16. Hukuk Dairesi 2019/2540 E. , 2019/4872 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Boğalı Köyü çalışma alanında bulunan 107 ada 3 parsel sayılı, 4.659,75 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ölü olduğu beyanlar hanesinde belirtilerek ... ... adına tespit edilmiş ... tarafından yapılan itirazın Kadastro Komisyonu tarafından reddedilmesi üzerine tespit gibi tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, tapu kaydı, satın alma ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 107 ada 3 parsel sayılı taşınmazın davalı ... kızı ... adına elbirliği şeklinde kayıtlı kısmın tapu kaydının iptali ile davacılar adına elbirliği halinde tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dava konusu 107 ada 3 parsel sayılı taşınmaz ahşap birer katlı iki adet ev ve fındık bahçesi vasfıyla irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarafların ortak kök murisi ... ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar tapu kaydına dayanarak çekişmeli taşınmazın ortak kök muris ... ...’tan intikal etmediğini, kendi murisleri ... oğulları ...’den kaldığı iddiasına dayanarak dava açmışlardır. Davalı taraf ise çekişmeli taşınmazın müşterek muris ... ...’tan intikal ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın tarafların ortak kök murisi ... ... tarafından yapılan taksimat sonucu davacıların murisleri ...’e bırakıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli değildir. Yapılan keşif, taraflar, mahalli bilirkişi ve davacı tanıklarının beyanları ve toplanan diğer delillere göre davacı tarafın tutunduğu tapu kayıtları sınırları bilinemediğinden taşınmaza ait olduğu davacılar tarafından ispat edilememiş, çekişmeli taşınmazın müşterek muris ... ...’a ait olduğu anlaşılmıştır. Bu haliyle çekişmeli taşınmaz tapusuz olup tapuya kayıtlı olmayan bu taşınmazlar menkul mal hükmündedirler. Taşınmazın mülkiyetinin davacılara geçtiğinin kabulü için zilyetliğin de müşterek muris tarafından davacıların murisleri ...’ye devredildiğinin ispatı gerekir. Mahkemece yerel bilirkişi ve davacı taraf tanıklarından taşınmazın zilyetliğinin davacı murislerine devri noktasında beyan alınmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için; murisin hibe iradesinin araştırılması yönünden davacı tarafın bu konudaki delilleri sorulup mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak olan keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, halen kimin zilyetliğinde olup, nasıl tasarruf edildiği, tarafların murisi ... tarafından davacı murisleri ...’ye hibe edilip edilmediği, taşınmazın zilyetliğinin devredilip devredilmediği, davacı tarafın zilyetliği varsa başlangıç tarihi ve ne sıfatla zilyet olduğu, murisin ölüm gününe kadar taşınmazların davacı murisleri tarafından kullanıp kullanmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı olarak sorulmak suretiyle kesin olarak belirlenmeli, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; zilyetlik ve hibe durumu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde aydınlatılmalı, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,26.06.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.