11. Ceza Dairesi 2017/4748 E. , 2018/780 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde olaşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Özel Boğaziçi Kolejinin kurucusu ve temsilcisi olan sanık ..., bu okul bünyesinde ilk okul müdürü olan sanık ... ve orta okul müdürü olarak görev yapan sanık ... hakkında fikir birliği içinde hareket ederek, her iki katılan adına okul müdürlüğüne hitaben görevden kendi istekleri ile ayrıldıklarına dair sahte dilekçeler hazırladıklarından bahisle özel belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddiası ile açılan kamu davasında;
Suç tarihinden önce 14.02.2007 tarih ve 26434 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren ve iddianamenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 9/son maddesindeki "Kurumlarda görev yapan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler, görevleri sırasında suç işlemeleri veya görevleri nedeniyle kendilerine karşı işlenen suçlardan dolayı 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun uygulanması ve ceza kovuşturması bakımından kamu görevlisi sayılır.” hükmü ile aynı Kanunun 9. maddesinin 5. fıkrasının b bendi gereğince 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümleri uyarınca sanıklar hakkında soruşturma yapılmasının izne tabi bulunduğu, dosya içinde yetkili makamca verilmiş bir soruşturma izninin bulunmadığı cihetle; sanıklara yüklenen eylemin TCK"nın 204/2. maddesindeki kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu oluşturup oluşturmayacağı konusunda delilleri değerlendirme görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait bulunduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi; görevli mahkemece ise öncelikle durma kararı verilerek, yetkili makamdan, sanıklar hakkında yüklenen eylemlerden dolayı soruşturma izni verilip verilmeyeceğinin sorulması, soruşturma izni alınması ve izin koşulunun gerçekleşmesi halinde yargılamaya devamla sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı
A) TARTIŞMANIN KONUSU:
Tartışmanın konusunu, Özel Eğitim Kurumu"na ait belgenin resmi veya özel belge olup olmadığı ve buna bağlı olarak sanıklar hakkındaki davaya bakma görevinin asliye ceza veya ağır ceza mahkemesinden hangisine ait olduğu oluşturmaktadır.
B) OLAY VE İDDİA:
Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen iddianame ile; ..."de faaiyet gösteren "... Koleji"nde sanık ..."in kurucu ve temsilci, sanık ..."in ilkokul müdürü ve sanık ..."un ise ortaokul müdürü olarak görev yaptıkları; sanıkların, aynı kurumda görev yapan öğretmenler ... ve ... "u tazminat ödemeksizin işten çıkarmak için onlar adına sahte istifa dilekçeleri düzenleyerek işleme koydukları iddia edilerek, sanıklar hakkında "sahte özel belge düzenleme" suçundan kamu davası açılarak, sanıkların TCK"nın 207/1 maddesi uyarınca ikişer kez cezalandırılmaları istenmiştir.
C) YARGILAMA SÜRECİ:
Karşıyaka 4. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucu, sanıkların TCK"nın 204/1, 43/1 ve 62. maddeleri gereğince mahkûmiyetlerine hükmolunmuştur.
Sanıkların müdafiinin temyizi üzerine Dairemiz çoğunluğunca "sanıklara yüklenen eylemin TCK"nın 204/2. maddesindeki kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu oluşturup oluşturmayacağı konusundaki delilleri değerlendirme görevinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait bulunduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi; görevli mahkemece ise öncelikle durma kararı verilerek, yetkili makamdan sanıklar hakkında yüklenen eylemlerden dolayı soruşturma izni verilip verilmeyeceğinin sorulması, soruşturma izni alınması ve izin koşulunun gerçekleşmesi halinde yargılamaya devamla sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde mahkûmiyet hükümleri kurulması" yasaya aykırı görülerek, hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir.
D) KONUYA İLİŞKİN YASAL DÜZENLEMELER:
5580 sayılı Özel Eğitim Kurumları Kanunu"nun 9. maddesinin son fıkrasında; kurumlarda görev yapan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticilerin, görevleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı 5237 sayılı TCK"nın uygulanması ve ceza kovuşturması bakımından kamu görevlisi sayılacakları belirtilmiştir.
573 sayılı Özel Eğitim Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile 652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı"nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"de konuya ilişkin başkaca bir hüküm bulunmamaktadır.
E) KONUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ:
5580 sayılı Kanun"un 9. maddesinde "... 5237 sayılı TCK"nın uygulanmasında ve ceza kovuşturması bakımından kamu görevlisi sayılacakları" hükmü yer almakta ise de; gerek bu kanunda gerekse ilgili kanun hükmünde kararnamelerde, kurumun belgelerinin "resmi belge" sayılacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır.
Oysa bazı özel kanunlarda, örneğin 1211 sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu"nun 66. maddesinde "Bankanın her türlü evrak, kayıt, defter ve senetleriyle bunlara dayanan hesap özetleri resmi belge sayılır." hükmüne yer verilmiştir.
Özel Eğitim Kurumları yöneticileri, öğretmenleri ve öğreticilerinin, görevleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlisi sayılmalarına ilişkin hüküm, düzenledikleri belgelerin resmi belge olduğunu göstermez.
TCK"nın 2. maddesinin 3. fıkrasına göre, kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılmaz; suç ve ceza içeren hükümler, kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz.
"Kamu görevlisi sayılır" hükmü gereğince, kurumun görevlileri "görevi kötüye kullanma" suçunun faili olabilirler ya da herhangi bir suçun kamu görevlisi tarafından işlenmesi halinde cezanın artırılacağı öngörüldüğünde cezaları artırılır. Ancak düzenledikleri belgeler resmi belge sayılamaz.
Bu durumlar karşısında, sanıkların düzenlediği iddia olunan belgeler özel belge niteliğindedir. Özel belgede sahtecilik suçuna bakma görevi ise asliye ceza mahkemesine aittir. Bu nedenle görev yönünden bozma yerinde değildir.
Öte yandan, 5580 sayılı Kanun"nun 9. maddesinin son fıkrasında yer alan; "kurumlarda görev yapan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticilerin, görevleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı ... ceza kovuşturması bakımından kamu görevlisi sayılır" hükmü gereğince, sanıklar hakkında kovuşturma yapılabilmesi için 4483 sayılı Kanun uyarınca soruşturma izni verilmesi zorunludur.
F) SONUÇ: Açıkladığım nedenlerle; hükümlerin, "4483 sayılı Kanun gereğince, sanıklar hakkında soruşturma izni verilip verilmeyeceğinin yetkili makamdan sorulması, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi" isabetsizliği nedeniyle bozulması gerekirken, görev yönünden bozulması yerinde değildir. 01.02.2018