
Esas No: 2021/374
Karar No: 2022/2189
Karar Tarihi: 24.05.2022
Danıştay 13. Daire 2021/374 Esas 2022/2189 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2021/374 E. , 2022/2189 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/374
Karar No:2022/2189
TEMYİZ EDEN(DAVACI): … Petrol Ürünleri Gübre Zirai İlaç Toprak Mahsülleri Alım
Satımı Çırçır ve Prese Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait LPG otogaz istasyonunda 05/09/2012 tarihinde yapılan denetimde LPG tüpü dolumuna yarayan aparat bulundurulduğunun tespit edildiğinden bahisle 5307 sayılı Kanun'un 7. maddesinin ikinci fıkrasının (4) numaralı bendine aykırılık nedeniyle Kanun'un 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca 339.814,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (Kurul) … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce Dairemizin … tarih ve E:…, K:… sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; davacıya ait LPG otogaz istasyonunda 05/09/2012 tarihinde yapılan denetim sonucunu düzenlenen tutanakla, istasyonda LPG pompasının yanında bulunan kolonun arka kısmındaki çöp bidonunun içerisinde mutfak tüplerine dolum sağlayan 3 adet aparatın tespit edilmesinin ardından … tarih ve … sayılı kararla davacı şirketin yazılı savunmasının alınmasına karar verildiği, davacı şirketin savunmasının değerlendirilmesi neticesinde tesis edilen … tarih ve … sayılı Kurul kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı;
Bu durumda, davacıya ait otogaz istasyonunda 5307 sayılı Kanun'un 12. maddesi uyarınca yapılan denetim sonucunda düzenlenen 05/09/2012 tarihli tutanak ile istasyon dahilinde tüp dolum aparatı bulundurulduğunun usulüne uygun olarak tespit edildiği anlaşıldığından, davacıya idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı;
Öte yandan, davacı tarafından sunulan … Asliye Hukuk Mahkemesi'nin … Değişik İş sayılı dosyasında düzenlenen bilirkişi raporu ile, her ne kadar istasyonda bulunan 3 aparattan 1 tanesinin dolum işlevi olmadığı ifade edilmişse de, diğer 2 aparat ile tüplere dolum yapılabileceği tespit edildiğinden, söz konusu parçaların adi ve basit yöntemlerle imal edilmiş hurda görünümlü olmasından dolayı sağlıklı ve seri dolum yapılamayacağından bahisle LPG tüpü dolumuna yaramadığının kabulünün mümkün bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, somut uyuşmazlıkta idarenin varsayım ile hareket ettiği, dava dosyasında mevcut olan bilirkişi raporuna göre söz konusu aparatların sağlıklı ve seri bir şekilde LPG tüpü dolumu yapabilmesinin ve emniyetli kullanılabilmesinin mümkün olmadığının belirtildiği, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının Dairemiz kararında belirtilen gerekçeyle onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
ESAS YÖNÜNDEN
MADDİ OLAY :
LPG otogaz bayilik lisansı sahibi davacıya ait otogaz istasyonunda 05/09/2012 tarihinde yapılan denetimde, LPG tüpü dolumuna yarayan aparat bulundurulduğu hususu tutanağa bağlanmıştır. Bu durumun, 5307 sayılı Kanun'un 7. maddesinin ikinci fıkrasının (4) numaralı bendine aykırılık oluşturduğundan bahisle, aynı Kanun'un 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca, davacı hakkında 339.814,00-TL idarî para cezası uygulanmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Kurul kararı alınmış, anılan kararın iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 7. maddesinin ikinci fıkrasının (4) numaralı bendinde, otogaz bayilerinin, "Otogaz istasyonlarında LPG tüpü dolumu ve satışı yapmamak, LPG tüpü dolumuna yarayan hiçbir alet, makine ve teçhizatı istasyon dâhilinde bulundurmamak" ile yükümlü oldukları, dava konusu işleme ilişkin fiil tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendinde, bu Kanun'un 5, 6 ve 7. madde hükümlerinin ihlâli halinde sorumlulara ikiyüzellibin Türk Lirası idarî para cezası verileceği kuralı yer almıştır.
7164 sayılı Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 35. maddesi ile 5307 sayılı Kanun'un 16. maddesi yeniden düzenlenmiş ve maddenin birinci fıkrasının (ç) bendi ile 7. maddenin ikinci fıkrasının (4) numaralı bendinin ihlâli hâlinde otogaz bayilik lisansı sahiplerine yüzbin Türk Lirasından az olmamak ve beşyüzbin Türk Lirasını geçmemek üzere fiilin işlendiği tarihten bir önceki yılda ilgili lisansa konu LPG piyasası faaliyetine ilişkin net satış hasılatının binde onu oranında idarî para cezası uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
7164 sayılı Kanun'un 37. maddesi ile 5307 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 8. maddesinin ikinci fıkrasında, "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Kurul kararına bağlanmış, ancak tahsilatı tamamlanmamış olan idarî para cezaları, işlenen fiil için bu Kanunla birlikte daha düşük bir idarî para cezası uygulanmasının öngörülmesi hâlinde, ilgili vergi dairesince 16. maddenin ilgili bentlerinde belirlenmiş olan asgarî maktu hadden tahsil edilir. Kısmen veya tamamen tahsil edilen idarî para cezaları iade edilmez." kuralına yer verilmiştir.
5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 2. maddesinde, "Kabahat" deyiminin, Kanun'un karşılığında idarî yaptırım uygulanmasını öngördüğü haksızlık anlamına geldiği; 3. maddesinde, bu Kanun'un, idarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması hâlinde, diğer genel hükümlerinin, idarî para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında uygulanacağı; "Zaman Bakımından Uygulama" başlıklı 5. maddesinde, 26/09/2004 günlü, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun zaman bakımından uygulamaya ilişkin hükümlerinin kabahatler bakımından da uygulanacağı, kabahatler karşılığında öngörülen idarî yaptırımlara ilişkin kararların yerine getirilmesi bakımından ise derhâl uygulama kuralının geçerli olduğu; bu maddenin atıf yaptığı 5237 sayılı Kanun'un 7. maddesinin ikinci fıkrasında da, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanunun uygulanacağı ve infaz olunacağı kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Kanun koyucu tarafından, Kurul tarafından karara bağlanmış, ancak tahsilatı tamamlanmamış idarî para cezalarının, işlenen fiil için 5307 sayılı Kanun'un 7164 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik 16. maddesinde daha düşük bir idarî para cezası uygulanması öngörülmüş ise asgarî maktu hadden tahsil edilmesi vergi dairesine bir görev olarak verilmiştir. İlgili vergi dairesinin kanunen üstlendiği bu görevi yerine getirmesi açısından önemli olan husus, idarî para cezasının keşinleşmesi değil, tahsilatının tamamlanmamış olmasıdır. Dolayısıyla söz konusu düzenleme, tamamen tahsilat aşamasına özgü bir kural niteliğindedir. İdarî para cezasının iptali istemiyle dava açılsın veya açılmasın, bu kuralın tahsilatı tamamlanmamış idarî para cezalarına uygulanması vergi dairesi açısından bir zorunluluktur.
İlgili vergi dairesi, dava açılıp açılmadığına bakılmaksızın tahsilatı tamamlanmamış idarî para cezasının miktarında lehe bir değişiklik varsa bunu tespit etmekle ve uygulamakla yükümlü bulunduğundan, tahsilat aşamasına özgü olan anılan kuralın, idarî para cezasının iptali istemiyle açılan davalarda dikkate alınmasına gerek bulunmamaktadır.
Bu itibarla, idarî para cezasına konu olan fiilin sübûta ermiş olması ve idarî para cezasının miktarında lehe olan değişikliğin tahsilat aşamasında vergi dairesince dikkate alınacak olması sebebiyle davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 24/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.