Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2022/928
Karar No: 2022/2898
Karar Tarihi: 24.05.2022

Danıştay 2. Daire 2022/928 Esas 2022/2898 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2022/928 E.  ,  2022/2898 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İKİNCİ DAİRE
    Esas No : 2022/928
    Karar No : 2022/2898

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...

    KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Genel Müdürlüğü
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava Konusu İstem : Dava; ...İl Emniyet Müdürlüğü Esenler Büro Amirliğinde komiser yardımcısı olarak görev yapan davacının, komiser yardımcılığından polis memurluğu kadrosuna atanmasına ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğünün ...günlü, ...sayılı işleminin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kalınan özlük ve parasal haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

    .... İdare Mahkemesinin ...günlü ve E:..., K:...sayılı dava konusu işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların ödenmesine ilişkin kararı, Danıştay Beşinci Dairesinin 18/02/2019 günlü, E:2016/25028, K:2019/1286 sayılı kararıyla bozulmuştur.

    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : bozma kararına uyularak verilen .... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; sınav sorularının bir kısmının iptali istemiyle açılan davalarda .... İdare Mahkemesince verilen yürütmenin durdurulması kararlarının uygulanması kapsamında idarece yapılması gereken, kararların gerekçesine de uygun olarak tüm adaylar için iptal edilen 13 sorunun doğru kabul edilerek yapılacak değerlendirme sonucunda belirlenen kontenjan dahilinde kalan personelin başarılı ilan edilerek kursa çağrılmaları, daha önce başarılı olduğu kabul edilerek kursa başlatılan ancak yargı kararı üzerine yapılan değerlendirme sonucunda kontenjana giremeyerek başarısız oldukları anlaşılan personelin ise kursa devamının sonlandırılması olduğu halde, bu yapılmayarak hukuka aykırı bir şekilde, daha önceki listede başarılı sayılarak kursa başlatılmış bulunan personelin de kursa devamının sağlanması suretiyle açık hataya düşülmek suretiyle tesis edilen işlemleri, idarenin her zaman geri alabileceği, bu nedenle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 2010 yılında açılan sınavı kazanarak komiser yardımcılığı kursuna katıldığı ve kursu başarı ile bitirerek atamasının yapıldığı, bulunduğu rütbede başarılı çalışmalar yaptığı ve bu süreçte kazanılmış hakkının olduğundan bahisle temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği ileri sürülmektedir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının adli yardım isteminin, Danıştay Beşinci Dairesinin 02/12/2019 günlü, E:2019/4914 sayılı kararı ile kabul edildiği görüldüğünden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 335.maddesinin 3.fıkrasında yer alan "Adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince, adli yardım istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek işin gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    MADDİ OLAY :
    Polis memuru olarak görev yapan davacı; 28/03/2010 tarihinde yapılan komiser yardımcılığı yazılı sınavında "başarılı" bulunduğu için davalı idare tarafından komiser yardımcılığı kursuna başlatılmıştır.
    Söz konusu sınavda yer alan bazı soruların hatalı olduğundan bahisle açılan davalarda, idare mahkemesi tarafından hatalı olduğu tespit edilen soruların iptal edilmesi üzerine, davalı idarece, hukuk müşavirliğinin görüşü doğrultusunda, ilk sınavda başarılı olmakla birlikte yargı kararı sonucunda yapılan değerlendirmeye göre sıralamaya giremeyerek başarısız sayılanların kurs ile ilişiği kesilmeyerek devam etmeleri sağlanmış ve davacı, anılan kursu başarıyla tamamlayarak komiser yardımcısı olarak atanmıştır.
    Mahkeme kararıyla iptal edilen sorular üzerine tekrar yapılan değerlendirme sonucunda ise, davacının "başarısız" duruma düştüğünden bahisle komiser yardımcılığına atandıktan çok sonra Emniyet Genel Müdürlüğünün 03/09/2014 günlü işlemiyle tekrar polis memurluğuna atandığı ve anılan işlemin iptali istemiyle bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT :
