
Esas No: 2019/1262
Karar No: 2019/8059
Karar Tarihi: 11.12.2019
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/1262 Esas 2019/8059 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesi bozmaya uyularak verilen 06/11/2018 tarih ve 2018/54-2018/517 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenilmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile İstanbul İl Özel İdaresi arasında inşaat alt risk poliçesi düzenlendiğini, sigortalı İl Özel İdaresinin 50-Yıl Gn. Refet Bele İlköğretim Okulu inşaatının ihalesini Doğcan İnş. Taah. İş Mak. Orj. Yed. San.ve Tic. Ltd. Şti"ye verdiğini, 01/03/2011 tarihinde inşaat alanı bitişiğindeki parselde bulunan Anadolu İmam Hatip Lisesi"nin bahçesinden geçen İSKİ"ye ait çelik boru isale hattının patlaması ile boşa akan suların inşaatın temel hafriyatının içine dolarak hasara neden olduğunu, yaptırılan ekspertiz incelemesi neticesinde sigortalıya 12/02/2012 tarihinde 14.738,00 TL ödendiğini, bu miktar için davalı hakkında icra takibi başlattığını, davalının takibe itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptali ile %40"dan az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, inşaat yapılırken İdarenin Plan-Proje Daire Başkanlığından herhangi bir görüş ve onay alınmadığını, isale hattı ile ilgili herhangi bir önlem alınmadan çalışma yapıldığını, ayrıca BK 41. maddesine göre meydana gelen zarar ile idarenin kastı, kusuru veya ihmaline dayalı illiyet bağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, isale hattı TBK 69. maddesi uyarınca eser mahiyetinde olduğundan davalının eser maliki sıfatıyla kusursuz sorumlu olduğu, sigortalının gerçek zararının 7.174,00 TL olduğu, ekspertiz raporuna göre tenzil muafiyeti olan 3.965,50 TL’nin de bu rakamdan indirilmesi neticesinde davalının ödemesi gereken miktarın 3.208,50 TL olduğu, bu asıl alacak miktarına ödeme tarihinden takip tarihine kadar 20,05 TL yasal faiz işleyeceği gerekçesi ile davalı itirazının 3.228,55 TL bakımından iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve asıl alacağa takipten itibaren yasal faiz uygulanarak devamına, asıl alacak bilirkişi raporu ile belirlenip bu haliyle likit nitelikte olmadığından inkar tazminatı talebinin ve davacının takipte kötüniyeti olmadığının anlaşılması nedeniyle kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 165,41 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, davacıdan temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 11/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.