda 8.1.1988 günlü taahhüt senedi noterliğinde düzenlenmiştir. Taahhüt senedinin mahiyeti incelendiğinde, Orman Bölge Müdürlüğünce kiralanan yerin, 24.270 m2 alanında olduğu ve izin süresinin 49 yıl ve yıllık tahsis bedelinin de ... lira olduğu belirtilmiştir.
Bu durumda, 49 yıl ile yıllık tahsis bedelinin çarpımıyla bulunacak meblağ damga resminin matrahını oluşturacaktır.
Buraya kadarki açıklamalar, tanzim edilen taahhüt senedinin bir kira mukavelenamesi mahiyetinde olduğunu ve proje bedeli, inşaat giderleriyle bir alakasının bulunmadığını ortaya koymaktadır.
Bu halde, damga resmine ilişkin vergi mahkemesi kararının bozularak fazla tahsil edilen verginin iadesine karar verilmesi gerektiği oyu ile çoğunluğun damga resmine ilişkin kararına katılmıyorum.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi