11. Hukuk Dairesi 2019/2967 E. , 2020/913 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21/03/2018 tarih ve 2017/321 E- 2018/123 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 12/04/2019 tarih ve 2018/1028 E- 2019/447 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “FİT” ibareli 29, 30, 32 ve 35. sınıf ürünleri içeren markaların sahibi olduğunu, davalının "FİTLİF" ibareli, 35, 43 ve 44. sınıf hizmetleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2016/12437 kod numarası verilen başvuruya itirazlarının nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kötüniyetli başvurunun tescilinin müvekkilinin tanınmışlığı bulunan “FİT” esas ve ayırt edici unsurlu marka tescilinden doğan haklarına zarar vereceğini ileri sürerek YİDK kararının iptali ile davalı adına tescil edilen markanın 35 ve 43. sınıflarda müvekkili marka kapsamındaki aynı/aynı tür bulunan emtia bakımından hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, davacı markaları ile davalı başvurusunun konusu olan işaretin farklı olduğunu, bu nedenle ortalama tüketicileri iltibasa düşürmesinin mümkün olmadığını, ayrıca müvekkilinin “FİTLİF” ibareli 29, 30, 32 ve 35. sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2012/23856 ve “FİTLİF” ibareli 5, 29, 30, 32. sınıf ürünleri içeren 2012/26712 sayılı markalarının tescilli olduğunu, davacının anılan markaların tesciline dair YİDK kararının iptali ve hükümsüzlüğü istemiyle açtığı davaların reddedildiğini, kararların kesinleştiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı başvurusunun kapsamında bulunan ürün ve hizmetlerin bir kısmının davacının markalarının kapsamında yer alan ürünlerle aynı türden olduğu, davacının “FİT” ibareli markalarının 29, 30 ve 32. sınıftaki gıda ürünleri bakımından özelliği itibariyle zayıf bir marka olduğu, davacının “FİT” ibareli markalarıyla, davalının "FİTLİF" ibareli başvurusu arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak genel izlenimde ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, esasen davalının “FİTLİF” ibareli 29, 30, 32 ve 35. sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2012/23856 ve “FİTLİF” ibareli 5, 29, 30, 32. sınıf ürünleri içeren 2012/26712 sayılı markalarının tescilli olduğu, davacının anılan markalara ilişkin açtığı davaların reddedilerek kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili istinaf etmiştir.
Bölge adliye mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 04/02/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.