    Anayasa'nın 138. maddesinin son fıkrasında, “Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.” kuralına yer verilmiştir.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28. maddesinin 1. fıkrasında, “Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. ...” hükmü yer almaktadır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Anayasa Mahkemesi kararlarında, Anayasa’nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti, "insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa’ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasa ve yasalarla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık olan devlet" şeklinde tanımlanmıştır.
    Anayasa'nın 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin nitelikleri arasında sayılan hukuk devletinin en önemli unsurlarından birisi "hukuki güvenlik ilkesi"dir. Hukuki güvenlik ilkesi, hukuk normlarının öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar. Diğer bir ifadeyle hukuki güvenlik ilkesi, kişilerin hukuksal ilişkiler kurarken tabi olacakları hukuk kurallarını önceden bilmeleri anlamına gelirken, "idari istikrar ilkesi" ise, bu kurallara dayanılarak kazanılan hakların korunacağı güvencesinin kişilere verilmesini ifade etmektedir.
    Anayasa'nın 138. ve 2577 sayılı Kanun'un 28. maddesi uyarınca idarenin yargı kararının gereğini yerine getirmesi bir zorunluluk ise de; iptal edilen işlemle üçüncü kişiler yönünden kazanılmış bir hak doğmamış olsa da, eğer subjektif kazanımlar söz konusu ise, bu subjektif etki ve sonuçların korunması da yukarıda değinildiği üzere hukuki güvenlik ve idari istikar ilkelerinin bir sonucudur.
    Uyuşmazlık konusu olayda ise, hatalı soruların mahkeme kararıyla iptali sonucunda, idarece anılan yargı kararı üzerine yapılan değerlendirmede sıralamaya giremeyerek başarısız oldukları anlaşılan kursiyerlerin ilişikleri kesilmeyerek kursa devamı sağlanmış ve davacının durumunda olduğu gibi bu kişiler kursu başarıyla tamamlayarak komiser yardımcısı olarak atanmak suretiyle bu statüleri gereği kişisel kazanımlar elde etmişlerdir.
    Bu durumda, davacının komiser yardımcısı olarak atanmasından çok sonra yargı kararının uygulandığından bahisle subjektif kazanımlarını ortadan kaldıracak şekilde, komiser yardımcılığından polis memurluğuna atanması yolunda tesis edilen işlemde hukuki güvenlik ve idari istikrar ilkelerine uyarlık bulunmamaktadır.
    Diğer taraftan, davacının komiser yardımcılığına, hukuk müşavirliğinin görüşü doğrultusunda yapılan bir değerlendirme sonucunda atandığı, idarenin açık mevzuat hükmüne aykırı bir uygulamasından söz edilemeyeceği, maddi olay yönünden de hatalı bir saptamaya dayanılmadığı görüldüğünden; bu atama işleminin açık hataya dayandığı ve her zaman geri alınabileceği sonucuna varılamayacaktır.
    Nitekim, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 01/11/2017 günlü, E:2016/2736, K:2017/3381 sayılı kararı da bu yöndedir.


    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
    2. .... İdare Mahkemesince verilen, ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
    3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı Yasa'nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/05/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.



    (X) KARŞI OY :
    Yargı kararı uyarınca yapılan yeni sıralamaya göre, yapılan komiser yardımcılığı sınavında başarısız olduğu sabit olan davacının, komiser yardımcılığı kursuna devam ettirilerek kursu başarıyla tamamlaması üzerine komiser yardımcılığına atanmasında idarenin açık hatası bulunduğu ve davacının hukuka aykırı işlem dolayısıyla elde ettiği komiser yardımcılığı statüsünün kazanılmış hak kapsamında değerlendirilemeyeceği sonucuna ulaşıldığından, davacının komiser yardımcılığından polis memurluğuna atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediğinden, temyize konu kararın onanması gerektiği oyu ile bozma yönündeki Daire kararına katılmıyorum.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi